UV cihazı karmaşası


dardoÇevrim Dışı

Kayıt: 29/03/2008
İl: Izmir
Mesaj: 11
dardoÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 24 Temmuz 2008 14:06
[QUOTE=nbizim]Suda serbest yüzen aerobik veya anaerobik bakteri olduğunu pek sanmıyorum.
Eğer bu bakteriler, akvaryumda serbest yüzecek duruma geldiyse, bunun artıları veya eksileri konusunda da bir fikir yürütemedim.
[/QUOTE]
 
Bende anlayamadım.Kurulu bir düzende haftada %15 su değişimi yapılan bir sistemde amonyak yükselmesini uv 'ye bağladım.Herhangi bir katkıda kullanmadım.Belki tank sirkilasyonum fazla olduğundan dolayıda böyle bir olay yaşamış olabilirim.Sizce en uygun uv kullanımı nasıl olmalı.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

nbizimÇevrim Dışı

Kayıt: 15/04/2006
İl: Ankara
Mesaj: 151
nbizimÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 25 Temmuz 2008 08:42
Bildiğim kadarı ile; UV kullanımı yalnız balık akvaryumlarında kulllanılması tavsiye edilen bir şey.
Bir dönem ben de kullandım ama gözle görülebilir bir faydasını göremedim. Bu tür araştırmaların; hobici tarafından, evde sürekli değişen değerler altında olan akvaryumlarımızda olabileceğine ve 'ben çok faydasını gördüm' şeklinde çıkarımlara da inanamıyorum.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

onuruygunÇevrim Dışı

Kıdemli Akvarist
Kayıt: 30/07/2006
İl: Kocaeli
Mesaj: 7768
onuruygunÇevrim Dışı
Kıdemli Akvarist
Gönderim Zamanı: 25 Temmuz 2008 18:39
Aklıma takılan bir nokta daha var. Şimdi UV akvaryumdaki pek çok mikroskobik canlıyı öldürüyor ki kullanım amacı da zaten bu. Yalnız deniz akvaryumunda suyu süzüp içindeki mikroskobik canlılarla beslenen podlar bu durumdan olumsuz etkilenmez mi? Yani podların yeterli besini kalmaması sonucu nüfuslarında azalma olmaz mı? 

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

HOCAÇevrim Dışı

Kayıt: 29/10/2006
İl: Istanbul
Mesaj: 1271
HOCAÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 25 Temmuz 2008 23:13
 
[QUOTE=HOCA]UV kullanımı akvaryumda steril bir ortam yarattığı için balıkların dış etkilere karşı doğal bağışıklığını zayıflatır. Bunun dışında yararlı bakterileri de öldürmesi söz konusudur. UV bulunan bir akvaryumdan çıkan bir balığın başka bir akvaryumda sağlıklı kalma şansı çok düşmektedir. Bu nedenlerle, alg patlaması veya bir salgın hastalık durumu dışında kullanımını doğru bulmuyorum. Benim yaklaşık 9 sene önce aldığım UV şu anda 3 kere dışında kullanılmadı ve duruyor.[/QUOTE]
 
[QUOTE=onuruygun]Aklıma takılan bir nokta daha var. Şimdi UV akvaryumdaki pek çok mikroskobik canlıyı öldürüyor ki kullanım amacı da zaten bu. Yalnız deniz akvaryumunda suyu süzüp içindeki mikroskobik canlılarla beslenen podlar bu durumdan olumsuz etkilenmez mi? Yani podların yeterli besini kalmaması sonucu nüfuslarında azalma olmaz mı?  [/QUOTE]
 
Kesinlikle Onur. Önemli olan akvaryumda doğal döngüleri oluşturmak. Bu doğal döngüye UV gibi bir alet girdiğinde, insana kemoterapi uygulamak gibi oluyor. Kanserli hücreye müdahale ederken bünye büyük zarar görüyor. UV zararlı olanları öldürürken, yararlı ve istenenlere "Sen geç bizdensin" demiyorki. Onlar da gidiyor. UV kullandım yararını gördüm diyenler genelde suyun berraklığından ve balıkların hastalanmamasından yola çıkarak konuşuyor ancak senin sözünü ettiğin bölüm işin asıl önemli bölümü.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

GRAFTTÇevrim Dışı

Kayıt: 14/12/2006
İl: Istanbul
Mesaj: 4452
GRAFTTÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 25 Temmuz 2008 23:16
Linkteki makaledede bu konudaki soruların cevabı yer almaktadır, bilginize.

http://www.akvaryum.com/makale.asp?id=22&alt_kat=728

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

onuruygunÇevrim Dışı

Kıdemli Akvarist
Kayıt: 30/07/2006
İl: Kocaeli
Mesaj: 7768
onuruygunÇevrim Dışı
Kıdemli Akvarist
Gönderim Zamanı: 26 Temmuz 2008 00:31
[QUOTE=HOCA]
Kesinlikle Onur. Önemli olan akvaryumda doğal döngüleri oluşturmak. Bu doğal döngüye UV gibi bir alet girdiğinde, insana kemoterapi uygulamak gibi oluyor. Kanserli hücreye müdahale ederken bünye büyük zarar görüyor. UV zararlı olanları öldürürken, yararlı ve istenenlere "Sen geç bizdensin" demiyorki. Onlar da gidiyor. UV kullandım yararını gördüm diyenler genelde suyun berraklığından ve balıkların hastalanmamasından yola çıkarak konuşuyor ancak senin sözünü ettiğin bölüm işin asıl önemli bölümü.
[/QUOTE]

Hocam bu durumda benim teori sanırım geçerli sayılıyor. Ben bizim Uğur ile konuşayım UV'yi çıkartsın. Zaten 11 W'tan 1000 litre su geçiyor, o da parazitlere dokunmayıp sadece fitoplankton vb. canlılara zarar verir. Yararı yoktu, zararı olduğu sayende kesinleşti.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

HOCAÇevrim Dışı

Kayıt: 29/10/2006
İl: Istanbul
Mesaj: 1271
HOCAÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 26 Temmuz 2008 01:12
Birde ölen yararlı mikro organizmaların yararını yok etmenin yanında, onların ve diğer planktonların ölmesinin sisteme getireceği olumsuz yükü düşünürsen işin boyutları iyice değişiyor.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

onuruygunÇevrim Dışı

Kıdemli Akvarist
Kayıt: 30/07/2006
İl: Kocaeli
Mesaj: 7768
onuruygunÇevrim Dışı
Kıdemli Akvarist
Gönderim Zamanı: 26 Temmuz 2008 01:20
[QUOTE=HOCA]Birde ölen yararlı mikro organizmaların yararını yok etmenin yanında, onların ve diğer planktonların ölmesinin sisteme getireceği olumsuz yükü düşünürsen işin boyutları iyice değişiyor.[/QUOTE]
 
Benim şahsi fikrime göre UV ilk takıldığında ölüm olup amonyak artışı olacaktır. Yalnız belli bir zaman geçtikten sonra mikroorganizmaların çoğalma-ölüm oranları sabitlenecek ve sudan alınan besinler(azot vs.) denge oturunca ölüm sonucu oluşacak atıklara eşdeğer olacaktır. Yani UV ilk takıldığında sudan alınıp biyolojik kütleye katılan azot tek seferde suya bırakılacaktır. Fakat bir süre sonra denge oluştuğunda ek yük olmayacaktır.
 
Sadece sudaki amonyak ve fosfat gibi maddelerin artışında nüfusu artarak ortamdaki atıkları biyolojik kütleye dahil eden canlılar çoğalma fırsatı bulamayacağından bu atıklar canlılarca tamponlanamayacaktır. Tankta sistem daha da hassaslaşacak, planktonlar makro besinleri sübvanse edemeyeceğinden mesela daha düşük amonyak salınımı olduğunda daha büyük sorun çıkacaktır. Yani sistemin hassasiyeti artacak yalnız ek yük gelmeyecektir.
 
Ben bu sonuca ulaşıyorum hocam, bu konuda da mutâbık mıyız?
onuruygun2008-07-26 01:20:56

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

HOCAÇevrim Dışı

Kayıt: 29/10/2006
İl: Istanbul
Mesaj: 1271
HOCAÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 26 Temmuz 2008 01:30
Evet doğru ancak ölümlerin sürekli olmasını da düşündüğümüzde ve ölen canlıların suya bırakacağı enzimleri de düşünürsek, uzun vadede musluk suyu ile gelen silikatın birikmesi gibi bir birikim olacağını düşünüyorum. Bu birikim su değişimleri ile minimize edilebilir ancak ben kurduğum sistemlerde temel olarak iki şeye dikkat ederim.
 
1. Sistem biyolojik döngüsü ile kirliliği kendisi yok edecek.
 
2. Müdahale sıklığı minimum olacak.
 
Sürekli su değişimi yapmak benim fikrime ters çünkü her değişimde suyun biyolojik dengesine bir tokat atılıyor. Bu düşüncem belki çok eleştiri alacak ama taze sudan biz çok şey bekliyoruz. Yararının yanında getirdiği zararları göz ardı ediyoruz.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

onuruygunÇevrim Dışı

Kıdemli Akvarist
Kayıt: 30/07/2006
İl: Kocaeli
Mesaj: 7768
onuruygunÇevrim Dışı
Kıdemli Akvarist
Gönderim Zamanı: 26 Temmuz 2008 01:40
[QUOTE=HOCA]Evet doğru ancak ölümlerin sürekli olmasını da düşündüğümüzde ve ölen canlıların suya bırakacağı enzimleri de düşünürsek, uzun vadede musluk suyu ile gelen silikatın birikmesi gibi bir birikim olacağını düşünüyorum. Bu birikim su değişimleri ile minimize edilebilir ancak ben kurduğum sistemlerde temel olarak iki şeye dikkat ederim.
 
1. Sistem biyolojik döngüsü ile kirliliği kendisi yok edecek.
 
2. Müdahale sıklığı minimum olacak.
 
Sürekli su değişimi yapmak benim fikrime ters çünkü her değişimde suyun biyolojik dengesine bir tokat atılıyor. Bu düşüncem belki çok eleştiri alacak ama taze sudan biz çok şey bekliyoruz. Yararının yanında getirdiği zararları göz ardı ediyoruz.
[/QUOTE]
 
Hocam dediğiniz gibi ben de su değişimini pek sevmeyip sadece gerekli olduğunda yapanlardanım. (mesela bitkilide madde birikimi tuzluluğa sebep olduğundan çok önemli bir konu)
 
Su değişimlerinin deniz gibi hassas sistemlerde önemi daha da artacaktır. Bu durumda RO'nun önemi sanırım bir kez daha ortaya çıkıyor.
 
Su değişiminde suyu çekmek değil de eklemek tokat oluyor. Bu durumu da akvaryumdan veya varsa sumptan yukarıya konacak bir tankta akvaryuma göre hazırlanmış suyu hava hortumu ile 10-12 saatte eklemek sanırım tokadın etkisini ciddi şekilde azaltacaktır.
 
not: Hazırlanmış su dediğim RO kullanılan bitkilide saf suya mineral eklenmesi veya denizde saf suya tuz eklenmesi vb. işlemler. Bu uzun süreli su aktarımı sump olmayan akvaryumda zor olacaktır ama sump varsa kolay olacağını düşünüyorum.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

HOCAÇevrim Dışı

Kayıt: 29/10/2006
İl: Istanbul
Mesaj: 1271
HOCAÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 26 Temmuz 2008 01:47
Akvaryumun litresi ve beslenen türlerin hassasiyeti önemli. Akvaryum 200 litre ise, üstüne koyulan bir kovadan hava hortumu ile çekilen suyu tamamlamak yeterli olur tabii ama benim gibi gözü doymayanlardan olup1 tonluk deniz akvaryumu yapıyorsan bu durumda sump şart.Smile

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

bjkalleyÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 01/02/2003
İl: Yurtdisi
Mesaj: 9513
bjkalleyÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 26 Temmuz 2008 02:27
Ben de bu konuda düşüncelerimi belirtip bir toparlama yapayım.

Öncelikle iyi bakterilere dokunmayıp kötüleri yakan bir uv yok. Sonuçta uv ne zeka testi ne niyet testi yapıyor önünden geçene belili spekturumda yüksek enerjili dalgalar gönderiyor öldürüyor, dna sını bozuyor veya pek bir şey yapamıyor.

Bir şey yapabilmesi neye bağlı dersek, uv'yi yumruğa benzetmek gerekir. Watt arttıkça yumruk şiddeti artıyor; bir su taneciğinin uv cihazının içinde kaldığı; uv ye maruz kalma süresi de yumruk sayısına benzetilebilir. Düşük wattlı bir lambanın önüden su çok yavaş aksa da çok hücreli kompleks canlılara etki etmez, yani bir çocuk istediği kadar yumruk atsın yetişkin bir insanı öldüremez. Bu yüzden akvaryumun hacmine göre uv önermek bu noktada doğru değil. Ancak çok büyük tanklarda tanktaki su hacmi fazla olduğundan ve uvden çok su geçmesi gerektiğinden güçlü UV önerilebilir ama yine de bu 50 litre akvaryumda 36 wattlık bir uvnin 5 watt'dan farklı olmayacağı anlamına gelmez. fazla güç daha iyidir.

İyi kötü bakterileri yakma olayının temelinde de bu bakterilerin davranışı yatar. Nitrifikasyon bakterileri koloni bakterileridir bu yüzden substrat ve kumda kolonileşirler ve uvden geçmedikleri için zarar görmezler. İlk kurulumda klor giderici ve bakteri kültüründen önce 1-2 gün çalıştırılması. Ardından kapatılıp bakteri kültürü ve düzenleyicinin atılmasını takiben 7 gün sonra açılmalıdır. Böylece hem yeni sudaki ne olduğu belirsiz bakteriler ölür, hem de ardından 1 hafta süre ile kültürden gelen iyi bakterilere kolonileşme şansı verilir.

Kimi zararlı bakteri ve parazitler kum ve substratta kolonileşirken kimi de serbest yüzer veya erişkinleşip balığa yapışması gereken dönemde gezer hale geçer ve balığa yapışır. Bu durumda uv ye bir yardımcı diyebiliriz. Uv; nasıl yosun yiyen balıklar yosun sorunu için asıl çözüm değil sadece yardımcı ise benzer şekilde hastalıklara ve su berraklığına tam çözüm değil ancak yardımcıdır, fakat iyi yardımcıdır.

Uv ile bağışıklığın azalacağını düşünmüyorum. Akvaryum ortamında steril bir ortam yaratmak imkansız, uvden geçmeden en basitinden elinizle attığınız yem üzerinden bile su ve balıklar alacağı bağışıklığı alıyorlardır. Hatta uv sayesinde problem olacak pek çok mikrop zayıfladığı için aşı etkisi bile gösterir diye tahmin ediyorum ancak sadece tahmin...

UV sudaki canlıları yaktığından ölen canlıların parçalanması sonucu amonyak artışı olabilir ancak burada bir paradox var. Suda amonyağı arttıracak kadar yoğun canlı olsa balıklar oksijen açlığı çeker, sorun amonyak değil oksijen olur. Yani; suda amonyağa ölçülebilir derecede etki edecek miktarda mikro canlı varsa, zaten gurami gibi atmosferden oksijen alan balıklar harici balıklar yaşayamaz. Bu yüzden bu ihtimali göz ardı etmek gerekir.

UV'nin planktona zararı mutlaka vardır ancak planktonların akvaryumlarda ciddiye alınabilecek ölçüde yetişeceğini düşünmüyorum. Plankton ihtiyacı durumunda plankton reaktörü alınıyor, onun için de plankton kültürü bulmak çok zorken akvaryumda öyle işe yarayacak miktarda planktonun olacağını zaten düşünmüyorum. Podlar da tahminice yapılarından dolayı suda serbest yüzenden çok kayalara bütünleşik canlılardan faydalanıyorlardır.

Deniz akvaryumu için "bu şart" lafı hep tartışma yaratmıştır. Bu konuda iyi değilim ancak şunu rahatlıkla söyleyebilirim. Deniz akvaryumu için şart olan 3 şey var;
1-Akvaryum
2-Su
3-Tuz

Geri kalanların tamamı -olursa iyi olur- şeylerdir. Tabi bu olursa iyi olurların hiçbirinin olmaması iyi olmaz Olabildiğince sisteme uygun olan kaliteli ve işlevsel ürünlerden edinmek gereklidir.
Canlı kaya, ps, aragonit kum, metal halide, t5 flo, kalsiyum reaktörü, ph buffer, kh builder, mg, strontium, iyot, uv vb vb vb Çok fazla şey var (bu hobinin bu yüzden sonu yok.) Bunların önemliden önemsize listesini çıkarıp düşünülen sisteme gerekli olan en kalitelilerinden almak gerekir.

Saygılar,

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

dardoÇevrim Dışı

Kayıt: 29/03/2008
İl: Izmir
Mesaj: 11
dardoÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 26 Temmuz 2008 13:12

Sonuç olarak benim gördüğüm kadarıyla uv'nin tuzlu suda yarardan çok zararı var.Hem sizin yazdıklarınız hem benim az da olsa tecrubem bunu gösteriyor.Sistemden söküp attıktan sonra nitratımda 5 ppm yükseliş 3 gün sonrada düşüş gözlemledim.Birde gözlemlediğim diğer birşey Yosun artışı oldu.Onuda phosguard'la çözdüm.Smile

dardo2008-07-26 13:14:23

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir