Amazon Yerlisi (apistogramma)

.[EDIT]AmazonDream,2018-05-06 00:29:50[/EDIT]

Korkmaya gerek Yok kesinlikle yazılanlar yapıldığı taktirde çok keyifli bir tür. [IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/187079/290320180205391.jpg[/IMG][:nazar:][:3][EDIT]EmreSuslu,2018-03-29 02:07:28[/EDIT]

Ellerine sağlık Ahmet kardeşim, çok güzel bir yazı olmuş...

Bilgi ve birikimini bu platforma taşıdığın için ayrıca teşekkürler. Ders niteliğinde bir yazı emeğine sağlık.

Emeğinize sağlık çok güzel ve faydalı bir yazı olmuş
Keyifli hobiler

Çabanız için teşekkürler, güzel ve yeni başlayanların yanlışlarını düzeltebilecek bilgiler var. Ancak üreme, nitrat/su değişimi hassaslığı ve cinsiyet ayrımı gibi konularda yanlış anlaşılmalara rahatça yol açabilecek genellemeler ve hatta yanlış bilgiler mevcut. (yavru çalmanın zararı, haftalık mecburi su değişimi, cinsiyet ayrımının kolay olması ve dişi renklerinde genellemeler vs.) Henüz bütün yazıyı okumadım, okuduktan sonra bildiğim ve araştırabildiğim konularda düzeltme tavsiyeleri verebilirim.

[QUOTE=Iskarmoz]Çabanız için teşekkürler, güzel ve yeni başlayanların yanlışlarını düzeltebilecek bilgiler var. Ancak üreme, nitrat/su değişimi hassaslığı ve cinsiyet ayrımı gibi konularda yanlış anlaşılmalara rahatça yol açabilecek genellemeler ve hatta yanlış bilgiler mevcut. (yavru çalmanın zararı, haftalık mecburi su değişimi, cinsiyet ayrımının kolay olması ve dişi renklerinde genellemeler vs.) Henüz bütün yazıyı okumadım, okuduktan sonra bildiğim ve araştırabildiğim konularda düzeltme tavsiyeleri verebilirim.[/QUOTE]

Vallahi lepisteslerden daha kolay bu türlerin cinsiyet ayrımı nesi yanlış bende bunu anlayamadım [:?] , nitrat konusuda doğru
Yavru çalmayı bilemiyorum çünkü daha yavrumuz olmadı , olur inşallah.

[QUOTE=sinanb85]

Vallahi lepisteslerden daha kolay bu türlerin cinsiyet ayrımı nesi yanlış bende bunu anlayamadım [:?] , nitrat konusuda doğru
Yavru çalmayı bilemiyorum çünkü daha yavrumuz olmadı , olur inşallah.[/QUOTE]

Erkekler büyüyüp yüzgeçlerde gelişim olana dek cinsiyet belirlemek zor olabiliyor borelli, trifasciata, bitaeniata, iniridae vs. gibi birçok türde. Dişiler sadece yumurta ve yavru sahibiyken sarı-siyah renklere büründüklerinden ve normalde kahverengi-gri tonlarında olduklarından pasif erkeklerden ayırmak neredeyse imkansız olabiliyor. Lepisteslerle alakası yok yüzgeç ve renk gelişim şartlarının ve sürecinin. Pasif erkeklerin hayatta kalmalarının nedeni dişilere benzeyerek baskın erkekten saklanıyor olmaları zaten. Yeni ithal edilen genç balıklarda çift diye alınıp 2 erkek çıkması nadir bir durum değil.
Nitrat hassasiyetleri de aşırı değil. Tabi "aşırı hassas" göreceli bir deyiş ancak suda değişime kadar 25-50 mg/L nitrat birikse görünür bir sağlık sorunu olacağını sanmam. 5-6 yıl önce yılda birkaç defa su değişimi yaptığım bir akvaryumda bile varolan apistolarda ölüm olmuyordu, nitrat bir kere ölçtüğümde 250 mg/L'ye yaklaşmıştı. (kimseye önermiyorum tabi, balıklar için sağlıksız bir akvaryumdu bu, nitrat ne kadar az olursa o kadar iyi) Son 1-2 yıldır yavru yoksa 2-3 haftada bir su değişimi yapıyorum ve nedeni sadece ppm'i düşük tutmak, nitrat 0-5 mg/L civarlarında kalıyor 2-3 haftada bile.
Tabi nitrat seviyesi tamamen yemlemeye, balık yoğunluğuna, bitkilerinize ve biyolojik filtrelemenize bağlı olduğundan genel bir su değişimi sıklığı önerilemez ancak gönül rahatlığı ile söyleyebilirim ki apistogramma türlerinin çoğu (beki hepsi) nitrata orta derecede dayanıklıdır. Su değişimlerini aksatmada ölümü geçtim hastalık bile olduğunu duymadım (aşırı nitrat artışına sebep olacak şartlar mevcut değilse).[EDIT]Iskarmoz,2018-03-29 17:44:26[/EDIT]

[QUOTE=Iskarmoz]

Erkekler büyüyüp yüzgeçlerde gelişim olana dek cinsiyet belirlemek zor olabiliyor borelli, trifasciata, bitaeniata, iniridae vs. gibi birçok türde. Dişiler sadece yumurta ve yavru sahibiyken sarı-siyah renklere büründüklerinden ve normalde kahverengi-gri tonlarında olduklarından pasif erkeklerden ayırmak neredeyse imkansız olabiliyor. Lepisteslerle alakası yok yüzgeç ve renk gelişim şartlarının ve sürecinin. Pasif erkeklerin hayatta kalmalarının nedeni dişilere benzeyerek baskın erkekten saklanıyor olmaları zaten. Yeni ithal edilen genç balıklarda çift diye alınıp 2 erkek çıkması nadir bir durum değil.
Nitrat hassasiyetleri de aşırı değil. Tabi "aşırı hassas" göreceli bir deyiş ancak suda değişime kadar 25-50 mg/L nitrat birikse görünür bir sağlık sorunu olacağını sanmam. 5-6 yıl önce yılda birkaç defa su değişimi yaptığım bir akvaryumda bile varolan apistolarda ölüm olmuyordu, nitrat bir kere ölçtüğümde 250 mg/L'ye yaklaşmıştı. (kimseye önermiyorum tabi, balıklar için sağlıksız bir akvaryumdu bu, nitrat ne kadar az olursa o kadar iyi) Son 1-2 yıldır yavru yoksa 2-3 haftada bir su değişimi yapıyorum ve nedeni sadece ppm'i düşük tutmak, nitrat 0-5 mg/L civarlarında kalıyor 2-3 haftada bile.
Tabi nitrat seviyesi tamamen yemlemeye, balık yoğunluğuna, bitkilerinize ve biyolojik filtrelemenize bağlı olduğundan genel bir su değişimi sıklığı önerilemez ancak gönül rahatlığı ile söyleyebilirim ki apistogramma türlerinin çoğu (beki hepsi) nitrata orta derecede dayanıklıdır. Su değişimlerini aksatmada ölümü geçtim hastalık bile olduğunu duymadım (aşırı nitrat artışına sebep olacak şartlar mevcut değilse).[/QUOTE]

Buğra bey söylediğiniz şeylere çoğunlukla katılmıyorum. Bu makalenin amacı öncelikle bu türlere teşvik ve bugüne kadar detaylı bir makale olmayışıdır. Aslında eklenmesi gereken çok detay var bunun farkındayım ancak makalenin okuyuci tarafından benimsenmesi ve okuyucuyu sıkmaması adına söylediğiniz kısımları kasten genelleme yaparak bıraktım.

Bana bir tür söyleyin ki erişkin boyutuna yaklaşmadan (damızlık altı boy öncesi) cinsiyet ayrımının kolayca yapılabildiği ben yazılanları düzelteyim. Böyle bir tür ne yazık ki yok. Detaya girmememin bir diğer sebebide örneğini verdiğiniz balıklar gibi istisnai türlerden kaynaklıdır. Hepsini tek tek açıklamaya kalksak 1 sayfa dolusu türlerin cinsiyetlerini anlatmış olurduk.

Nitrat konusuna gelince. Hassaslar tüm canlılar gibi. Yine bu canlıları teşvik konusuna dönmüş oluyoruz. Siz balığın hal ve hareketlerinden, renk değişimlerinden suyun değerlerini tahmin ediyor bile olabilirsiniz ancak yeni başlayacak kişiler için yazdığım kesinlikle ibarelerinin sebebi bundan kaynaklıdır.

Varsayımsal konuşmak gerekirse örneğin bitki olmayan bir tankta nitrat kontrolünü nasıl stabil tutmayı düşünürsünüz. Takdir edersiniz ki bu mümkün değil. Zaten soru cevap bölümünde bu tarz bir yaklaşımla konuya değinerek değerlerin stabil tutulabilmesi açısından güzel bir örnekte vermiştim.

İletkenligi düşük tutabilmek için sık su değişimlerinden kaçınma yöntemi kabul edilebilir ancak söylediğiniz şeyler sizinde belirttiğiniz gibi balıkların sağlığı ve hobicinin ruh sağlığı açısından kabul edilebilir şeyler değil.[:)]

Bazı şeyler deneyseldir bu hobide ancak genel geçer bilgileri kenara bırakıp bunların üzerine yürümek yeni başlayacak kişiler için faciaya neden olur.

Amacımız burada yine söyleyeyim teşvik olduğu için bu türlerle yeni tanışacak kişilerce yaşanacak olumsuzlukların önüne geçmek adına kesinlik ifadeleri kullanılmıştır.

[QUOTE=Iskarmoz]

Erkekler büyüyüp yüzgeçlerde gelişim olana dek cinsiyet belirlemek zor olabiliyor borelli, trifasciata, bitaeniata, iniridae vs. gibi birçok türde. Dişiler sadece yumurta ve yavru sahibiyken sarı-siyah renklere büründüklerinden ve normalde kahverengi-gri tonlarında olduklarından pasif erkeklerden ayırmak neredeyse imkansız olabiliyor. Lepisteslerle alakası yok yüzgeç ve renk gelişim şartlarının ve sürecinin. Pasif erkeklerin hayatta kalmalarının nedeni dişilere benzeyerek baskın erkekten saklanıyor olmaları zaten. Yeni ithal edilen genç balıklarda çift diye alınıp 2 erkek çıkması nadir bir durum değil.
Nitrat hassasiyetleri de aşırı değil. Tabi "aşırı hassas" göreceli bir deyiş ancak suda değişime kadar 25-50 mg/L nitrat birikse görünür bir sağlık sorunu olacağını sanmam. 5-6 yıl önce yılda birkaç defa su değişimi yaptığım bir akvaryumda bile varolan apistolarda ölüm olmuyordu, nitrat bir kere ölçtüğümde 250 mg/L'ye yaklaşmıştı. (kimseye önermiyorum tabi, balıklar için sağlıksız bir akvaryumdu bu, nitrat ne kadar az olursa o kadar iyi) Son 1-2 yıldır yavru yoksa 2-3 haftada bir su değişimi yapıyorum ve nedeni sadece ppm'i düşük tutmak, nitrat 0-5 mg/L civarlarında kalıyor 2-3 haftada bile.
Tabi nitrat seviyesi tamamen yemlemeye, balık yoğunluğuna, bitkilerinize ve biyolojik filtrelemenize bağlı olduğundan genel bir su değişimi sıklığı önerilemez ancak gönül rahatlığı ile söyleyebilirim ki apistogramma türlerinin çoğu (beki hepsi) nitrata orta derecede dayanıklıdır. Su değişimlerini aksatmada ölümü geçtim hastalık bile olduğunu duymadım (aşırı nitrat artışına sebep olacak şartlar mevcut değilse).[/QUOTE]

Bende dahil yeni başlayanların çoğu balık ölümlerini nitrat yüzünden yaşıyor ama şimdiye kadar hiç bir yerde apisto türlerinin nitrata orta derece dayanıklı olduğunu duymadım. Tam tersi nitrata çok hassas oldukları anlatılıyor.
pangio kulhi (adını doğru yazdım mı bilmiyorum ) pigme çöpçü , Otocinclus affinis ve L 144 tül yavrular 1 aylık en fazla aklıma gelen bunlar apisto türleri bu canlılardan dahamı dayanıklı sizce , çünkü aralarında sadece kaybettiğim balıklar apisto ve ramirezi türleriydi
yada başka bir sebepten kaybettim bilemiyorum

Nitrat kolay kolay balık öldürmez, ani ve hızlı bir şekilde hiç öldürmez. Nitrat fazla olursa suya kompresör ile hava verseniz balık sudaki o2’yi yeterli kadar çözemez tabiri caizse nefes darlığı çeker. Tıpkı suya fazla co2 verdiğinizde balık kanındaki co2 ‘yi atamayıp yeterli o2 alamaması gibi, her ikiside balığın zamanla yavaş yavaş ölmesinin yolunu açar. Fakat bu oranlar nedir? Nitrat hassaslığı göreceli bir kavram. Şahsen 50 mg/L gibi oranlarda kısa ve orta vadede zararlı olacağını düşünmüyorum. Henüz balıklara saygı göstermeyi öğrenemediğimiz için çoğu tankta 20-30 mg/L’den aşağı düşeceğinide sanmıyorum.

Hassaslık konusunu daha reel değerlerle açıklamak lazım.
Balığın soluk alması karakterine göre normal ise yukarı çıkıp hava almaya çalışmıyorlar ise nitrat açısından rahatız diyebiliriz.[EDIT]Tunc Berk,2018-03-29 19:24:56[/EDIT]

Öncelikle bu güzel canlılar adına yazılmış makale adına Ahmet kardrşime teşekkür ederim.
Bir de bunların doğru ve yanlış tarafları var. İşte burda devreye biz hobicilerin eleştirileri girer. Lakin bir cümlenin doğruluğunu ya da yanlış olduğunu daha güzel bir cümle ile eleştirirsek hem birbirimizden daha iyi faydalanırız hem de konudan dağılmayız. Gelelim gözlem kısmına Ahmet kardeşim kendi beslediği tür hakkında ve araştırmalar neticesinde elde etmiş olduğu bilgileri bizlere aktarmıştır. Lakin apistogrammalar türün farklı balıklarında bile farklı davranış biçimleri sergileyebiliyor. Okuduğum onca makale bana bu yorumu yaptırdı. Yabi Ahmet kardeşimin gözlem ve araştırmaları kendince doğrudur. Onun yazmış olduğu deneyim ve araştırmalarına yanlış demek yerine benim gözlemlerim bu yönde gibi cümleler kullanmak bizlere düşer diye düşünüyorum. Sonuçta canlı besliyoruz. Kendimizden pay biçip yola çıkmakta fayda var. Sonuçta bu canlılarında kendilerine has davranışları vardır. Ancak bu bahsettiğimiz türlerin ortak noktaları olabilir. Sonuçta üzerine konuştuğumuz tür hala üzerinde araştırmalaramızın tamamlandığı davranışlarının tam anlamıyla anlaşılamadığı bir türdür. Yani henüz bizim için bir sarı prenses değildir. Bu yüzdendir ki ilgimiz giderek artmaktadır.

Ben makaleyi faydalı buldum, elinize sağlık. Yeni başlayan arkadaşlar bence korkmasın. Sadece gerekli ideal ortamı kursun, haftalık suyunu değiştirsin yeter öyle çok nazlı balıklar değiller. Ayrıca bana yaptığı her hareketin bir anlamı var izlenimi veriyor. Tetra veya lepistesler gibi random yüzmüyorlar.

Genel hatlarıyla birçok soruya cevap veren, türe yeni başlayacak kişiler için teşvik edici bir çalışma olmuş, eline sağlık Ahmet. Akvaryum hobisi gözlem ve deneyim kazandıkça kendi kararlarımızı verip, standartların dışına çıktığımız bir alan olduğu için ayrıntılar kişiler için her zaman göreceli olacaktır. Bu hususta önemli olan değişiklikler karşısında canlının size verdiği yanıttır.