bricardi
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Neolamprologus Brichardi
Tangayika gölünün ay kuyruklu prensesleri olan Brichardiler bu türün akvaryumlarımıza ilk giren üyelerindendir.Daha sonradan Albino Brichardiler ve Daffodiller de akvaryumlarda hızla yayıldılar.
Bu tür Tangayika Gölü'nün kayalık kıyı şeridinde, 5-10 m arası derinliklerde yaşamını sürdürür.Tangayika Gölü'nün cichlidlerinin keşfini yapan ve aynı zamanda Brichardilerin de keşfini yapan Pierre Brichard'ın anısına, tür bu ismi almıştır.
Tangayika Cichlidlerini beslemek isteyenler için başlangıç olabilecek en güzel türdür.Bakımı ve beslenmesi zor olmadığı kadar, diğer Tangayika türlerine göre de daha küçük hacimli akvaryumlarda da beslenebilir.Hastalıklara karşıda oldukça dirençli balıklardır.
Bu balıklar renklerinden çok,kuyruk biçimi ve özelliklede kurdukları sosyal yapının getirdiği davranış şekilleri nedeniyle beğeniyle beslenmektedirler.Ayrıca Albino Brichardi beyaz rengiyle, Daffodil de turuncu rengiyle, renk seçimi yapmanıza da imkan verirler.
Tür hakkındaki bu genel bilgiden sonra, tecrübelerim doğrultusunda besleme ve üretiminden bahsetmek istiyorum.Aslında barışçıl olarak diğer uyumlu cichlid türleriyle yaşayan Brichardiler, üreme zamanında boylarına hiç bakmadan kendinden çok daha büyük balıkları öldürecek kadar sertleşirler.Bu saldırganlık koloni içine alınmamış kendi türleri içinde geçerlidir.Kavgalardaki başarısını sahip olduğu ''konin'' dişlere borçludur.
En büyük özellikleri kurdukları kolonideki sosyal yapıları ve ebebeynlerin yavrularına olan düşkünlükleridir. Yavruların bakımı ebebeynler dışında koloni içindeki diğer balıklar tarafından da seve seve üstlenilir.
Benim tavsiyem bu türü yavrudan alıp beraber büyütmektir. Çünkü ben farklı boylarda beş tane Albino Brichardi'yi aynı akvaryumda besledim.İki tane dört cm boyundaki bir dişi ve bir erkek ve üç cm boyundaki bir dişi koloni kurdukları için daha küçük kalan iki tanesini
hiç acımadan öldürdüler. Daha sonra dört cm'lik çiftim ilk yavrularını verdiler.Çok ilginçtir bu yavruların bakımına bu çift karışmadı ve hiç çekinmeden küçük dişiye emanet ettiler.Kendileri vakit kaybetmeden tekrar yumurtladılar.Küçük dişi de yavruları büyük bir özenle büyüttü.Zamanla kendi de yumurtlayacak boya geldi ve yavrularına da kavuştu.Bir erkek ve iki dişilik bu kolonide, iki dişiden de ayrı ayrı yavru alıyordum ama bu uzun sürmedi.Akvaryumun hacmi küçük gelmeye başlayınca büyük dişi önce küçük dişinin yavrularını, daha sonra da kendisini öldürmekten çekinmedi.Her ne kadar diğer Tangayika türlerine göre daha küçük hacimli akvaryumlarda beslenebilselerde, üreme zamanlarında bence en az 100 litre akvaryumlarda bakılmalı. Artık kolonimde bir dişi ve bir erkek kalmıştı fakat onbeş günde bir yavruluyorlar ve çıkan yavruların bakımına, kendilerinden önce doğan yavrularda yardım ediyordu.Bu balıklarda en çok sevdiğim yönü işte bu aile bağları. Tabi bu hızla çoğalım akvaryum hacminin yetersiz kalmasına neden oldu.Bu yer sorunundan dolayı dişinin yumurtlamaya yanaşmaması, bu seferde erkeği kızdırmıştı.Erkeğin dişiyi öldüresiye dövmesinden sonra, bu çifti ve yavruları ayırmak zorunda kaldım.Neyse ki bu sefer dişiyi kurtarmıştım.Balıklar hatalıklara karşı çok dayanıklı olsalarda, su değişimlerine karşı hassaslar.Biraz daha küçük olan yavrular bu su değişimine dayanamayıp öldüler.
Brichardi akvaryumunda kayaları bolca bulundurmak ve bunları yuva yapabilecekleri mağaralar oluşturacak şekilde yerleştirmek gerekir.Eğer şansınız varsa ebebeynler yumurtaları görünür yere bırakır.Genelde balıklarınızın eş tutup yavruladıklarını, yavrular akvaryumda gezmeye başladığında anlarsanız.Çünkü yumurtaları sizin göremiyeceğiniz kaya diplerine bırakırlar.Benin akvaryumumda yavrular hiç bir zaman yumurtalardan çıktıkları yerde büyütülmedi.Anne ve baba yumurtadan çıkan yavruları hemem başka bir yere taşırlar ve orada büyütürlerdi.Yavruları daima bir arada tutar, kesinlikle dağılmalarına izin vermezlerdi.Yavrular yavaş yavaş büyümeye başladıklarında akvaryumu keşfe, anne ve babadan kaçamak çıkarlardı.Yakalananlar sert bir tepkiyle karşılarşır, gruba dönmek zorunda kalırlardı.Kayalar üremek için şarttır, fakat bu balıkların kayaya olan düşkünlüklerinden dolayı akvaryum boşmuş hissine kapılabilirsiniz.Olumsuz bir durum gibi gözüksede, yavru ve kendi korumaları için gereklidir.
Akvaryuma adapte olduktan sonra kolay kolay hasta olmazlar.Çok dirençli balıklardır.Fakat su değişimlerine karşı biraz hassastırlar.Özellikle yavrularda ani su değişikliği ölümle sonuçlanabilir.
Beslenmelerinde kullanılacak yemler doğal ortamda yediklerine bakılarak seçilmelidir. Küçük kabuklular ve sinek lavraları gibi proteince zengin besinler tükettiklerine göre, akvaryumlarda da proteince zengin yemler seçilmelidir.Granürlü yemler kesinlikle kullanılmalı.Yavruların gelişiminde de artemia kullanılmalıdır.
Cinsiyet ayrımı, dört cm boyundaki yeni üreme çağına girmiş balıkta yüzgeç uzunluğu ve şekliyle yapmak çok zordur.Ancak erkeklerin kafasındaki küçük şişkinlik ve üst dudak ile alın kısmı arasındaki bölgenindüz olması ayırt edici özellik olabilir.Bu ayrım için de biraz tecrübe gerekir.Erişkin boya ulaşan balıklarda yüzgeç uzunluğu ve şekli artık ayırt edici olabilir.
Yavrular üç gün sonra yumurtadan çıkar.Çıktıklarında yüzemiyecek kadar küçüktürler.Bulundukları kayanın üzerinde veya kovuğun içinde sanki yapışmış gibi dururlar.Bir hafta içinde yavaş yavaş yüzmeye başlarlar, yinede aileleri tarafından oldukları yerden uzaklaşmalarına hala izin verilmez.Yavrular çok yavaş büyürler.Bu nedenle yavruları akvaryumda ancak on, onbeş gün sonra yüzerken görmek mümkündür.
Eğer birgün bu balığı besler ve yavru alırsanız, Yavrularına olan düşkünlüklerine inanamıyacaksınız.Bence hiç bir balıkta olmayan bir sosyal yapıya sahipler.
Eray BAŞARAN
12/11/2005
Eskişehir
Bu yazının her türlü hakkı Akvarist Online® ve yazara aittir.
Daha önce brichardiler hakkında yayınlanmış yazım.Umarım yardımcı olur...
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir