Astronot, Demasoni Ve Albino

Arkadaşlar sizlere bazı sorularim olacak; bilenlerden yardım rica.
1-demasoni dayanıklılığı nasıldır? Küçük litreler vs. anlamında.
2-astronot 25 ile 45 cm arasında boyutları değişen bir canlı olması nedendir?
3- albino balıkların normal balıklardan farkı nedir? Her balık olabilir ama sanırım biraz hassas oluyorlar.

[QUOTE=mucevhersever]Arkadaşlar sizlere bazı sorularim olacak; bilenlerden yardım rica.
1-demasoni dayanıklılığı nasıldır? Küçük litreler vs. anlamında.
2-astronot 25 ile 45 cm arasında boyutları değişen bir canlı olması nedendir?
3- albino balıkların normal balıklardan farkı nedir? Her balık olabilir ama sanırım biraz hassas oluyorlar.[/QUOTE]
1-Dayanıklı derken bir zebra değildir tabii min. 150 litrede 1e3 d bakılmalı
2-Allah celle celalühü öyle yaratmış
3- Albino hastalığı, renklenmeyi sağlayan melanin pigmentinin azlığı veya hiç olmaması sebebiyle kaynaklanır.

1-demasoni güzel ve dayanıklı bir balıktır.pek nazlı bir tür olduğu söylenemez.
2-Evrimin bir gereği olarak bazı canlılar devasa bazıları mikrobik boyutta olabilir.Mesela Argentinosaurus yaklaşık 100 ton ağırlığında idi ve bir ara form olarak kanatlı canlılara evrildi.
3-albinoluk bir pigment sorunu olup insanlarda dahi görülür.[EDIT]abbondanzieri,2016-09-13 00:07:10[/EDIT]

Merhabalar ;
1- Demasoni dayanıklı ufak boyutlu bir malawi türü başlarda yavruyken küçük hacimli tanklarda bakılabilsede büyüdükçe erkek agresyonu fazlalaşacaktır, bu yüzden tank hacminizi artırmanız gerekecektir. Diyetine dikkat ettiğiniz sürece dayanıklı balıklardır.
2-[:)] Diğer yorumlara katılıyorum
3-Normal balıklardan hiçbir farkı yok.Hassaslık türde varsa albino varyeteyede geçen bir özellik oluyor.

[QUOTE=abbondanzieri]
2-Evrimin bir gereği olarak bazı canlılar devasa bazıları mikrobik boyutta olabilir.Mesela Argentinosaurus yaklaşık 100 ton ağırlığında idi ve bir ve bir ara form olarak kanatlı canlılara evrildi.[/QUOTE]

Oscar'ın durumu için ister evrim diyelim, ister adaptasyon, ister yaradılış. Konu dışı olsa da evrim teorisi, biyoloji "ara form" diye bir türü kabul etmez. Her durumda canlıyı kendine özgü tür olarak değerlendirir. Örnek vermek gerekirse bu gün Oscar bir tür değil mi? Fakat 50 milyon yıl sonra bu balığın ne olacağını öngöremiyoruz. Belki timsah gibi dişleri çıkar, belki pacu gibi meyve yemeye başlar.[:)] Bir türün gelişimini tam olarak tamamladığı kanısına varamadığımız için ara form diyemiyoruz. Bu teoriye göre geleceğin canlılar üzerindeki etkisi belirsizdir.

[QUOTE=Tunc Berk]

Oscar'ın durumu için ister evrim diyelim, ister adaptasyon, ister yaradılış. Konu dışı olsa da evrim teorisi, biyoloji "ara form" diye bir türü kabul etmez. Her durumda canlıyı kendine özgü tür olarak değerlendirir. Örnek vermek gerekirse bu gün Oscar bir tür değil mi? Fakat 50 milyon yıl sonra bu balığın ne olacağını öngöremiyoruz. Belki timsah gibi dişleri çıkar, belki pacu gibi meyve yemeye başlar.[:)] Bir türün gelişimini tam olarak tamamladığı kanısına varamadığımız için ara form diyemiyoruz. Bu teoriye göre geleceğin canlılar üzerindeki etkisi belirsizdir. [/QUOTE]
Aksini idaa etmedim ki zaten.Araform olarak bir örnek verdim.Genel kanı evrimin kör olduğu yönündedir ki bu evrimin nereye yöneleceğinin kestirilemez olduğunu anlatır.

[QUOTE=abbondanzieri]
Aksini idaa etmedim ki zaten.[K]Araform olarak bir örnek verdim[/K].Genel kanı evrimin kör olduğu yönündedir ki bu evrimin nereye yöneleceğinin kestirilemez olduğunu anlatır.[/QUOTE]

Demek istediğim "ara form" yoktur.

Araform yok demek evrimi reddetmektir.
Ki bu konunun burada tartışılmasına yönetim yüksek ihtimal izin vermez.
Araform olmadığını kanıtlarsanız nobel alabilirsiniz bu arada.

Yorumlari yeni okuyabildim. Evrim teorisinin yeter derece değer gorup görmediğinden ziyade, esasında ilginç olan bu balığın büyüme aralığının biraz fazla olmasıydı sanırım. Etle ve kuru yemle de beslenmesi belki bu farklılığı bir nebze açıklayabilir. Zaten bana kalırsa bu levrekgiller kalibinin balığı olmayacak kadar yurekliler. Bunlarda ki yürek ve delicilik köpek baliginda olsa sanırım insanın işi daha zor olurdu. Ha bazı sadist tipler bunları boyut veya adet farkına bakmadan çeşitli vahsi balıkların arasina atiyor. Biraz adil olun dediğimizde ise neden adil olalım diyorlar. Mevzu degisse de buna dikkat etmemiz gerekiyor.

Hobi alanında ki aynı tür balıklarım gelişim farklılıkları diyet, su değişimi vb. gibi durumlara bağlı olmakla birlikte genetik en temel etkendir. Döllenmiş yumurta iken balığın ne olacağını kodlanmıştır çoktan. Fakat bizler her yavruyu yaşattığımız yada yaşatmaya çalıştığımız için ne kadar da iyi beslerseniz besleyin istediğiniz formda balık elde edemeyebilirsiniz. Doğal ortamında 500 oscar yumurtasından erkeli dişili hayatta kalıp kalıtımı bir sonraki nesile aktaracak balık sayısı bir elin parmak sayısını geçmez. En güçlü, en sağlam, en uyanıkları genleri aktarırlar. Sizin 25 cm oscarınız var ve büyümüyor diyelim, muhtemelen bu balık doğal hayatında bu duruma gelemeyecekti bile diyebiliriz. Rakibi diğer kardeşi olan videolarda gördüğünüz 35-40 cm lik oscar nesli devam ettirecektir.

[QUOTE=Tunc Berk]Hobi alanında ki aynı tür balıklarım gelişim farklılıkları diyet, su değişimi vb. gibi durumlara bağlı olmakla birlikte genetik en temel etkendir. Döllenmiş yumurta iken balığın ne olacağını kodlanmıştır çoktan. Fakat bizler her yavruyu yaşattığımız yada yaşatmaya çalıştığımız için ne kadar da iyi beslerseniz besleyin istediğiniz formda balık elde edemeyebilirsiniz. Doğal ortamında 500 oscar yumurtasından erkeli dişili hayatta kalıp kalıtımı bir sonraki nesile aktaracak balık sayısı bir elin parmak sayısını geçmez. En güçlü, en sağlam, en uyanıkları genleri aktarırlar. Sizin 25 cm oscarınız var ve büyümüyor diyelim, muhtemelen bu balık doğal hayatında bu duruma gelemeyecekti bile diyebiliriz. Rakibi diğer kardeşi olan videolarda gördüğünüz 35-40 cm lik oscar nesli devam ettirecektir.
[/QUOTE]

Doğal Seleksiyon'u çok güzel ve anlaşılır bir şekilde açıklamışsınız. Akvaryum canlıları üretiminde de insan eliyle buna benzer bir ayrıştırma yapılır. Buna da yapay seleksiyon veya seçiçi üretim diyebiliriz.

Her iki durumda da bazı canlılar seçilir. Seçilen canlılar hayatta kalır, diğerleri ölür. Ancak, seçim yapılırken insanın kriterleri ve amaçları doğanınkilerden çok farklıdır.

Burada boş boş tartışmak yerine öğretici olacak 4 parça belgesel linki vereyim.

Bu belgesel carl sagan'ın Cosmos belgesel serisinin onun doktora öğrencisi tarafından tekrar düzenlenip çağın yenilikleriyle daha görsel yapışmış hali. Haluk Bilginer'in seslendirmesi ile Türkçe dublajlı, evrim bölümü. Diğer bölümleri de izlemenizi tavsiye ederim.
[URL]http://www.dailymotion.com/video/x2ion2b_cosmos-bir-uzay-seruveni-2-bolum-yasam-nehirleri_tv[/URL]

Bu ise sudan karaya geçiş formu olan Tiktaalik'i bulan Neil Shubin'in üç bölümlük belgeseli, adı "içimizdeki balı"k :) Türkçe altyazılı. Canlıların ortak atalarının benzerliklerindeki detaylı görsel açıklamaları muhteşem.
[URL]http://www.dailymotion.com/video/x2c88z1_icimizdeki-balik-1-bolum_tech[/URL]
[URL]http://www.dailymotion.com/video/x2f2wgf_icimizdeki-balik-2-bolum-icimizdeki-surungen-your-inner-reptile_school[/URL]
[URL]http://www.dailymotion.com/video/x2hinwr_icimizdeki-balik-3-bolum-icimizdeki-maymun_school[/URL][EDIT]bjkalley,2016-09-15 01:09:08[/EDIT]

Bilimi ilgilendiren her konu elbetteki biz akvaristleri de ilgilendirir. Akvaryum hobisi ile ilgili her türlü bilimsel konunun bu forumda tartışılması muhakkak gereklidir. Evrim de bu konulardan birisidir. Ancak konu bilim ve din çatışmasına dönüşmeye başladığında artık bu konunun forumumuzda yeri yoktur. Zaten bu konuda yapılan tartışmalar daha doğumundan itibaren kısırdır. Lütfen konuyu açan arkadaşımıza haksızlık etmemek adına konu başlığından uzaklaşmayalım ve din, bilim çatışmasına girmeyelim. İlgili mesajlar temizlenmiştir. Anlayışınız için teşekkür ederim.