Merhaba

Merhaba sn akvaryum sakinleri.
uzun zamandır siteyi takip ediyorum. kuranların, bilgi paylaşanların eline emeğine sağlık. kısa olarak bu hobiye nasıl başladığımı yazacağım.
evde güzel bir ses olsun diye bir petshopa gidip bülbül almaya karar verdim. internetteki bülbül sesleri ile petshoptakiler birbirinden çok farklı idi. papağan alayım dedim. pahalı geldi. amaç sadece güzel ses idi. o kadar para vermek anlamsızdı.
içeride gezerken beta balığı beni çok etkiledi. hemen almak istedim. tek olmasın diye yanına 2 tane japon verdiler. daha sonra 2 japon daha aldım. daha sonra 1 vatoz, olmazsa olmaz.... akvaryumda 30 x 20 x 25 falan... bir bitki köküde aldım.

sonra sıra ile ölmeye başladılar. tabi gördüğüm kadarı ile beta ortamı diğer balıklara dar ediyordu. kovalıyordu. bazen vuruyordu. ve onları gece öldürüyordu. belirli aralıklarla 4 balığımı 3 japon 1 vatoz beta balığı öldürmüştü.

yinede ona karşı sevgi besliyordum. 1 gün bacanaklarda yatılı kaldık. eve geldiğimize beta balığı sadece gövde olarak kalmış tüm tüyleri japon tarafından yenmiş öylede suyun içinde kala kalmıştı. çok oldum. bu olamazdı. neyse japona karşı bir nefretim oldu ama onu atamadım. en sevdiğim balığı yemişti oda. açlık bu kadar delirtebilirmiydi bir balığı 1 gecede. ve korkup kaçtığı balığı yemişti.

yeni balık almalıydım. netten balıklar baktıkça bunuda bunuda diye içimden sesler geliyordu. beni en çok discuslar etkiledi bu sefer...

çok araştırdım. türlü türlü tenkler desenler.. harika canlılar.

sonra bu forumu buldum. güzel bilgiler vardı. balıklar hakkındaki bilgileirn dışında beni etkileyen akvaryumun görünmeyen yüzü idi. en azından acemiler tarafından.... Nitrit!! nitrat!! zehir... balıklarımı öldüren şey bu olabilirmiydi.... ilk akvaryumumda filitre vardı ama yanmıştı. sonrada gerek olmadığını düşünmüştüm. nasılsa 1 gün dinlenmiş suyu değiştiriverirdim.

suyunda bizim hayatımızdaki temz hava kadar önemli olduğunu bu forumda anlamıştım. ilk önce balıkların yaşama ortamı hazırlanmalı idi. doğru filtreleme, sıcaklık, hacim, dekor, balıklar arası uyum, ışık, bakteri kültürü... belkide bilmeidğim bir sürü şey daha..

forumda discusları araştırırken astronot balığını tanıdım. sahibini tanıyan ve elinden yem yiyen bir balık. köpekleri çok severim ama binamız apartman olduğu için bu imkansız. bu balık tamda benim aradığım şey imiş. bir sürü makale okudum. yerimde duramadım. haftalarca petshoplarda astronot aradım. ve en sonunda buldum. şu anda 50 litrelik ince uzun bir akvaryumda 7 cm tek tiger astronotum var. 1 ay içerisinde uygun akvaryumumu yapıp içerisine aktaracağım. şimdi içinizden "e madem balığıda sonra alsaydın" diyorsanız. bu balığı bulmak çok zor oldu. o yüzden 1 süre bu akvaryumda idare edebileceğine kanaat getirdim. desenleri çok beligin siyah ve turunculardan oluşuyor. çok güzel umarım bir aksilik olmaz ve bu yavruyu yıllarca beslerim. balık sitresi diye bir şey var ama şu and aben dha çok sitresliyim. yem yemiyor şu anda 2 gün oldu geleli. bakalım yarın yiyecekmi. ama ortalıkla gezinmesi (ışık çok az iken görülebiliyor , odanın ışığını açınca dibe yapışıyor) sağlıklı olduğunu düşündürüyor.
umarım yanılmıyorumur.
iyi forumlar.[:iyi:]

Aramıza hoş geldiniz. Bu forum bizim gibi yeni başlayanlar ve canlılara saygı duyanlar için başucu sözlüğümüz bir nevi. Deneyimli, yardımsever ve bilinçli insanların bir arada güzel paylaşımlarda bulunduğu büyükçe bir masa, samimi ve saygılı..

Bu bilinçle ve sahip olduğunuz özveriyle balığınızın uzun yıllar size yol arkadaşlığı yapacağından şüphem yok. Yeni ortamına alışma evresini kısaltmak adına onu biraz kendi haline bırakmanızı ve ilk zamanlarda ışık açmamanızı tavsiye edebilirim. Verdiğiniz ve yenmeyen yemlerin suda kalmamasına da özen göstermelisiniz suyu bozmaması adına.
Keyifli hobiler diliyorum..

Teşekkür ediyorum. balığım biraz daha canlı bugün ama henüz yem yedimi bilemiyorum. filtre tarafında yem kırıntıları var. yed ise bile çok az