Büyük İstanbul- Bolu Buluşmasından Resimler

Kısmende olsa anlatabildimmi.

Saygılar...

 

 

 

Aslan kükrüyo da son kükremesi oldu muhtemelen  Aşağıdaki fotoğraf Uğur abinin kolunu aslanın azına sokmadan önceki son karesi...

 

 

 

Saygılar...

 

 

Saygılar...

 

Ama öyle böyle horlamak değil, sorun Ozan'a (Ramirezi) hemen çadırı terk etti.

 

 Yalana bak, ben bir kere horlar gibi yaptım ki herkes çadırı terk etsin...

 

 Ayrıca horladıysam bile bu benim soğuktan etkilenmediğimin, rahat uyuduğumun göstergesidir. Keşke titreyeceğine uyuyabilseydin. Senin titremelerin yüzünden "Deprem oluyor." diye uykum bölündü.  Sen olayı bilmiyorsun, Ozan, kız arkadaşıyla rahatça konuşmak için çadırdan gitmiş. Bana öyle dedi veya demiş olabilir,uyku sersemiydim, tam anımsayamıyorum.

 

 Bence sen hedef saptırıyorsun, başına gelecekleri anladın ya, konuyu değiştirmeye çalışıyorsun fırsattan istifade. Göbek adının -Yusuf- olduğunu da söylemeyeceğim kimseye , korkma.

 

 RobiNSoN: Bir sonraki buluşma için rezervasyonlar başlamıştır, duyurulur.

 

 

Hayır Emrah, Silivrili'yi nereye gömelim diye araştırma yapıyorlar.

 

Faruk'çum, ben sana dedim, gel, süper olacak, gittiğimize değecek, diye. Ama yok sen gelmedin.  Mazeritini biliyoruz, Senin gibi bir çok dostumuz önemli sebeplerden dolayı, çok katılmayı istedilerse bile katılamadılar. Yinede yanımızdaydınız.

 

Bir dahaki buluşma çok kalabalık  ve daha güzel olacağı şimdiden belli. Katılanların tadı, damağında kaldı, katılamayanlar ah çekti. Bir dahaki sefere Uğur abi çift mangal gerekecek, katılım çok gibi gözüküyor. Bu sefer buluşma konusu açmam ben, öne çıkma çaban diyorlar. Artık Uğur abi top sende. Bizi yanlış anlıyorlar, buluşmalar senden sorulacak, sen düzenlersin. Zaten en çok adamı sen getiriyorsun, sana yakışır, katara gelmez üyemiz.  

 

Ümit Hocam sende öldürdün beni gömecek yer arattırıyorsun. Uğur abi bana kıyamaz. Benim takıldığım kadar bir başkası takılsa boğazdan sallandırırdı herhalde.

Gelmeyerek önden ilk grubu gönderip, yapılması ve yapılmaması gerekenleri de öğrenmiş olduk...

 

Yapılması gereken: Kalın kıyafetler alıp üşütmemek...

Yapılmaması gereken: Atilla Abiyle aynı çadırda uyumamak...

 

 

 

Yapılması gereken: Kalın kıyafetler alıp üşütmemek...

Yapılmaması gereken: Atilla Abiyle aynı çadırda uyumamak...

 

 

 

Çok doğru bir noktaya değinmişsiniz.(Yapılmaması gereken)

 

Ya uykusuz kalacaksınız, yada Ozan gibi araba camına "donuyorum" yazıp buhar tutmasını bekleyeceksiniz. 

 Bu yazıyı gitmeden önce  (7 Eylülde) yazmıştım: Sayın arkadaşlar, Mehmet'i sırıtır halde, fakat hareketsiz bir şekilde görürseniz kesin donmuştur.  (Bizi de...)  

 

 Beni mahçup etmedikleri için teşekkürler.

 

 Bu yazıyı da aynı gün bir başka yazımda yazmıştım. Denizden yüksekliği yaklaşık 1300 m. dir. Bu da, gelecek arkadaşların yanlarına kazak-hırka almaları gerektiğini gösterir, "Söylemedin ki!" demeyin sonra...Haaa, bu arada Faruk Kardeşimin dediği gibi -Cevat Kelle- pozisyonunda gelin, oralarda birşey bulunmaz, bulunsa da alınmaz. (5 Yıldızlı otellerden ne alınır ki?)

 

 Şimdi bu durumda kimsenin şikayet etmeye hakkı var mı? Olan bana oldu, Mehmet Ayakkabıları ile yattı çadırda. Sanırım ayıdan, domuzdan falan kaçmak için hazırlıklı yattı. Ben de çadırı ona yıkatmazsam...

 

  Yapılmaması gereken: Atilla Abiyle aynı çadırda uyumamak...

 Eren Kardeşim, "Ben ayı-domuz falan gelmesin diye horladım." desem... (kimse yemez tabii ki.)

 

  O komşu çadırdaki 2 sanatçı yana-yana seni arıyorlar Mehmet'çiğim, haberin olsun.

 

 

 

 RobiNSoN: Çadır rezervasyonları devam etmektedir. (Neden kimse rağbet etmiyor acaba?)