S.prenseslerde ürkeklik ve Çareleri..


DarkyÇevrim Dışı

Kayıt: 17/11/2012
İl: Izmir
Mesaj: 193
DarkyÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 18 Aralık 2012 21:30
Sarı prensesleriniz ürkek mi? O halde okuyalım. Konuyu abartmamak adına elimden yem yemelerini yayımlamadım. Arkadaşlar tek yapmanız gereken, balıkların da akıllı olduklarını, görebildiklerini niyetlerinizi hissedebildiklerini bilmenizdir. Sadece sp ler değil tüm balıklarda ki en buyuk tehlike stresmiş, doğru!. Devam edelim.! Şunu anladım ki balıklarım karnı tok oldugunda yemiyorlar. Bu da bana şunu ögretti, "Balığa ne vakit verirsen yer" mantıgının ne denli yanlış oldugunu..(Fazla verilen yem dipte birikir sonrası malum..) Yemleme deyip geçmemek gerekiyor. Sp ler çok kaprisli ve şımarık bir tür. Size küstükleri zaman onlarla barışmanız çok zor. Hafta da bir vereceğiniz ıspanak, havuç, kabak (Haşlanmış ama öyle fazlaca değil anlamı kalmıyor) onlarla aranızda ki bagın kuvvetlenmesini sağlıyor. Yemi ilk önce çok az verip geri çekiliceksiniz, 5 dakika sonra tekrar normal bir şekilde besleyeceksiniz. Yemi daima aynı yerden vermelisiniz. Öyle yok 3 dakikada bitirecek şekilde yok 2 dakika da bitirecek şekilde değil... Bunu siz kendiniz ayarlıycaksınız. Ve yemleme en az günde 4 kere olmalıdır(Abartmadan tabii ki de)Diğer bir hususta karakterleri diyelim. Uzun uzun onları izlemenizden pek hoşnut kalmıyorlar. Aynı yerde bulundugunuz sürece gözleriyle sizi takip etmeye devam edeceklerdir. (Bunu yuvalarına girip burunlarını hafifçe çıkartıp çaktırmadan yaparlar.) ve bu şekilde de davrandıgınız sürece asla onlarla bir iletişime geçemiyceksiniz. Örnek olarak balıklar benim odamdalar pc de burda haliyle, ben asla başımı çevirip onlara bakmam, ilgilenmem..Seslere alışmaları için müzik en iyi İlaçtır. (Volume azıcık yüklenmek gerekiyor.) Bunuda başardık evet.! Şimdi daha ciddi bir konudan bahsedelim. En çok kafa yoran konuyuda birazcık açalım. Dişi erkek oranları, baskın erkekler, baskın dişiler, benim başıma gelen bir olayı anlatayım kısaca. 6 yavrudan biri erkek çıktı. Eyvah dedim baskın erkek şimdi bunu hırpalar. Dediğim gibi de oldu. Bizim paşa(baskın erkeğimin ismi) basladı yavruyu sıkıştırmaya. Bizim garip yavru erkek beyazlaşmaya renklerini gizlemeye çalışsada, sonuçta kendi yaşıtları olan dişilere dayanamıyordu. Haliyle bizim paşa da ok gibi yanına gidip yavru erkeği yuvasına hapsediyordu. Önce balığı çıkartayım diye düşündüm. Ama mukozası stresten incelmiş olan yavruya bunu da yaparsam fazlaca yaşamaz diyerek söylendim. Aklıma birden bizim paşanın zaten var olan bölgesine mudahale etmek geldi. Işıkları kapatıp 1-2 saat bekledikten sonra, buyuk özenle hazırlamış oldugu yuvalarından en büyüğünü fazla zarar vermeden dagıttım. Işıkları açtıgımda bizim paşa harıl harıl yeniden yuvasını düzenlemeye başladı. Bu arada ortada bulunan kayamı da kaldırdım. Artık tankımın sağında ve solunda bulunan kayalar vardı. Ufak olan erkeğimin daha rahat oldugunu gözlemleyince bu olayı da bu şekilde çözüme kavuşturdum. Şu an tankın ön camına yapıştırdıgım kabakları salatalıkları ortaklaşa yiyorlar. (Paşa arada huzursuzluk çıkarsada eskisi gibi tek basına yemiyor.) Baskın dişilere gelelim, Evet benim de baskın 1 adette dişim var maalesef. Yuvası var ve ana kraliçe gibi. 2 dişim ve Paşa aynı yaşta oldukları için şükür ki fazladan bir kargaşa yaşamıyorum. Oranlar klasik dir sp lerde evet. 5-1 ,1-3, 1-4 gibi, Benim kolonimde 2 erkek 7 dişi mevcut. 1 erkek sonradan aramıza katıldı. lakin şu var bende, Baskın erkeğim ve 2 dişi aynı yaştalar. Diğer 6 balığımsa 1 erkek ve 5 dişi.. Kolonide dediğim gibi tek sıkıntım, yavrulardan birinin erkek çıkmasıydı. onuda aştık çok şükür.  İlerleyen günlerde bu bölüme bilgilerimi gözlemlerimi aktaracağım.(SP ler hakkında) Umuyorum ki yararlı olurum. Her balıkta oldugu gibi sp lerdede tek sıkıntı stres! Stresinde tek çözümü besleyen kişiyle balıklarının arasında ki iletişim. Bu arada ben asla üretmek yavru almak için beslemiyorum. Yanlış anlaşılmasın, arkadaşların yavru almak istemeleri en doğal haklarıdır.

Saygılarımla..




Bu sayfada Sp besleyen arkadaşlar için günlük tutmaya karar verdim. Kendi balıklarımın durumlarını gün be gün yazmayı düşünüyorum. Umarım yararlı olurum.


Gün 1..

Paşa kendi bölgesinde yemleniyor. (Midye kırıklarını ağzına alıp püskürtüyor. Tankın sol tarafı kendi bölgesi) Baskın dişim Lady aynı şekilde kendi bölgesinde yemleniyor.(Sağ taraf onun) Kendi yaşıtı olan diğer dişiyle bir problemi yok. Her zaman ki gibi saat 11.00 de yemlerini verdim. Işıklar her zaman ki gibi kapalı. (Prensesler ışığa çok duyarlılar gibi, pencerelerden gelen ışık onlar için ideal sanırım) Bu 3 sp den daha ufak olan 5 sp  orta suda oylece dolaşıyorlar. Yine aynı şekilde süpriz bir şekilde erkek çıkan diğer ufak sp, (İsmi Fedayi) kendisine yapmış oldugu küçük yuvasında ve Lady le aynı bölgeyi paylaşıyorlar. (Bazen Fedayi, ladyle atışıyor ama her defasında küçük yuvasına çekiliyor) Paşa, diger günlerde her iki yaşıtı olan dişiyide hazırlamaya çalıştı. keskin ataklar yaparak peşlerinden koşturup durdu lakin sonuç hüsran. Şimdi çok sakin hiç bir dişiyle muhatap olmuyor. Bu arada akvaryuma attıgım kayrak cinsi taşlarımdan çok memnun kaldıgımı belirtmek istiyorum. 4 adet kayrakla epey bir mağara yapabiliyorsunuz. Bu da baskın erkeği yıldırıyor. Su sıcaklığım 26-27 derece. (İzmir çok soguk bir şehir değil) Dip not: 5-6 adet deniz kabugu  sp leri bir hayli memnun ediyor. Bir uçtan bir uca taşıyıp duruyorlar. Tankımda olan anubiasın yapraklarının üstünde güneşlenmeleri keyif verici..
Darky2012-12-21 23:42:13

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

paoniÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 30/06/2011
İl: Istanbul
Mesaj: 433
paoniÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 19 Aralık 2012 20:27
Merhabalar gerçekten stresi aşmayı çok güzel bir şekilde anlatmışsınız bu konu sabitlenebilebilir. Bu konu hakkında gerçekten sürekli konu açılıyor ve yardım isteniyor tabi ki buna yöneticilerimiz karar verecektir. Fakat bir yanlışlık dikkatimi çekti sarı prensesler yada diğer mbunalar diyelim aşırı şekilde abartılmamak kaydıyla ışık sistemi kurulduktan 2-3 gün sonra rahatlıkla alışıyorlar yani 3-4 yıldır malawi besliyorum neredeyse her akvaryumuma ışıklandırmam vardır ve alışamadıklarını görmedim.

paoni2012-12-19 20:28:30

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

DarkyÇevrim Dışı

Kayıt: 17/11/2012
İl: Izmir
Mesaj: 193
DarkyÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 19 Aralık 2012 20:38
Öncelikle teşekkürler dostum.  Makalede, " ışığa karşı çok duyarlılar "gibi".." diye yazmıştım.. Şahsen, Gunduz pencereden gelen ışıkla gece odamda ki lamba yeterli geliyor benim Sp lere.. lakin dediginiz gibi ışığa da alışabilirler. Doğrudur... 


Gün 1--Devam.



Yaklaşık 10 gün önce, artık iç filtreyi kullanmıyorum diye belirtmiştim. Dış filtremin şelale aparatı aktif. O günden bu yana balıklarımda her hangi bir sorun gözlemlemedim. ( Havasız kaldıkları zaman uyguladıkları, su yüzünde dolaşma, askıda kalma pozisyonlar negatif ) Tank Odamda oldugu için son günler dayanılmaz bir hal almıştı filtre den çıkan ses...

Evet, bu gün 11.00 da verdiğim yemden sonra saat 16:00 da 2 ci ana öğünlerini de verdim. (Bu ikisinin arasında elbette az olmak  kaydıyla 1 kere yemledim) Kolonim her hangi bir stres belirtisi göstermeksizin yaşamlarını sürdürüyorlar.  Paşa her zaman ki gibi yerinde midye kırıklarıyla haşır neşir.  Dikkatimi çekense, baskın dişim Leydinin saatlerdir Paşanın tam üstünde turlaması ve onu izlemesi. Paşa hiç bir şekilde laydiye mudahale etmiyor. (Yanına gelmediği sürece) Aynı yaşta ki diğer dişiyse, baskın dişinin paşayla ilgilenmesinden mütevellit boşalan yeri dolduruyor ve diğerlerine baskınlık kuruyor. Fedayi kendi yaşıtları olan dişileri ara da bir kışkırtsada baskın olmayan dişinin duruma el atamasıyla yuvasına kaçıyor. Kısacası herşey mükemmel. Bu arada, 10 aralıktan beri su değiştirmiyorum. 75 er kg lık 2 bidon da dinlenmiş suyum var. Dipte fazla kirlenme olmaması bu işi kolaylaştırıyor. Arkadaşlar balıkların gelişimi için hafta da 1 su değişimi ön görülüyor. Doğrudur. lakin bu türü besleyen hatta bu türe yeni başlayanlara vereceğim altın tavsiye şudur. Eğer ki yemleme de bir sorun yaşamıyorsanız tankınız kolay kolay kirlenmiyor demektir. (bir de dış filtre ve tankınız hacim olarak genişse en çok korktugunuz su değişimleri size çocuk oyuncağıymış gibi gelecektir.) Benim bu makaleyi başlatmamda ki asıl sebeb, stres ve buna bağlı olarak hastalıklardır. "Aman benim balığım strese girmesin forum forum ilaç isimleriyle uğraşmak istemiyorum" derseniz, Bu  şeyi kesinlikle bilmek zorundasınız. "YEMLEME, SU DEĞİŞİMİ= STRES"  Ben su değiştireceğim zaman bunu detaylı bir şekilde sizlere anlatacağım...


Gün 1-- Sonu..

Saat 22.00 da yemleme yaptım. Paşa bir hayli yoğun. Yine ilginçtir ki, Paşa, kavga eden 2 dişiyi ayırıyor. (Her ikisinide ayrı ayrı uzaklaştırıyor.) Şimdi bana diyeceksiniz ki, " Ya kardeşim evet arada böyle yaparlar" Hayır işte! Bunu yazmalıyım ki türe yeni geçiş yapanlar okursa başlarına geldiginde panikleyip balıklara mudahale etmesinler...!!Baskın erkeklerin koloni içersinde ki tek görevi kesinlikle sadece çiftleşmek değilmiş arkadaşlarım.. Aynı zamanda asayişide sağlıyorlarmış. Böyle bir durumda kesinlikle mudahale etmeyin. Kuşlarla ugraşırken de yeni başlayan dostlarımız meraklı olurlar dı. Ve bu yüzden de güzel ötmesini istedikleri sakaları maalesef ya öldürürlerdi ya da dilsizleştirirlerdi.. Unutmayın tankınızın kapağını her açtıgınızda bu onların kabusu olur. Sonra başlarlar tankın bir camında, bir aşağı bir yukarı gelgite. Yavru almak sabır işidir bu da tankınız tam anlamıyla oturmasına bağlıdır. Mudahlesi az olan tanklarda yavru alımı daha kolaydır diye düşünüyorum. Bu günü biterelim arkadaşlar. Balıklarımın keyfi yerinde, e böyle olunca da benim de keyfim yerinde oluyor diyerek ilk günümüzü bu şekilde bitirelim. 

Sağlıklı ve mutlu balıklar diliyorum efendim..

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

DarkyÇevrim Dışı

Kayıt: 17/11/2012
İl: Izmir
Mesaj: 193
DarkyÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 21 Aralık 2012 21:30
2 günün ardından kaldıgımız yerden devam edelim!

Evet arkadaşlar her şey legal. Balıklarımız son derece keyifli. Paşa trafik lambası gibi dişilere bazan kırmızı ışık bazan yeşil ışık yakıyor. 1 metrelik tankımın 30 cm si onun yeri. Her zaman ki gibi kendi alanında yemleniyor . Baskın dişim (lady) ilginçtir, 2 gündür diğer dişiler ve baskın olmayan, yaşça küçük erkekle toplu halde dolaşıyorlar.( 2 gün önce paşanın tepesinden ayrılmıyordu) Kendilerine ait bölgede ufak olan 2 dişim birbirlerinin etrafında hızlıca dönüyor. İş ciddileşince onları izleyen lady, 2 burun darbesi atıp ortamı yumuşatıyor. Böyle uslu balıklara arada ödül vermek gerekli diye düşünüyorum. Ve onlara salatalık ve az haşlanmış kabak hazırlamak için yazımı bitiriyorum....
Bu arada,
11 gündür su değişimi yapmıyorum. İzmir bu aralar soğuk. Sular çivi gibi. yeni başlayanlar için bu mühim bir sorun. Ani ısı değişimleri yüzünden daha once 4 balığımı (sp) kaybetmiştim. Detaylı bir şekilde nasıl yapacağımı yazacağım burada.. Yemleme yine aynı saatler ve azar azar.. Her zaman ki gibi tanka iç mudahale yok...

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

DarkyÇevrim Dışı

Kayıt: 17/11/2012
İl: Izmir
Mesaj: 193
DarkyÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 23 Aralık 2012 10:52
Gün 5...

Dün akvaryumcuda dolaşırken red rubinlerle (Kırmızı imparator) karşılaştım. 1 erkek 3 dişi olan bu küçük aileye hayran kaldım. erkek olan şimdiden renklerini vermiş, burnu masmavi sırt yüzgeçlerinde beyaz bir şerit vardı. beslemedigim bir tür oldugu için benim sp kolonime ayak uydururmu diye sordum dostum yusufa. Kendisi gülerek balıklar hakında bilgi verdi. Bu türün orjinalinin az kaldıgını, çok sakin bir balık oldugunu beslenebileceğini söyledi. Hatta balıkları satma taraftarı olmadıgını da ekledi. Belki diyebilirsiniz çoğu akvaryumcu böyledir. Lakin yusuf kardeşimi tanısanız öyle olmadıgını anlardınız. Bu işe ilk baslayanlara önce akvaryumu satar ama asla canlıyı satmaz. Suyun oturmasına kadar detaylı bir şekilde anlatır. Hatta müşteriler kızar sen balık satmak istemiyormusun" diye. kendisini saygıyla bir kez de buradan anmak istiyorum. Yeni getirttiği 45 küsür adetlik ikolaları asla ve asla kimse satmıyor, istedikleri halde. İlangileri, musangaları, bulu pointleri, reinbowları, calvusları çibimimbileri, membaları daha bir çok tropeus çeşidi özellikle Discusları yurtta sayılı orjinal türleriyle Yusuf kardeşim, idda ediyorum ki bu ulkede bu işe gönül vermiş ender kişilerden biri. Reklam amaçlı değil ama İzmirli olanların tanışması gereken gerçek bir üstatdır. Evet ben öyle yada böyle red rubinleri aldım. Paşa dan çok çekindim acaba huzuru bozulacakmı diye. İlk günü atlattık ve çok şükür hiç bir sorun yok. (4 balığı da salmadan önce tankımın (poşetiyle) içinde bir 15 dakika bekleyip suyun sıcaklığını eşitledim.) İlk yemlememde dördüde yemlenmek için sp lerimin arasına katıldı. Tasımayı sorunsuz hallettik. Gerçekten bu turun erkeği tankımda harika bir duruş sergiliyor.  İlerleyen günler de imparatorlarımın resimlerini yayımlıcam..Şimidilik yazımızı bitirelim..


Tekrar merhaba;

Paşa hiç bir şekilde müdahele etmeden kendi bölgesini erkek olan red rubine teslim etti.( ikiside aynı boydalar) Lakin, baskın dişim lady hiç bir şekilde diğer dişi red rubinlere yerini teslim etmeye razı değil. Onları fazla hırpalamadan bölgesinden uzaklaştırıyor. Kesinlikle tankta stres namına en ufak bir emare yok. Hayrınlıkla gözlemlemekteyim. Benim şu an tek sorunum ısı. Sabah kalktıgımda 2 derece birden düşmüş sıcaklık. Evimde maalesef doğal gaz yok. Tankımda maalesef hazır oldugu için kapakları tam oturmuyor. Isının yukarıdan kaçmaması için tankımın üzerine yün bir battaniye örtüyorum. 200 watlık ısıtıcımı çözmek beni bu hobide zorlayan tek şey oldu. Çelik olan ısıtıcımı 29 a ayarladıgımda sürekli çalışıyor fakat 27 dereceyi geçmiyordu. Bende ısıtıcımı 27 derece olan su sıcaklığına getirdim. Böylelikle bu durumuda aştım. örnek olarak bu sabah kalktıgımda 25 dereceyi gösteriyordu. Bende dereceyi 25 getirdim. Isıtıcım normale döndü. Kısacası ısıtıcımı bu şekilde deşifreledim. (Demek oluyor ki bunların da işleyişi bu tarz. Düz mantık.) bu gun yine forumda yavrulama sıkıntısı yaşayan arkadaşlarımızı okudum. Bir hayli aceleciler. Bir an önce yavru almak bu heyecanı tatmak istiyorlar. Az önce okudugum makalede 2 erkek 3 dişisi olan genç bir arkadaşımız, ne zaman yavru alacağım diyor. Sp ler de 3 dişiye 2 erkek zaten baslı başına bir sorun. ( Okumayı ve araştırma yapmayı sevmeyen bir toplumuz. Bu yüzden de maalesef kuresel olarak diğer cemiyetlere oranla gerideyiz. Dün çok sevdigim aktörün bir filmini izledim "Taken" Liam Nesson" İstanbulda geçiyor film şu an vizyonda. İnanırmısınız öyle göstermişler ki İstanbulu, utandım. Lakin bu utancım öyle göstermelerinden sebeb değil. Yıl 2012 olmasına ragmen polis arabalarımız murat 131 ve sürekli çarşaflı kişiler gösterilmiş. Elbette o kişinin bir daha hiç bir filmini izlemeyceğim ve bu filme imza atmış bürokratlarada buradan YAZIKLAR OLSUN SİZE  deyip okumanın ve araştırmanın altını çiziyorum.) Bu hobiye başlayanlara bir öğüt vermek istiyorum. Hangi amaç la bu hobiye başladıgınızı bilmeniz gerekiyor. Benim gibi yavrudan ziyade onları gözlemlemek mi? yoksa yavru almak için mi? Yavru almak içinse gidersin, sp bakacaksan 8-9 cm lik bir erkek ve aynı boyda en az 5 dişi alıp işe başlarsın. E, aldım ama hala yavru yok diyorsan şapkanı önüne koyup düşüneceksin; Ben nerede hata yapıyorum diye..(Bir kere sabır şart) Su degerleri, tankın hacmi, kum, ısı, yeterli saklanma alanı, yem, ödüller bunlar eksikse ve zırt pırt tanka elini sokuyorsan avucunu yalarsın. Sen onları telef eder ama asla yavru alamazsın. Her hoby emek ister arkadaşlar. unutmamak gerekiyor. Balığı almakla iş bitse, f0 trop alan arkadaşların ahlarla vahlarla dolu makaleleri bu forumda yer almazdı. Gerçi hoş benim hala aklım almıyor, Tanesine 150 lira verip blottan balığını kaybedenlere.. O ayrı bir mevzu ama  ben asla 2-3 bin lira para harcayıp trop besleyen arkadaşlara hiç bir zaman değinmeyeceğim. Çünkü ben aralarında da bu işi başarıyla yapan az da olsa bir-iki arkadaş tanıdım. Diğer trop besleyenler daha doğrusu besledigini zannedenler bana sorarsanız takıntılı, parası bol,  ilk ölümlerle parasının üstüne bir bardak su içen kişilerdir. (Ben onların yerinde olsam o paralarla 2 jet motoru alır prototip yapmaya çalşırdım. Her zaman isteyipte yapamadıgım bir hobidir.)  İnsan 1 liralık lepistes besleyerekte bu hobiyi aslanlar gibi yapabilir. Neyse basınızı ağrıtmadan konuyu şimdilik bitireyim. Balıklarım maşallah birbirlerine alıştılar.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

DarkyÇevrim Dışı

Kayıt: 17/11/2012
İl: Izmir
Mesaj: 193
DarkyÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 24 Aralık 2012 17:04
Gün 6...

Bu gün son olarak 2 adet Albino Cüce ve bir testi aldım. Yorgun argın geldikten sonra tankın karşısına oturup izlemek insana gün içersin de yaşadıklarını kısa da olsa unutturuyor. S.p ler yeni gelen misafirleri meraklı gözlerle karşıladılar. (Bazı dişiler baslarından dakikalarca ayrılmadı) neyse ki kayalık çok, her biri aşağı inip yerlerini aldılar. Bu arada cüceler son günlerde ilgimi çekiyordu. Onlar için ayrı bir tank yaptıracağım. Karidesler ve salyangozlar da gözdelerim arasında. Red Rubinlerle Sp ler kardeş kardeş geçiniyorlar. Az önce verdigim yemle bunu gözlemledim. (Bir tanesi bile gelmemezlik etmedi) su sıcaklıgı normal bir düşüş yaşanmamış. 10 aralıktan beri su değiştirmiyorum. (Buharlaşan suyu tamamlayacağım.) Yeni balıklar geldigi günden beri Paşa hala şükür ki çok sakin. Gerçi eskisi gibi rahat rahat yemlenemiyor. Fazla mesai yapıyor. Lakin, her hangi ciddi bir durum söz konusu değil..

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

fıshmanberkay12Çevrim Dışı

Kayıt: 10/11/2012
İl: Ankara
Mesaj: 234
fıshmanberkay12Çevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 24 Aralık 2012 18:00
Fotografını koyarmısın önder red rübinin 

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

DarkyÇevrim Dışı

Kayıt: 17/11/2012
İl: Izmir
Mesaj: 193
DarkyÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 24 Aralık 2012 18:47
Gün 6..


1.5 saatlik gözlem sonucu, Cüce Albinoları çıkarmış bulunmaktayım. Sp lerle cücelerin bir arada yaşanmayacağı (özellikle 2 cm ise) tecrübeyle sabit olunmuştur. (Forumlarda ki çelişkiler son bulmuştur. Kesinlikle bir arada olmuyorlar) Diger vatozum da bir sorun yok! ( Cüce değil. 4-5 cm) 


Berkay kardeşim; En kısa süre de fotolarını koyacağım. Benim makine kardeşim de. Telefonun ki de net çekmiyor. Lakin beslenesi bir balıkmış. 

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

DarkyÇevrim Dışı

Kayıt: 17/11/2012
İl: Izmir
Mesaj: 193
DarkyÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 25 Aralık 2012 19:14
Gün 7..

Baskın erkeğim paşa bu gün tabiri caizse tankta terör estiriyor. Sebebiyse bu gün tam olarak onun boyunda ve şaşılası derece birebir renginde bir dişi getirmem. Diğerlerine oranla paşanın rengi (civciv sarısı derler) daha koyu. Yeni aldıgım dişiyi tankın içine salmadan önce 15 dakika kadar beklettim. Ve bir süre de ışıkları kapalı tuttum. Elbette her yeni konan balık gibi stresli dişim. (Allahtan minumum derecede) Direk kendisine bir yer edindi. Paşa bir süre takipten sonra üstünlüğünü dişiye hissettirdi. Bu atakları 3-5 dakika aralarıyla yaptı. Şimdi ise çok nadir olarak yeni dişinin yanına gidip şöyle bir selamlıyor. (Bu atakları toplamda yaklaşık 1 saat sürdü) Red rubinlerime gelince, Balık dünyası her zaman ki gibi ikiye bölünmüş vaziyette. Kimisi "yaşayan kayamı bile mahfetti" derken kimisi "hayır çok uysal bir balık" diyor. Benim gözlemledigim ise,  Sürekli orta suda dolaşmaları ve asla SP lere karşı her hangi bir tacizde bulunmaması..Ben artık onlara tankın orta su kralları diyeceğim. Bu tür hakkında "Akıllı bir balık değil, saklanmasını bile bilmiyor" diyenlere de söylenecek bir söz bulamıyorum. (Bu arada, türü besleyecek olanlara, "tecrübeyle sabittir" diyerek yorumlara kulaklarını kapatmalarını tavsiye ediyorum. Zeki bir tür olmasa Paşayla büyük ihtimalle birbirlerini parçalarlardı.) Gelelim Sp besleyecek arkadaşlara, Arkadaşlar görüldüğü üzre tankımda 10 adet SP oldu. Sonradan getirttiğim dişi, süpriz bir şekilde yavrulardan birinin erkek çıkmasından dolayıydı. Paşa son derece baskın bir erkek. Diğer erkeği (sonuçta tankın basında bütün gün olmuyorum) ezdirmemek adına, Paşanın dikkatini dagıtmam gerekiyordu. Böylece dengeleri sağlamış olmuşuzdur diye düşünüyorum. Artık daha fazla balığa ihtiyaç yok tankımda. Bir de şunu kesinlikle unutmamanız gerekiyor. Mağarasız asla Sp beslemeyin. Örneklersek, Tankımda 11 adet kaya var. Ve mağara sıkıntım yok. Yuvarlak olan kayalarda güzel ama kare ve dikdörtgen kayalarla da harika yuvalar yapabilirsiniz ve yuvarlaklara oranla diğerleriyle daha çok mağara yapma şansınız bir hayli yüksektir. Benim kayalarım ekseri kayrak taşı, Dekoratif amaçlı taş satanlarda muhakkak bulunmaktadır. Ben gittim ne kadar dedim "para istemez ya al git" dedi,  adam saolsun.. Red rubinlerin resimlerini buyuk ihtimalle bu gun koyacağım. Hakikatten Sp lerle çok yakışıyorlar.. 

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

EfocanÇevrim Dışı

Kayıt: 17/07/2011
İl: Usak
Mesaj: 66
EfocanÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 25 Aralık 2012 19:48
Konu ile alakali degil ama Bu boydaki Sp lerden yavru alinirmi ?

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

DarkyÇevrim Dışı

Kayıt: 17/11/2012
İl: Izmir
Mesaj: 193
DarkyÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 25 Aralık 2012 19:51

Resimleri maaesef telefonla çektim net değil. idare edelim artık..


[QUOTE=Efocan]Konu ile alakali degil ama Bu boydaki Sp lerden yavru alinirmi ?[/QUOTE]

Sp ler 6-7 cm iken de yavru verebiliyor. Önemli olan boy değil,  6-7-8 ayını doldurmasıdır..Yanık kalan çok sp vardır 5-6 cm de yavru tutan..

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir