Doğal Form İle Endüstri Formu Balıklar

Solda ramirezi doğal form, cichlidler familyasından en güzel #akvaryum balıklarından biri

Sağda "elektrik mavisi balon ramirezi" diye pazarlanan suni kültür formu

Solda doğanın estetiği, sağda monokültürel endüstriyel estetik

Tunç Ali Kütükçüoğlu dan alıntıdır.
Konu ile ilgilide çok güzel bir yazısı var.Bilyap tweeter hesabından okuyabilirsiniz.

PEKİ SİZ NE DÜŞÜNÜYORSUNUZ?

[IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/79481/260720191704451.jpg[/IMG][EDIT]shark26,2019-07-27 00:43:34[/EDIT]

Canlılardaki çekinik genlerden farklı bir tip oluşturmak oldukça popüler bir yöntem. Kuş, köpek, kedi, at, büyükbaş, balık türlerinin nerdeyse hepsinde uygulanıyor.

Bu canlıların yani pasif genlerden oluşturularak üretilen yeni türlerin ortak sorunları var. Mesela çok çabuk hasta oluyorlar. Doguştan kusurlu olabiliyorlar. Örn pug köpeklerinin solunum problemi olması gibi. balıklarda da bu yüzme bozuklukları, bazı tür hastalıklara karşı hassasiyet, su degerlerine karşı hassasiyet olarak çıkıyor.

Bu cinsleri yetiştirmek ve çogaltmak zor oldugu için nadir tür sınıfına girip pahalı balıklar olabiliyorlar. Buda işin trajik yanı. Saglıksız, sorunlu ama degerli balıklar :)

Bence dogal olanları en dirençli, en saglıklı ve en estetik olanları. Balıklarda oluşan fazlalıklar, şekil deformeleri bence farklılık yada güzellik degil hastalık ve sorun bu nedenle dogadaki haline en yakın olanı her zaman tercih ederim.

[IMG]http://www.ayfisafaris.com/wp-content/uploads/Anatolian-mouflon-2.jpg[/IMG]
Doğal form. Anadolu yaban koyunu. Tüm evcil koyunların atası.

[IMG]https://www.abc.net.au/news/image/9673494-3x2-940x627.jpg[/IMG]
Suni kültür, evcil koyun.

Başka söze gerek var mı?

Bir canlı insanın eline düşmeye görsün.Hee şekle sokar...😊

Selamlar her zaman en doğalı ve kimyasiyla genetiğiyle oynanmamışı en makbulü rağbet göreni olmalıdır [:iyi:] Kim ne düşünür ne amaçlarsa amaçlasın nasılki daha önceleri olası çiftleşe bilecek iki türü yanyana es kaza koyup kırma balıklar alan arkadaşlara gösterilen uyarı ve davranış sergilense hep birlikte hareket edilse tavır alınıl,sa her kim yapıyor üretiyor,sa üretiğiyle elinde kaldığıyla kalsa bu tür davranış ve arayışlara kimse girmez bu benim naçizane kendi düşüncem .
Ya ben bu balıklara yıllar önce baktım şimdi bakıyorum Allahları bir değil en basit örnek leptosoma ve daffodil bir çok Calvus türü vs vs .

Aslında bu fotoğraf sadece bir örnek, şişirilmiş, vücutlarına renk enjekte edilmiş, genetiğe ile oynanarak kuyrukları tül haline getirilmiş çok sayıda suni kültür balık var.

[QUOTE=shark26]Aslında bu fotoğraf sadece bir örnek, şişirilmiş, vücutlarına renk enjekte edilmiş, genetiğe ile oynanarak kuyrukları tül haline getirilmiş çok sayıda suni kültür balık var.[/QUOTE]
Vardır mümkün olduğunca uzak durmak lazım . Bazan işi bilmeyenler alıp bakamayıp veya hediye balık aldım diye böyle türler elmize zorunluluktan gelmiyorda değil ama canlı olduğundan bir köşede küçük bir akvaryumda tutmak zorunda kaldığımız durumlarda yaşanmıyor değil üzülerekte olsa [:((]

[QUOTE=Kınayu]
Ya ben bu balıklara yıllar önce baktım şimdi bakıyorum Allahları bir değil en basit örnek leptosoma ve daffodil bir çok Calvus türü vs vs .[/QUOTE]

Bu kısmı pek anlayamadım , daffodil, calvus ve leptosomanın suni varyeteleri mi var diyorsunuz ?

[QUOTE=Neothauma ]

Bu kısmı pek anlayamadım , daffodil, calvus ve leptosomanın suni varyeteleri mi var diyorsunuz ? [/QUOTE]
Yok Armağan bey o yönden demedim sadece olması gereken renk form ve tondan yapıdan bir alakalar maksadında söyledim.

Daha bir çok tür varda onlar geldi aklıma ilk etapta ayrıca [:cik:]

Yazının Tamamı;

Akvaryum hobim sayesinde, 11 yaşında bir çocuk olduğum için ekosistemi yok etme işinden haberdar oldum;

Ekosistemi yok etme işi , yeni ihtiyaçlar ve ihtiyaçlar yaratmak için kendi kendine yeterli ve sürdürülebilir ekosistemleri ve dolayısıyla açgözlü şirketler için yeni kar ve tekelleşme fırsatlarını imha etmekle ilgilidir .

Tipik bir örnek, şişelenmiş içme suyu satışı için mükemmel iş fırsatları yaratan yerel su kaynaklarının tahrip edilmesi veya kirlenmesidir. Silah, zirai kimyasallar (pestisitler, herbisitler), GM tohumları (GDO'lar), ilaçlar, gıda, su ve yatırım finansmanı gibi en kârlı sektörlerden bazıları ekosistemin yok edilmesi sektöründe.

Farklı türler arasındaki dayanışma ve dengeyi bozduğu için, sürdürülebilir bir polikültürü sürdürülemez bir monokültür haline dönüştürmek, ekosistemi susturmanın en yaygın yöntemlerinden biridir. Planlanmış veya değil, kasten veya değil ...

Bazen, ev akvaryumlarında olduğu gibi, mevcut bir ekosistemi sakatlamanıza bile gerek kalmaz; en başından itibaren sakat bir ekosistem olarak inşa edilebilir.

Genel olarak, akvaryum mağazaları ve şirketleri kendi kendine yeten, düşük teknolojili ve az bakım gerektiren doğal akvaryumlarla ilgilenmiyorlardı. Disk gibi büyük ve zorlu balıkları severler, monokültürleri severlerdi; çok sayıda ekipman, sofistike (ileri teknoloji) filtreler, gübreler ve su kimyasalları satmak istediler. Akıllı pH regülatörleri ve CO2 enjektörleri ile birlikte oldukça zorlu ve sürdürülemez parlak renkli bitkileri satmak istediler (buna yüksek teknoloji veya akıllı akvaryum bakımı diyorlar).

Akvaryum işletmesi, “gelişmiş akvaryum, ileri teknoloji akvaryum, nihai akvaryum vb” gibi pazarlama sloganlarını kullanarak, bu kadar pahalı ve zorlu akvaryumları tanıtmakta hiç zorluk çekmedi. Sanırım, en yaygın endüstri eğitimi -mististik ve indirgemeci dünya görüşü ile- insanların çoğunu bu tür reklam propagandalarına karşı duyarlı kılıyor.


Elektrik mavisi balon ram: Kolayca kandırılan akvaryum koruyucular için üst düzey bir ürüne dönüşen güzel bir çiklit türü olan mavi ram. Görüntü kaynağı
Akvaryum işletmesi balık, bitki ve karides türlerinin üremesini tekelleştirmek için birçok taktik kullandı. Örneğin, “değerli ve özel” ırklar olarak tanıtılan grotesk şekil ve renklerde (marlboro kırmızı discus, yelken yüzgeçli melek balığı veya balon mavisi ramirezi gibi) yüksek oranda iç içe geçmiş ve yapay olarak yetiştirilmiş türler.

Her zaman, bazı akvaryum sahiplerinin bu tür pazarlama tuzaklarına ne kadar kolay düşebileceğine şahit olduğum için çok şaşırdım. Bu yapay ırkların zayıflatılmış bağışıklık sistemleri ve çarpık üreme davranışları nedeniyle amatör hobiler için saklanması ve üremesi genellikle daha zordur. Doğal ve sağlam ırkların bu tür yapay ırklarla değiştirilmesi, ekosistemin yok edilmesinin bir başka yöntemidir.

Endüstriyel tarım işinde Monsanto, Cargill veya Syngenta gibi çok uluslu şirketler gibi :

Kendi kendine yeterli ve sürdürülebilir polikültürel (ekolojik, doğal, geleneksel) tarımı sevmezler; çok sayıda kimyasal gübre, herbisit, böcek ilacı ve GDO tohumu gerektiren sürdürülebilir olmayan tek kültürlü çiftlikleri severler. Bunu, Yeşil Devrim, Akıllı Tarım, teknolojik ilerleme, tarımın modernleşmesi, ileri tarım gibi pazarlama sloganlarıyla destekliyorlar.

Bugün akvaryum bakımı ile tarım arasında birçok paralellik görebiliyorum. Bunlar, bu paralellikleri de görebileceğinizi varsayarak, endüstriyel / monokültürel ve ekolojik / polikültürel akvaryum bakımı arasındaki farkları anlamak için mükemmel referans kitaplarıdır.

TUNÇ ALİ KÜTÜKÇÜOĞLU[EDIT]shark26,2019-07-26 20:56:44[/EDIT]

Merhabalar

Köyde bir evimiz var ve orada tavuk besliyoruz.

Her yaz bir kaç tavuğumuz gurk oluyor ve kuluçkaya yatıyor, anne altından çıkan civcivler köy tavuklarının yumurtalarından çıkıyorlar , ben aynı zamanda kuluçkahanelerden hibrid fabrika tavuklarının civcivlerinden de satın alıyorum

Şimdi aynı günde ana altından çıkan köy tavuklarının civcivleriyle kuluçka makinelerinden çıkan fabrika civcivleri arasında bariz bir cüsse , gösteriş ve gelişim farkı olduğunu biz açıkça görüyoruz

Fabrika civcivlerinin ne kadar özenli bakarsanız bakın 3 de biri ölüyor ve ana altından çıkan köy civcivleri 1 ayda neredeyse tamamen tüy düzüp piliç formuna gelirlerken makine civcivleri yarı boyda daha az gelişip henüz civciv tüylerinden kurtulamıyorlar

Köy civcivleri 4.ayda neredeyse yetişkin tavuk formuna ulaşırlarken makine civcivleri yeni piliç formuna ulaşmaya çalışıyorlar,çünki bu hayvanların genleriyle oynanmış endüstriyel olarak sürekli nüfusu artan sanayi toplumlarının ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde dizayn edilmişler.

Biz hepsine aynı yemleri aynı dozda veriyoruz ve bahçelere salıp doğal beslenmelerini sağlıyoruz, fabrika ortamında bu civcivleri vitamin takviyeli yemlerle 7/24 besledikleri için orada gelişme kaybı bu şekilde kapatılıyor ancak bu hayvanın doğasına ters bir yükleme, zavallı piliçler anormal bir biçimde ykleniyorlar ve yürüyemez nefes alamaz hale geliyorlar dolayısıyla bu tavukların yumurtaları da etleri de asla köy tavuklarının yerini tutmuyor.

Şimdi bu fabrika tavuklarının yumurtaları nı ve etlerini yiyen insanların da sağlıklı olmasını beklemek hayal olur kendimizi kandırmayalım.

Yani biz insanlar doğayı ve doğallığı kendi çıkarlarımız doğrultusunda mahvettik aslında kendi geleceğimizi çocuklarımızın geleceğini açgözlülüğümüzle sabote ettik

Saygılarımla


[EDIT]Esnaf,2019-07-27 00:29:38[/EDIT]

Dünyayı, Doğayı, Canlıları çıkarlarımıza göre şekillendirdiğimizin örneklerinden bir tanesi daha. En başta akvaryum “hobisi” dediğimiz olay bile kendi çıkarlarımız için değil mi ? Bize güzel gözüksün, kafamız dağılsın, huzur bulalım isteriz ve bu işe girişiriz. Aramızda bu canlılar akvaryumda doğasından daha iyi yaşar diye düşünen olduğunu sanmıyorum açıkçası.

Bu sebeple ben akvaryum hobisine ihraç edilen canlıların doğal formlarının bozulmasını yada farklılaşmasını yadırgamıyorum artık. Biz insanlar böylesini seviyor ve talep ediyoruz. Unutmamak lazım bir yerde talep varsa ve bu talepten kazanç elde edilebiliyorsa karşılığını mutlaka bulacaktır.

Aşağıya akılalmaz fotoğraflar bırakıyorum. Hayvanlara radyasyon vererek alınan sonuçlar ve inanın bana bunu da talep eden var.


[IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/183528/270720190243461.jpg[/IMG]

[IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/183528/270720190246311.jpg[/IMG][EDIT]Kubilay Sakarya,2019-07-27 03:32:43[/EDIT]

Ben suni seçicilik ile üretilmiş ve hayvanın günlük yaşamına hiç bir zararı olmayan üretimlerin olmasına karşı değilim. Kendisi kadar kuyruğu olduğu için yüzmekte zorlanan hm bettaları, yada görmekte zorlanan orandalardan bahsetmiyorum. Suni seçicilik ile üretilmiş bir çok apisto ve farklı balık türleri var. Biyolojik çeşitliliğin olumlu yönde artmasına sebep oluyor ve hiç kimse bu işten zarar görmüyor, üstüne birde benim için daha güzel görünüyorsa hiç bir sıkıntısı yok bence.

[QUOTE=shark26]Yazının Tamamı;

Akvaryum hobim sayesinde, 11 yaşında bir çocuk olduğum için ekosistemi yok etme işinden haberdar oldum;

[B]Ekosistemi yok etme işi , yeni ihtiyaçlar ve ihtiyaçlar yaratmak için kendi kendine yeterli ve sürdürülebilir ekosistemleri ve dolayısıyla açgözlü şirketler için yeni kar ve tekelleşme fırsatlarını imha etmekle ilgilidir .
[/B]
[B]Tipik bir örnek, şişelenmiş içme suyu satışı için mükemmel iş fırsatları yaratan yerel su kaynaklarının tahrip edilmesi veya kirlenmesidir. Silah, zirai kimyasallar (pestisitler, herbisitler), GM tohumları (GDO'lar), ilaçlar, gıda, su ve yatırım finansmanı gibi en kârlı sektörlerden bazıları ekosistemin yok edilmesi sektöründe.[/B]

Farklı türler arasındaki dayanışma ve dengeyi bozduğu için, sürdürülebilir bir polikültürü sürdürülemez bir monokültür haline dönüştürmek, ekosistemi susturmanın en yaygın yöntemlerinden biridir. Planlanmış veya değil, kasten veya değil ...

Bazen, ev akvaryumlarında olduğu gibi, mevcut bir ekosistemi sakatlamanıza bile gerek kalmaz; en başından itibaren sakat bir ekosistem olarak inşa edilebilir.

[B]Genel olarak, akvaryum mağazaları ve şirketleri kendi kendine yeten, düşük teknolojili ve az bakım gerektiren doğal akvaryumlarla ilgilenmiyorlardı. Disk gibi büyük ve zorlu balıkları severler, monokültürleri severlerdi; çok sayıda ekipman, sofistike (ileri teknoloji) filtreler, gübreler ve su kimyasalları satmak istediler. Akıllı pH regülatörleri ve CO2 enjektörleri ile birlikte oldukça zorlu ve sürdürülemez parlak renkli bitkileri satmak istediler (buna yüksek teknoloji veya akıllı akvaryum bakımı diyorlar).
[/B]
[B]Akvaryum işletmesi, “gelişmiş akvaryum, ileri teknoloji akvaryum, nihai akvaryum vb” gibi pazarlama sloganlarını kullanarak, bu kadar pahalı ve zorlu akvaryumları tanıtmakta hiç zorluk çekmedi. Sanırım, en yaygın endüstri eğitimi -mististik ve indirgemeci dünya görüşü ile- insanların çoğunu bu tür reklam propagandalarına karşı duyarlı kılıyor.
[/B]

Elektrik mavisi balon ram: Kolayca kandırılan akvaryum koruyucular için üst düzey bir ürüne dönüşen güzel bir çiklit türü olan mavi ram. Görüntü kaynağı
Akvaryum işletmesi balık, bitki ve karides türlerinin üremesini tekelleştirmek için birçok taktik kullandı. Örneğin, “değerli ve özel” ırklar olarak tanıtılan grotesk şekil ve renklerde (marlboro kırmızı discus, yelken yüzgeçli melek balığı veya balon mavisi ramirezi gibi) yüksek oranda iç içe geçmiş ve yapay olarak yetiştirilmiş türler.

[B]Her zaman, bazı akvaryum sahiplerinin bu tür pazarlama tuzaklarına ne kadar kolay düşebileceğine şahit olduğum için çok şaşırdım. Bu yapay ırkların zayıflatılmış bağışıklık sistemleri ve çarpık üreme davranışları nedeniyle amatör hobiler için saklanması ve üremesi genellikle daha zordur. Doğal ve sağlam ırkların bu tür yapay ırklarla değiştirilmesi, ekosistemin yok edilmesinin bir başka yöntemidir.

Endüstriyel tarım işinde Monsanto, Cargill veya Syngenta gibi çok uluslu şirketler gibi :

Kendi kendine yeterli ve sürdürülebilir polikültürel (ekolojik, doğal, geleneksel) tarımı sevmezler; çok sayıda kimyasal gübre, herbisit, böcek ilacı ve GDO tohumu gerektiren sürdürülebilir olmayan tek kültürlü çiftlikleri severler. Bunu, Yeşil Devrim, Akıllı Tarım, teknolojik ilerleme, tarımın modernleşmesi, ileri tarım gibi pazarlama sloganlarıyla destekliyorlar.

Bugün akvaryum bakımı ile tarım arasında birçok paralellik görebiliyorum. Bunlar, bu paralellikleri de görebileceğinizi varsayarak, endüstriyel / monokültürel ve ekolojik / polikültürel akvaryum bakımı arasındaki farkları anlamak için mükemmel referans kitaplarıdır.[/B]

TUNÇ ALİ KÜTÜKÇÜOĞLU[/QUOTE]


Atılım Bey selam

Alıntıladığınız yazı mükemmel bir akademik tez doluluğunda nokta atışı bir çalışma, haberdar olup burada paylaştığınız için teşekkür ediyorum, bu aynı zamanda sizin farkındalığınızın ve engin genel kültürünüzünde bir yansımadır tebrikler.[:iyi:]

Benim köyüm yukarıda bahsedilen abd şirketi cargill in çok yakınında tarihi iznik in fethiyle neredeyse denk bir zeytinci köyüdür geçimi zeytindir (henüz 20 - 30 sene öncesine kadar köyümüzün daha fabrikaya dönüşmemiş olan arazilerinde zeytinle birlikte yöreye has endemik bir pirinç tarımı, diğer tahıl ve hububat tarımı, üzüm, tütün ve sebze tarımı da yapılmakta idi )

Maalesef istikrarlı bir tarım politikamız olmadığından verimli münbit tarım toprakları sürekli fabrika imarına açılınca bölgenin tarım toprakları sanayi bölgelerine dönüştü, gerekçe olarak civar köylerdeki köylülere istihdam sağlamak olarak gösterildi bu arada meralar da fabrika yapıldığı için hayvancılık bitti fabrikalardan çıkan yanık kokulu kara dumanlar bağların bahçelerin üstüne kabus gibi çökünce kestaneliklerde zeytinliklerde ve insanlarda da kanser vakaları arttı !

İşin akvaryum hobisi ayağına gelince, 70 li yıllarda uzakdoğuda başlayan bu hobi 80 lerde avrupa ve amerikada ilgi çekici bir hobi olarak dünyaya yayılmasının hemen ardından özellikle almanya gibi mühendisliği elinde bulunduran ülkeler tarafından keşfedilmiş ve bu hobiye ekipman sağlayan firmalar kurulmuş (hagen ve eheim gibi) ve ardından bugünki muaazam çeşitliliğe ulaşmış bulunuyoruz, evet bu artık dev bir sektör ve aynı cep telefonu pazarında olduğu gibi sürekli hobicinin ilgisini çekebilecek yeni laboratuvar üretimi albenili türler yeni ve kolaylaştırıcı ekipmanlar vs. aldı başını gidiyor.

Geçen yıl bursada büyük bir akvaryumcuya gittim, içeri girer girmez balıklarla ilgilendiğimi söylediğimde işyeri sahibi bana adını bile zor telaffuz edebildiği ve bir çifti 5000 lirayı bulan güney amerika türlerinden ve discus lardan bahsetmeye başladı, ben canlı doğuranlarla ilgilendiğimi söyleyince yüzünü ekşitip bırakın artık şu eski balıkları artık yeniliklere bakın deyince hayırlı işler dedim çıktım canım sıkıldı

Yani artık herşey bir trend ile ölüçülüyor herşey para, ve bu hobide para tuzakları çok fazla, ben eski bir hobici olarak kendimi korumaya çalışıyorum hatta her çıkan kolaylaştırıcı kimyasalı almayın dediğimde tepkilerle karşılaşıyorum eski kafalı olmakla yeniliklere ayak uyduramamakla suçlanıyorum.

Halbuki akvaryum hobisi emek verdikçe güzelleşir, şebeke suyunu anında kullanılır hale getiren, bitkilere tüplerle azot veren sistemler bu işi mekanikleştirir robotize eder, deneme ve yanılmayla ve sonuç olarak emekle gelen başarıyı perdeler hobinin ruhunu öldürür.

Umarım bu yazdıklarımız doğru muhakeme edilir.

Saygılarımla

[EDIT]Esnaf,2019-07-27 12:43:31[/EDIT]