Bloat Hakkında Tavsiyeler


karakayottiÇevrim Dışı

Kayıt: 25/11/2010
İl: Kocaeli
Mesaj: 17
karakayottiÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 04 Aralık 2010 18:37
Merhabalar Arkadaşlar;
Japon balıklarımdan bir tanesi sürekli çakıla oturma eğiliminde bulunuyor. Dinleniyormu yoksa hasta mı tam anlayamadım. Ancak 2-3 gündür sürekli tekrarladığı için hasta olduğunu düşünüyorum. Balıklarımdan bir tanesi onu sürekli rahatsız edip yüzmeye zorlasa da sonra tekrar oturuyor. Sizce hastalığı nedir? Ya da başka bir sorunu mu var. Yardım edebilirseniz çok memnun olurum.
Hepinize iyi günler.
 
 
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
 
Merhabalar Arkadaşlar;
Öncelikle forumu daha fazla kirletmemek amacı ile ilk yazdığım sorunumun, konu başlığını değiştirdim ve de yazıyı silmedim. Balığımın bloat olduğunu öğrendim. Fakat bu konuda hep bir clout ilacı temininden, aç bırakmaktan ya da tuzlu su normal su değişiminden bahsedilmiş. Sizce balığım iyileşene kadar ayrı bir fanusa koymamda sakınca olurmu?, koymazsam da diğer balıklarım bundan etkilenirler mi? Bu konuda gerçekten yardımınıza ihtiyacım var.
Hepinize şimdiden çok teşekkür ediyorum.
iyi günler...
karakayotti2010-12-05 20:50:24

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

radoxÇevrim Dışı

Kayıt: 11/11/2010
İl: Antalya
Mesaj: 79
radoxÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 04 Aralık 2010 19:04
Balığın  bir resmini ekleme şansınız varsa  çok iyi olur 

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

karakayottiÇevrim Dışı

Kayıt: 25/11/2010
İl: Kocaeli
Mesaj: 17
karakayottiÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 04 Aralık 2010 19:15

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

bercesteÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 16/05/2010
İl: Bursa
Mesaj: 936
bercesteÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 04 Aralık 2010 20:06
Arkadaşım öncelikle geçmiş olsun resimden anladığım kadarı ile balığınız bloat olmuş.   size clout diye bir ilaç var onu önerebilirim.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

karakayottiÇevrim Dışı

Kayıt: 25/11/2010
İl: Kocaeli
Mesaj: 17
karakayottiÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 04 Aralık 2010 20:11

Talha Bey;

Dediğiniz üzere bu hastalığı forumlarda araştırmaya başladım.
Yinede bu konuda bilgisi olan arkadaşlar varsa yardımcı olabilirler.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

mesutokÇevrim Dışı

Kıdemli Akvarist
Kayıt: 10/04/2009
İl: Istanbul
Mesaj: 17993
mesutokÇevrim Dışı
Kıdemli Akvarist
Gönderim Zamanı: 06 Aralık 2010 14:26

Bloat Hastalığı Nedeni :

Bloat hem belirtiler açısından hem de nedenlerinden dolayı temelde dropsy ile benzerlikler gösterir. Bloat daha çok afrika menşeili cichlidlerin başına gelir. Özellikle herbivore (otçul) bir beslenme stiline sahip olan, yani doğada daha çok kayalardan yosunları (aufwuchs) sıyıran, veya yosun ve küçük kabuklularla beslenen Malawi mbuna türleri ve bazı Tanganyika türleri bloat olmaya yatkındırlar. Zaten bu nedenle diğer adı da Malawi bloat'tur (Latince adı Crybtobia). Dropsy'ye neden olan sebebler bloat'a da götürebilir bir balığı, özellikle de Malawi ve Tanganyika cichlidlerini. Ancak bloat daha çok mide bölgesinde ve yemek borusunda oluşan bir enfeksiyon olduğundan farklı nedenler de bir balığı hasta edebilir. Bloat'a yatkın olan balıkların sindirim sistemi etçil beslenen türlere göre daha uzundur. Yani mide borusu ve bağırsaklar olması gerekenden daha uzundur. Bunun bir sebebi var elbette. Yeşilliklerin ve otların sindirimi daha zordur ve daha uzun sürer. Protein ağırlıklı yemleme, bakteri deposu olan kurtlarla besleme, çözünmüş ve tekrar dondurulmuş yiyeceklerle beslemek, veya suda ıslatılmadan büyük miktarlarda verilen pellet yemler bu sistemi tıkayabilir. Her kurt veya pellet verişinizde olmaz ama birgün gelir tıkanacğı tutar. Son yıllarda yapılan araştırmalar bloat olarak tanımlanan hastalığın genelde bakterilerden (Aeromonas türü bakteriler, özellikle Aeromonas hydrophilia) veya bağırsak parazitlerinden (Hexamita salmenis ve Spironucleus türleri) kaynaklandığı fikri giderek yaygınlık kazanıyor. Ayrıca bloat'tan etkilenen Afrika cichlidleri üzerinde yapılan araştırmada balıkların midelerinde kamçılı bir tek hücreli canlı olan Cryptobia jubilans keşfedildi. Bu parazitin Malawi gölünden akvaryumlara taşındığı yönünde güçlü bulgular vardır. Bu asalak Hexamita(Hexamita salmenis)ve Spironucleus gibi parazitlerle yakın akrabadır. C. jubilans ve hexamita gibi etnteroparazitik (içte yaşayan parazitler) canlıların üremeleri için başka canlılara ihtiyaç duymadıkları ve opportunistik asalaklar oldukları tahmin ediliyor. Bu bahsedilen parazitlerin ve Aeromonas türü bakterilerin balığa nasıl bulaştıkları henüz bilinmiyor, ancak balığın bloat'a yakalanmasının yukarıda belirtilen su koşulları ve beslenmede yapılan hatalar ile yakından ilişkili olduğu tahmin ediliyor.

Bloat Hastalığı Belirtileri :

Bloat'a yakalanmış bir balığı ayırt etmeniz mümkün. İlk günlerde cansızlaşır, yemek ister, yemi ağzına alır fakat dışarı tükürür. Sanki yemek istediği halde yutamıyormuş gibi bir hali vardır. Zamanla rengi koyulaşır, hastalık ilerledikçe en koyu rengini almaya başlar ve Afrika cichlidlerine has siyah çizgiler ortaya çıkar. Gözleri koyulaşmaz, anormal bir görüntüleri de yoktur. Ortalıkta dolaşmadığı gibi sürekli saklanmayı tercih eder. İlk günlerden sonra karnın ya çok hafif şiştiğini, ya da içeri göçtüğünü fark edersiniz. Özellikle karnın alt kısımlarına dikkat edin

Bloat Hastalığı Tedavi Yoları/ Sağaltım :

Bu belirtileri fark ettiğinizin ilk günlerinde harekete geçin. Geçen vakit balığı kurtarma şansınızı azaltacaktır. Çok temiz suyun bulunduğu, ve ısının da ana tank ile aynı olduğu tedavi tankına aldıktan sonra balığınızı iki şekilde tedavi edebilirsiniz. Ya 38 litreye bir metronidazole eritin, ya da 38 litreye bulabildiğiniz en güçlü balık antibiyotiğini kullanın. İkisini yarım dozlarda birlikte de kullanabilirsiniz. Balık son evrelerde ise, yani tabiri caizse gözünün feri gitmişse, İnsanlar için kullanılan penisilin kullanın, ama bu sefer 50 litreye bir tane eritin. Unutmayın, penisilini sadece son çare olarak kullanın, asla yaşama şansı biraz daha fazla bir balığı penisilin ile tedavi etmeyin. Hangisini seçerseniz seçin ancak 24 saat sonra en az %50 su değiştirip aynı dozajı tekrar uygulayın. 3 gün boyunca aynı yöntemi uygulayın, 3 gün sonunda balığın rengi açılmışsa, ortalıkta yüzmeye başlamışsa, ve yem yiyorsa köşeyi döndü demektir. Eğer yarı yarıya bu belirtiler varsa, ortalıkta dolaşıyor ve hala yem yemiyorsa (bunu anlamak için 1 gün bekleyin), tedaviye bir 3 gün daha başlayın. Zaten 3 günlük tedavi sonrası, 4.günde hala inatla yaşıyorsa kurtulma şansı yüksektir.

Kaynak : akvaryumklubu


Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

UnicornKnightÇevrim Dışı

Kayıt: 02/10/2011
İl: Istanbul
Mesaj: 1
UnicornKnightÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 02 Ekim 2011 12:36
Merhabalar;

Yavru olarak satın aldığım ve şu an 2 yaşında olan, fazlasıyla titizlenerek bakmakta olduğum balıklarımdan biri 3 aydan fazladır bu başlıkta adı geçen hastalığın belirtilerini fazlasıyla taşımakta. Önceleri sürekli alışveriş yapmakta olduğum akvaryumcuların "geçici bir şey", "geçer kendiliğinden", "bir süre aç bırak sonra haşlanıp kıyılmış ıspanak & sarımsak yedir bir şeyi kalmaz" vb. telkinleri ile ciddi bir durum olmadığını düşünerek önemsemediğim, ancak gün be gün güzeller güzelimin erimeye başlaması ve artık iyiden iyiye kendini salmaya, su üstünde öylece durmaya başlamasına (son 15 gündür arada bir ters vaziyette durduğu da oluyor) müteakip internetten yaptığım araştırmalar sonucu bu başlığa ulaştım ve belirtilerin bir çoğunun bire bir uyduğunu gördüm.

söz konusu hasta balığım goldfish renklerine sahip bir teleskop japon, hastalığa dair en belirgin belirtiler ise kuyruk yüzgecine yakın bölgede çok da simetrik olmayan aşırı şişkinlik, hali hazırda tür özelliği olan iri göz kürelerinin birinin diğerine göre daha da şişmesi ve arka şeffaf kısımlarında kan toplanmış gibi koyulaşması, iştahının yerinde gibi gözüküyor olmasına karşın çoğunlukla ağzına aldığı yemlerin büyük bir kısmını geri çıkarıyor oluşu, parlak altın sarısı renginin daha ziyade portakal kabuğu gibi koyu turuncuya çalmaya başlaması, eskiden amiyane tabirle kocaman dışkılıyorken bir süredir neredeyse hiç dışkılamıyor olması şeklinde sıralanabilir.

süreçle ilgili bahsettiklerimden balığımın uzun bir süredir bu rahatsızlıktan muzdarip olduğunu sizler de anlamışsınızdır... sürenin uzunluğunu göz önünde bulundurarak son derece iyi dayandığı da söylenebilir... tüm bu bilgiler ışığında sormak istediğim husus Mesut beyin ayrıntılarıyla tarif etmiş olduğu tedavi ve bakım sürecinin değiştirilmeksizin benim balığım için de uygulanıp uygulanamayacağı yönündedir.

yardım ve yönlendirmeleriniz için şimdiden teşekkür ederim.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

adige42Çevrim Dışı

Kıdemli Akvarist
Kayıt: 20/11/2010
İl: Istanbul
Mesaj: 6939
adige42Çevrim Dışı
Kıdemli Akvarist
Gönderim Zamanı: 02 Ekim 2011 20:26
Evet tedaviyi aynen uygulayabilirsiniz.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

Ülgen-48Çevrim Dışı

Kayıt: 13/06/2011
İl: Mugla
Mesaj: 418
Ülgen-48Çevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 04 Ekim 2011 18:36
Balığınızın yüzgeçleride pek düzgün değil.değilmi arkadaşlar.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir