Kök Tavsiyesi
Gönderim Zamanı: 13 Kasım 2024 00:50
Bir kaç gün önce Aziz Beye verdiği cevapta yaprakların ph düşürmede pek etkisinin olmadığını hümik asit yönünden faldalanabileceğini yazmıştı. Demek humik asit pek kuvvetli asit değil organik olması yüzünden canlılara faydası var.
Beğenenler: [T]205902,ArifhbsAquatics[/T]
Teşekkür Edenler: [T]249876,Taha Yanık[/T]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 13 Kasım 2024 01:11
[QUOTE=bendeniztayfun]
Merhaba Ro suyla yada ro su olmadan Ph düşürmek yada yükseltmek neden zor olsunki eğer !amaç yükseltmekse yada düşürmekse ph ı bu çok kolay.[/QUOTE]
Bir su içerisinde kH harcanmadan pH taki düşüşler anlık olur ve stabil kalması zordur. Kh (karbonat sertliği) sebebiyle sudaki protonlar OH olarak bağ yaparlar. Ro suda kH ya az ya da hiç olmadığından pH düşürüp stabil tutmak (aktif toprak dışında) zahmetli bir iştir ve teorideki gibi ‘at catappayı, ver torfu düşsün’ cinsinden işlemiyor. Ph yükseltip stabil tutmak ise daha kolaydır. Emin ol Tayfun; dört senemi bunu pratikte nasıl yaparıma harcadım.
[QUOTE=Ehtiyar]Bir kaç gün önce Aziz Beye verdiği cevapta yaprakların ph düşürmede pek etkisinin olmadığını hümik asit yönünden faldalanabileceğini yazmıştı. Demek humik asit pek kuvvetli asit değil organik olması yüzünden canlılara faydası var.[/QUOTE]
Zayıf asitler daha az proton verir suya. İçerisinde harcanacak CaCO3 olmayan, 20-40 tds barındıran tanklarda kurulumdan 7-8 ay sonra yapraklardan ve biyolojik filtrasyondan gelen asitlerle pH da düşüş olmaya başlıyor.
Merhaba Ro suyla yada ro su olmadan Ph düşürmek yada yükseltmek neden zor olsunki eğer !amaç yükseltmekse yada düşürmekse ph ı bu çok kolay.[/QUOTE]
Bir su içerisinde kH harcanmadan pH taki düşüşler anlık olur ve stabil kalması zordur. Kh (karbonat sertliği) sebebiyle sudaki protonlar OH olarak bağ yaparlar. Ro suda kH ya az ya da hiç olmadığından pH düşürüp stabil tutmak (aktif toprak dışında) zahmetli bir iştir ve teorideki gibi ‘at catappayı, ver torfu düşsün’ cinsinden işlemiyor. Ph yükseltip stabil tutmak ise daha kolaydır. Emin ol Tayfun; dört senemi bunu pratikte nasıl yaparıma harcadım.
[QUOTE=Ehtiyar]Bir kaç gün önce Aziz Beye verdiği cevapta yaprakların ph düşürmede pek etkisinin olmadığını hümik asit yönünden faldalanabileceğini yazmıştı. Demek humik asit pek kuvvetli asit değil organik olması yüzünden canlılara faydası var.[/QUOTE]
Zayıf asitler daha az proton verir suya. İçerisinde harcanacak CaCO3 olmayan, 20-40 tds barındıran tanklarda kurulumdan 7-8 ay sonra yapraklardan ve biyolojik filtrasyondan gelen asitlerle pH da düşüş olmaya başlıyor.
Beğenenler: [T]242190,bendeniztayfun[/T]
Teşekkür Edenler: [T]240932,Ehtiyar[/T][T]249876,Taha Yanık[/T][T]242190,bendeniztayfun[/T]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 13 Kasım 2024 01:17
Doğadan kök kullanmadan dikkat et. Köklerin çoğu birbirine benziyor ve çam ve çamgillerden bir türü yanlışlıkla koyma tanka. Bir de sümüksü beyaz oluşumlar istemiyorsan 1-2 hafta ayrı bir kovada beklet oluştukça temizle. Tankın içinde uğraşmana gerek kalmaz. Bu şekilde "0" beyaz oluşum olarak tankımı kurdum. İkinci tankta bunu yapmadım, bambuların etrafında oluştu, temizliyorum ara ara.
Beğenenler: [T]240932,Ehtiyar[/T][T]242190,bendeniztayfun[/T][T]240492,Orhan76[/T]
Teşekkür Edenler: [T]249876,Taha Yanık[/T]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 13 Kasım 2024 01:21
İyice araştırdım ve çok uzun süreli bir işlem olduğunu öğrendim kurutmanın 6 ayı görünce şoklandım resmen. Sanırım ya kök koymayacağım yada para biriktiriceğim.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 13 Kasım 2024 01:29
Hocam, 20-40 tds'yi kim kaybettide biz bulalım. Şebeke suyunu dinlendirip kullanıyoruz. Ne çıkarsa bahtımıza, allahtan benim Kocaelinde ph 8i hiç bulmuyorda kafam biraz rahat 7.41-48 civarı.
Taha bey herşeye para yetmiyor maalesef, kurumuş meşe, çınar gibi yapraklarıda kullanabilirsiniz.
Taha bey herşeye para yetmiyor maalesef, kurumuş meşe, çınar gibi yapraklarıda kullanabilirsiniz.
Beğenenler: [T]240492,Orhan76[/T]
Teşekkür Edenler: [T]249876,Taha Yanık[/T]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 13 Kasım 2024 10:49
[QUOTE=ArifhbsAquatics]
Bir su içerisinde kH harcanmadan pH taki düşüşler anlık olur ve stabil kalması zordur. Kh (karbonat sertliği) sebebiyle sudaki protonlar OH olarak bağ yaparlar. Ro suda kH ya az ya da hiç olmadığından pH düşürüp stabil tutmak (aktif toprak dışında) zahmetli bir iştir ve teorideki gibi ‘at catappayı, ver torfu düşsün’ cinsinden işlemiyor. Ph yükseltip stabil tutmak ise daha kolaydır. Emin ol Tayfun; dört senemi bunu pratikte nasıl yaparıma harcadım.
Zayıf asitler daha az proton verir suya. İçerisinde harcanacak CaCO3 olmayan, 20-40 tds barındıran tanklarda kurulumdan 7-8 ay sonra yapraklardan ve biyolojik filtrasyondan gelen asitlerle pH da düşüş olmaya başlıyor.[/QUOTE]
4 yıl mı dile kolay …
Bende zaten önemli olan ve daha zor olanın ph ın stabil tutulmasının olduğunu belirtmek istemiştim.
Yoksa ph düşürmekte çıkarmakta kolay Asıl olan minimum ve maksimum yaşanabilirlik seviyesi içinde istenilen alkali yada asidik su için ortalama değerleri stabil tutmakdır.
Dikkat ediyorum çoğu paylaşımda ph öyle ph böyle. zaten ph seviyesini bilmeden ve düşsün çıksın hedefli bir yaklaşım var burda asıl amaç ph ı dalgalandırmadan bir süreç ilerletmektedir.
Birçok canlının daha geniş ph değerlere adepte olmasına rağmen bu dalgalanmalarda ciddi zarar görebildiği ve asıl göz önünde bulundurmamız gereken kh ın ph stabilizasyonunda ve salınımını nötürüze etmede en önemli etken olduğudur.
Kusaca asıl hedefin net değerlerden ziyade makul değerler içinde ph ın stabil kalmasını sağlıcak kh dır. Dışardan müdahale etmeden çok değişmeyen stabil olan bir kh seviyesi ortalama su tedariklerimizde çok yüksek ve çok düşük ph seviyeleri vermiyor. böyle olunca çok hassas türler ve yavruları beslemediğimiz ve bu konuda takıntılı olmadığımız sürece mevcut değerler bizim canımızı çok yakmıcaktır.
Bukadar kafa takmaya gerek olduğunu düşünmüyorum. Ama hightech bir tanksa co2 veriyorsundur gece gündüz değerleri hassas türler derken hassas değerleri takip eder olabiliyoruz. ben sadece genel akvaristlik içinde abartılmaması gerektiğini düşünüyorum.
Bir su içerisinde kH harcanmadan pH taki düşüşler anlık olur ve stabil kalması zordur. Kh (karbonat sertliği) sebebiyle sudaki protonlar OH olarak bağ yaparlar. Ro suda kH ya az ya da hiç olmadığından pH düşürüp stabil tutmak (aktif toprak dışında) zahmetli bir iştir ve teorideki gibi ‘at catappayı, ver torfu düşsün’ cinsinden işlemiyor. Ph yükseltip stabil tutmak ise daha kolaydır. Emin ol Tayfun; dört senemi bunu pratikte nasıl yaparıma harcadım.
Zayıf asitler daha az proton verir suya. İçerisinde harcanacak CaCO3 olmayan, 20-40 tds barındıran tanklarda kurulumdan 7-8 ay sonra yapraklardan ve biyolojik filtrasyondan gelen asitlerle pH da düşüş olmaya başlıyor.[/QUOTE]
4 yıl mı dile kolay …
Bende zaten önemli olan ve daha zor olanın ph ın stabil tutulmasının olduğunu belirtmek istemiştim.
Yoksa ph düşürmekte çıkarmakta kolay Asıl olan minimum ve maksimum yaşanabilirlik seviyesi içinde istenilen alkali yada asidik su için ortalama değerleri stabil tutmakdır.
Dikkat ediyorum çoğu paylaşımda ph öyle ph böyle. zaten ph seviyesini bilmeden ve düşsün çıksın hedefli bir yaklaşım var burda asıl amaç ph ı dalgalandırmadan bir süreç ilerletmektedir.
Birçok canlının daha geniş ph değerlere adepte olmasına rağmen bu dalgalanmalarda ciddi zarar görebildiği ve asıl göz önünde bulundurmamız gereken kh ın ph stabilizasyonunda ve salınımını nötürüze etmede en önemli etken olduğudur.
Kusaca asıl hedefin net değerlerden ziyade makul değerler içinde ph ın stabil kalmasını sağlıcak kh dır. Dışardan müdahale etmeden çok değişmeyen stabil olan bir kh seviyesi ortalama su tedariklerimizde çok yüksek ve çok düşük ph seviyeleri vermiyor. böyle olunca çok hassas türler ve yavruları beslemediğimiz ve bu konuda takıntılı olmadığımız sürece mevcut değerler bizim canımızı çok yakmıcaktır.
Bukadar kafa takmaya gerek olduğunu düşünmüyorum. Ama hightech bir tanksa co2 veriyorsundur gece gündüz değerleri hassas türler derken hassas değerleri takip eder olabiliyoruz. ben sadece genel akvaristlik içinde abartılmaması gerektiğini düşünüyorum.
Beğenenler: [T]240492,Orhan76[/T]
Teşekkür Edenler: [T]249876,Taha Yanık[/T]
+1: [T]205902,ArifhbsAquatics[/T]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 13 Kasım 2024 11:30
Yıllardır tanklarımda kök kullanırım. Favorim üzüm bağı/köküdür. Maliyet sıfırdır ancak işlemleri biraz meşakatli ve uzun sürebilir. Güzelce yıkanmalı, zayıf kabukları soyulmalı, soyulduktan sonra zımpara yardımıyla tıraşlanmalı, takribi bir ay kadar kova içerisinde suda bekletilmeli (kökün suya batması, suya salınımını minumuma indirmesi, su altında pamukçuklanma/kokuşma evresi için) Daha sonrasında tankınıza rahatlıkla koyup, kullanabilirsiniz.
Diğer türlü ücreti mukabilinde ülkemizde bulunmayan yati, mangrow v.b. kökleri temin edebilirsiniz. Bu köklerin sadece suya batma sorunu olabilir, o da işin en basit tarafı vesselam.
Fiyatları yüksek haklısınız, hobiciden bizim forumun ilanlar kısmından yada diğer sitelerden uygun fiyata bulabilirsiniz.
Diğer türlü ücreti mukabilinde ülkemizde bulunmayan yati, mangrow v.b. kökleri temin edebilirsiniz. Bu köklerin sadece suya batma sorunu olabilir, o da işin en basit tarafı vesselam.
Fiyatları yüksek haklısınız, hobiciden bizim forumun ilanlar kısmından yada diğer sitelerden uygun fiyata bulabilirsiniz.
Beğenenler: [T]242190,bendeniztayfun[/T][T]240492,Orhan76[/T][T]205902,ArifhbsAquatics[/T]
Teşekkür Edenler: [T]249876,Taha Yanık[/T]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 13 Kasım 2024 11:40
[QUOTE=SaRCoPhiLiuS]Yıllardır tanklarımda kök kullanırım. Favorim üzüm bağı/köküdür. Maliyet sıfırdır ancak işlemleri biraz meşakatli ve uzun sürebilir. Güzelce yıkanmalı, zayıf kabukları soyulmalı, soyulduktan sonra zımpara yardımıyla tıraşlanmalı, takribi bir ay kadar kova içerisinde suda bekletilmeli (kökün suya batması, suya salınımını minumuma indirmesi, su altında pamukçuklanma/kokuşma evresi için) Daha sonrasında tankınıza rahatlıkla koyup, kullanabilirsiniz.
Diğer türlü ücreti mukabilinde ülkemizde bulunmayan yati, mangrow v.b. kökleri temin edebilirsiniz. Bu köklerin sadece suya batma sorunu olabilir, o da işin en basit tarafı vesselam.
Fiyatları yüksek haklısınız, hobiciden bizim forumun ilanlar kısmından yada diğer sitelerden uygun fiyata bulabilirsiniz.[/QUOTE]
Foruma baktım ama akvaryumuma uygun bulamadım zaten ortaya koyacağım için xs bakıyorum kurutulmuş köklere baktım ama hiç asma bulamadım hep mango, yati yada flamewood vardı.
Diğer türlü ücreti mukabilinde ülkemizde bulunmayan yati, mangrow v.b. kökleri temin edebilirsiniz. Bu köklerin sadece suya batma sorunu olabilir, o da işin en basit tarafı vesselam.
Fiyatları yüksek haklısınız, hobiciden bizim forumun ilanlar kısmından yada diğer sitelerden uygun fiyata bulabilirsiniz.[/QUOTE]
Foruma baktım ama akvaryumuma uygun bulamadım zaten ortaya koyacağım için xs bakıyorum kurutulmuş köklere baktım ama hiç asma bulamadım hep mango, yati yada flamewood vardı.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 13 Kasım 2024 11:47
[QUOTE=SaRCoPhiLiuS]Yıllardır tanklarımda kök kullanırım. Favorim üzüm bağı/köküdür. Maliyet sıfırdır ancak işlemleri biraz meşakatli ve uzun sürebilir. Güzelce yıkanmalı, zayıf kabukları soyulmalı, soyulduktan sonra zımpara yardımıyla tıraşlanmalı, takribi bir ay kadar kova içerisinde suda bekletilmeli (kökün suya batması, suya salınımını minumuma indirmesi, su altında pamukçuklanma/kokuşma evresi için) Daha sonrasında tankınıza rahatlıkla koyup, kullanabilirsiniz.
Diğer türlü ücreti mukabilinde ülkemizde bulunmayan yati, mangrow v.b. kökleri temin edebilirsiniz. Bu köklerin sadece suya batma sorunu olabilir, o da işin en basit tarafı vesselam.
Fiyatları yüksek haklısınız, hobiciden bizim forumun ilanlar kısmından yada diğer sitelerden uygun fiyata bulabilirsiniz.[/QUOTE]
Üzüm ağacı kökü bende kullanıyorum . dallarından ziyade köklerini tavsiye ederim. harici deniz bölgesindeyseniz lados dalı kullanabilirsiniz. hatta salınım ve biyofilm konusunda en sorunsuz diyebilirim. Muhtemelen içinde özellikle karbonhidrat şeker oranı düşük olmasından ve ve tuzlu suda yetişmesinden kaynaklanıyor olabilir yani öyle sanıyorum diyelim kesin konuşmayayım :)
[QUOTE=Taha Yanık]
Foruma baktım ama akvaryumuma uygun bulamadım zaten ortaya koyacağım için xs bakıyorum kurutulmuş köklere baktım ama hiç asma bulamadım hep mango, yati yada flamewood vardı. [/QUOTE]
Asma kökü satılmaz anca bahçesi olandan rica ediceksin. Bahçe kenarlarından atıl tavsiye etmem. genelde çürüdüğü yada böceklendiği için atılıyor. kullanırsanda kök kısımları özellikle. @SaRCoPhiLiuS in dediği gibi meşakkatli bir temizleme bekletme işlemi var uğraştıracaktır. bu temizlik ve suda bekletme ne kadar uzun olursa içindeki organikleri ve inorganikleri atma şansı olur. inorganik diyorum çünkü yabani asma kökü değilse tarım ilaçlarına maruz kalmıştır. Bu konuda hassasiyet varsa hiç kullanmayabilirsinizde. karar sizin. ama lados dalı çok daha ucuz dilerseniz satında alabilirsiniz. doğadada bulanilirsiniz deniz kenarlarında.
Diğer türlü ücreti mukabilinde ülkemizde bulunmayan yati, mangrow v.b. kökleri temin edebilirsiniz. Bu köklerin sadece suya batma sorunu olabilir, o da işin en basit tarafı vesselam.
Fiyatları yüksek haklısınız, hobiciden bizim forumun ilanlar kısmından yada diğer sitelerden uygun fiyata bulabilirsiniz.[/QUOTE]
Üzüm ağacı kökü bende kullanıyorum . dallarından ziyade köklerini tavsiye ederim. harici deniz bölgesindeyseniz lados dalı kullanabilirsiniz. hatta salınım ve biyofilm konusunda en sorunsuz diyebilirim. Muhtemelen içinde özellikle karbonhidrat şeker oranı düşük olmasından ve ve tuzlu suda yetişmesinden kaynaklanıyor olabilir yani öyle sanıyorum diyelim kesin konuşmayayım :)
[QUOTE=Taha Yanık]
Foruma baktım ama akvaryumuma uygun bulamadım zaten ortaya koyacağım için xs bakıyorum kurutulmuş köklere baktım ama hiç asma bulamadım hep mango, yati yada flamewood vardı. [/QUOTE]
Asma kökü satılmaz anca bahçesi olandan rica ediceksin. Bahçe kenarlarından atıl tavsiye etmem. genelde çürüdüğü yada böceklendiği için atılıyor. kullanırsanda kök kısımları özellikle. @SaRCoPhiLiuS in dediği gibi meşakkatli bir temizleme bekletme işlemi var uğraştıracaktır. bu temizlik ve suda bekletme ne kadar uzun olursa içindeki organikleri ve inorganikleri atma şansı olur. inorganik diyorum çünkü yabani asma kökü değilse tarım ilaçlarına maruz kalmıştır. Bu konuda hassasiyet varsa hiç kullanmayabilirsinizde. karar sizin. ama lados dalı çok daha ucuz dilerseniz satında alabilirsiniz. doğadada bulanilirsiniz deniz kenarlarında.
Teşekkür Edenler: [T]249876,Taha Yanık[/T]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 13 Kasım 2024 12:23
[URL]https://search.app?link=https%3A%2F%2Fwww.trendyol.com%2Fdiscover%2Fyati-koku-p-84996460&utm_campaign=aga&utm_source=agsadl1%2Csh%2Fx%2Fgs%2Fm2%2F4[/URL]
Sizce alınabilirmi? Sanırım en makul fiyatlı olanu bu
Sizce alınabilirmi? Sanırım en makul fiyatlı olanu bu
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 13 Kasım 2024 12:34
[QUOTE=bendeniztayfun]
4 yıl mı dile kolay …
Bende zaten önemli olan ve daha zor olanın ph ın stabil tutulmasının olduğunu belirtmek istemiştim.
Yoksa ph düşürmekte çıkarmakta kolay Asıl olan minimum ve maksimum yaşanabilirlik seviyesi içinde istenilen alkali yada asidik su için ortalama değerleri stabil tutmakdır.
Dikkat ediyorum çoğu paylaşımda ph öyle ph böyle. zaten ph seviyesini bilmeden ve düşsün çıksın hedefli bir yaklaşım var burda asıl amaç ph ı dalgalandırmadan bir süreç ilerletmektedir.
Birçok canlının daha geniş ph değerlere adepte olmasına rağmen bu dalgalanmalarda ciddi zarar görebildiği ve asıl göz önünde bulundurmamız gereken kh ın ph stabilizasyonunda ve salınımını nötürüze etmede en önemli etken olduğudur.
Kusaca asıl hedefin net değerlerden ziyade makul değerler içinde ph ın stabil kalmasını sağlıcak kh dır. Dışardan müdahale etmeden çok değişmeyen stabil olan bir kh seviyesi ortalama su tedariklerimizde çok yüksek ve çok düşük ph seviyeleri vermiyor. böyle olunca çok hassas türler ve yavruları beslemediğimiz ve bu konuda takıntılı olmadığımız sürece mevcut değerler bizim canımızı çok yakmıcaktır.
Bukadar kafa takmaya gerek olduğunu düşünmüyorum. Ama hightech bir tanksa co2 veriyorsundur gece gündüz değerleri hassas türler derken hassas değerleri takip eder olabiliyoruz. ben sadece genel akvaristlik içinde abartılmaması gerektiğini düşünüyorum.
[/QUOTE]
Evet tam dört yıl. Bu süreç içerisinde filtrede kullandığımız substratların (eheim, jbl, seachem, sera), peat ve blackwater karkıların, bir çok şeyin salınımını, pH ve tds e etkilerini test edip araştırdım. Zaman ve maddiyat olarak zahmetliydi. Test kitlerini denedim (dijital ph metreler hanna, adwa, milwaukee, çin malı ürünler vb), ürünler analiz ettim vs. Eşim de kimyager olunca çok şey öğrendim. Su kimyası üzerine ne, nasıl yapılır da sonucu ne olur epey bir bilgi ve deneyim birikimim var.
Sonuç olarak senin de dediğine geliyor mevzu. Stabil aralıkta tutmak daha önemli. Beslediğim canlılar düşük pH aralıklarına alışkın türler olduğundan, çoğu pH denemelerini tankta yapmışımdır. Bu arada belirteyim; öyle denildiği kadar ani pH değişiminden etkilendiklerini hiç görmedim. 0,5 ph değişimleri ile ilerleyin denir bu yüzden. Ben 2.0-3.0 pH bile değiştirdiğimde canlılarda öyle denildiği gibi bir etkiyi asla görmedim. Ölümü bırak, hastalık dahi görmedim. İlla ki strese giriyorlardır ama burada asıl mevzu düşük pH da amonyumun, pH yükselince amonyağa dönme ve bir miktar mikrop kaybı riski.
Toparlayacak olursak, yumuşak suda beslenilmesi gereken canlılar için pH dan mühimi iletkenliktir. PH ile oynamak, ekipman ve yeterli bilgi yoksa tehlikeli ve risklidir! Gerek yoktur.
4 yıl mı dile kolay …
Bende zaten önemli olan ve daha zor olanın ph ın stabil tutulmasının olduğunu belirtmek istemiştim.
Yoksa ph düşürmekte çıkarmakta kolay Asıl olan minimum ve maksimum yaşanabilirlik seviyesi içinde istenilen alkali yada asidik su için ortalama değerleri stabil tutmakdır.
Dikkat ediyorum çoğu paylaşımda ph öyle ph böyle. zaten ph seviyesini bilmeden ve düşsün çıksın hedefli bir yaklaşım var burda asıl amaç ph ı dalgalandırmadan bir süreç ilerletmektedir.
Birçok canlının daha geniş ph değerlere adepte olmasına rağmen bu dalgalanmalarda ciddi zarar görebildiği ve asıl göz önünde bulundurmamız gereken kh ın ph stabilizasyonunda ve salınımını nötürüze etmede en önemli etken olduğudur.
Kusaca asıl hedefin net değerlerden ziyade makul değerler içinde ph ın stabil kalmasını sağlıcak kh dır. Dışardan müdahale etmeden çok değişmeyen stabil olan bir kh seviyesi ortalama su tedariklerimizde çok yüksek ve çok düşük ph seviyeleri vermiyor. böyle olunca çok hassas türler ve yavruları beslemediğimiz ve bu konuda takıntılı olmadığımız sürece mevcut değerler bizim canımızı çok yakmıcaktır.
Bukadar kafa takmaya gerek olduğunu düşünmüyorum. Ama hightech bir tanksa co2 veriyorsundur gece gündüz değerleri hassas türler derken hassas değerleri takip eder olabiliyoruz. ben sadece genel akvaristlik içinde abartılmaması gerektiğini düşünüyorum.
[/QUOTE]
Evet tam dört yıl. Bu süreç içerisinde filtrede kullandığımız substratların (eheim, jbl, seachem, sera), peat ve blackwater karkıların, bir çok şeyin salınımını, pH ve tds e etkilerini test edip araştırdım. Zaman ve maddiyat olarak zahmetliydi. Test kitlerini denedim (dijital ph metreler hanna, adwa, milwaukee, çin malı ürünler vb), ürünler analiz ettim vs. Eşim de kimyager olunca çok şey öğrendim. Su kimyası üzerine ne, nasıl yapılır da sonucu ne olur epey bir bilgi ve deneyim birikimim var.
Sonuç olarak senin de dediğine geliyor mevzu. Stabil aralıkta tutmak daha önemli. Beslediğim canlılar düşük pH aralıklarına alışkın türler olduğundan, çoğu pH denemelerini tankta yapmışımdır. Bu arada belirteyim; öyle denildiği kadar ani pH değişiminden etkilendiklerini hiç görmedim. 0,5 ph değişimleri ile ilerleyin denir bu yüzden. Ben 2.0-3.0 pH bile değiştirdiğimde canlılarda öyle denildiği gibi bir etkiyi asla görmedim. Ölümü bırak, hastalık dahi görmedim. İlla ki strese giriyorlardır ama burada asıl mevzu düşük pH da amonyumun, pH yükselince amonyağa dönme ve bir miktar mikrop kaybı riski.
Toparlayacak olursak, yumuşak suda beslenilmesi gereken canlılar için pH dan mühimi iletkenliktir. PH ile oynamak, ekipman ve yeterli bilgi yoksa tehlikeli ve risklidir! Gerek yoktur.
Beğenenler: [T]249876,Taha Yanık[/T]
Teşekkür Edenler: [T]240932,Ehtiyar[/T][T]249876,Taha Yanık[/T]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 13 Kasım 2024 12:45
[QUOTE=Ehtiyar]Bir kaç gün önce Aziz Beye verdiği cevapta yaprakların ph düşürmede pek etkisinin olmadığını hümik asit yönünden faldalanabileceğini yazmıştı. Demek humik asit pek kuvvetli asit değil organik olması yüzünden canlılara faydası var.[/QUOTE]
Yaprakların asiditeye etkisini pek bilmem ama asma yaprağı çok iyi. Benim gibi canlılara da çok faydalı özellikle sarması [;)] [:)))]
Not: Bugünlük saçma espri kotamı doldurdum şanslısınız bikaç zaman bu kadarı beni idare eder [:)]
Yaprakların asiditeye etkisini pek bilmem ama asma yaprağı çok iyi. Benim gibi canlılara da çok faydalı özellikle sarması [;)] [:)))]
Not: Bugünlük saçma espri kotamı doldurdum şanslısınız bikaç zaman bu kadarı beni idare eder [:)]
Beğenenler: [T]249876,Taha Yanık[/T][T]242190,bendeniztayfun[/T]
Teşekkür Edenler: [T]242190,bendeniztayfun[/T]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 13 Kasım 2024 13:39
[QUOTE=ArifhbsAquatics]
Evet tam dört yıl. Bu süreç içerisinde filtrede kullandığımız substratların (eheim, jbl, seachem, sera), peat ve blackwater karkıların, bir çok şeyin salınımını, pH ve tds e etkilerini test edip araştırdım. Zaman ve maddiyat olarak zahmetliydi. Test kitlerini denedim (dijital ph metreler hanna, adwa, milwaukee, çin malı ürünler vb), ürünler analiz ettim vs. Eşim de kimyager olunca çok şey öğrendim. Su kimyası üzerine ne, nasıl yapılır da sonucu ne olur epey bir bilgi ve deneyim birikimim var.
Sonuç olarak senin de dediğine geliyor mevzu. Stabil aralıkta tutmak daha önemli. Beslediğim canlılar düşük pH aralıklarına alışkın türler olduğundan, çoğu pH denemelerini tankta yapmışımdır. Bu arada belirteyim; öyle denildiği kadar ani pH değişiminden etkilendiklerini hiç görmedim. 0,5 ph değişimleri ile ilerleyin denir bu yüzden. Ben 2.0-3.0 pH bile değiştirdiğimde canlılarda öyle denildiği gibi bir etkiyi asla görmedim. Ölümü bırak, hastalık dahi görmedim. İlla ki strese giriyorlardır ama burada asıl mevzu düşük pH da amonyumun, pH yükselince amonyağa dönme ve bir miktar mikrop kaybı riski.
Toparlayacak olursak, yumuşak suda beslenilmesi gereken canlılar için pH dan mühimi iletkenliktir. PH ile oynamak, ekipman ve yeterli bilgi yoksa tehlikeli ve risklidir! Gerek yoktur.[/QUOTE]
Kesinlikle öyle aynı düşüncedeyim seninle. bende zaten ph çok sıkıntı olmadığından bahsettim. benim ordaki zararlı etkilerden kastım örnek co2 verilen bir tankda ve özel tür hassas canlılarda tankda yeterli denge kurulmadığında ph dengesizliği sorun yapabilceğiydi. Yoksa zaten abartıldığından dem vurdum yazımda.
Kısaca tecrübelerinden ve bilgilerinden bahsettiğin için teşekkürler zaten tek dostun bendenizin bundan şüphesi yok emin ol anlatmana hiç gerek yok Arifcim.
Evet tam dört yıl. Bu süreç içerisinde filtrede kullandığımız substratların (eheim, jbl, seachem, sera), peat ve blackwater karkıların, bir çok şeyin salınımını, pH ve tds e etkilerini test edip araştırdım. Zaman ve maddiyat olarak zahmetliydi. Test kitlerini denedim (dijital ph metreler hanna, adwa, milwaukee, çin malı ürünler vb), ürünler analiz ettim vs. Eşim de kimyager olunca çok şey öğrendim. Su kimyası üzerine ne, nasıl yapılır da sonucu ne olur epey bir bilgi ve deneyim birikimim var.
Sonuç olarak senin de dediğine geliyor mevzu. Stabil aralıkta tutmak daha önemli. Beslediğim canlılar düşük pH aralıklarına alışkın türler olduğundan, çoğu pH denemelerini tankta yapmışımdır. Bu arada belirteyim; öyle denildiği kadar ani pH değişiminden etkilendiklerini hiç görmedim. 0,5 ph değişimleri ile ilerleyin denir bu yüzden. Ben 2.0-3.0 pH bile değiştirdiğimde canlılarda öyle denildiği gibi bir etkiyi asla görmedim. Ölümü bırak, hastalık dahi görmedim. İlla ki strese giriyorlardır ama burada asıl mevzu düşük pH da amonyumun, pH yükselince amonyağa dönme ve bir miktar mikrop kaybı riski.
Toparlayacak olursak, yumuşak suda beslenilmesi gereken canlılar için pH dan mühimi iletkenliktir. PH ile oynamak, ekipman ve yeterli bilgi yoksa tehlikeli ve risklidir! Gerek yoktur.[/QUOTE]
Kesinlikle öyle aynı düşüncedeyim seninle. bende zaten ph çok sıkıntı olmadığından bahsettim. benim ordaki zararlı etkilerden kastım örnek co2 verilen bir tankda ve özel tür hassas canlılarda tankda yeterli denge kurulmadığında ph dengesizliği sorun yapabilceğiydi. Yoksa zaten abartıldığından dem vurdum yazımda.
Kısaca tecrübelerinden ve bilgilerinden bahsettiğin için teşekkürler zaten tek dostun bendenizin bundan şüphesi yok emin ol anlatmana hiç gerek yok Arifcim.
Beğenenler: [T]240492,Orhan76[/T][T]205902,ArifhbsAquatics[/T]
Teşekkür Edenler: [T]205902,ArifhbsAquatics[/T]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 13 Kasım 2024 15:28
[QUOTE=ArifhbsAquatics][/QUOTE]
Normal akvaryumlarda tamam ama biotoplarda, biotop diyebilmek için su değerlerini tam ayarlamak gerekmiyor mu? Yarışmalarda da sanırım kontrol ediliyor. Senin katıldığın (ve dereceler aldığın) yarışmalarda misal su değerlerinin de biotopa uygun olması gerekmiyor mu?
Normal akvaryumlarda tamam ama biotoplarda, biotop diyebilmek için su değerlerini tam ayarlamak gerekmiyor mu? Yarışmalarda da sanırım kontrol ediliyor. Senin katıldığın (ve dereceler aldığın) yarışmalarda misal su değerlerinin de biotopa uygun olması gerekmiyor mu?
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir