Amazona Giriş

Mehmet yavruların ilk haftası için dekapsul artemia bence çok erken bir yemleme türüdür.
Özellikle pek çok türün yavruları ilk 1 aylarını doldurasıya kadar canlı yada dondurulmuş canlı yemlerle beslenmelidir. Artemia, Mikro Kurt, Cylops, MicroPlankton, İnfüsaria gibi canlılar kullanılmalıdır. Bence kuru yemin su değerlerine olumsuz etkilerinden ve sindirim güçlüklerinden dolayı yavru kayıpların yaşanmıştır. Canlı yada dondurulmuş yemlerle en az kayıpla yavru büyütebilirsin. Bizim bildiğimiz geleneksel kuru yem metodu ile 6-7 yavru şans eseri kayatta kalıyordu, lakin artık böyle imkanlar sayesinde %10 kayıpla bir batın yavru büyütülebiliyor.

Anaçları su piresine ilave olarak yumurtlamada kaybettiği proteini geri kazandırmak açısından bir süre protein oranı daha yüksek yemler ile beslemelisin. Erişkin Artemia, Shrimp, Mysis, Tubifex, Cylop, Krill gibi yemler kullanılabilir. Su Piresinin protein oranı çok yüksek değildir, ancak anaçlara form kazandırktan sonra üremeyi tetikleyici faaliyet açısından faydalı olduğundan tekrar su piresine dönersiniz.

Başlangıçta sadece çıkardığınız artemia yeter Mehmet bey. 1 hafta sonra da çok çok az olmak kayıdı ile(özellikle çok az diyorum çünkü kalanlar suyu hemen bozmaya meğilli bir yemdir) nls small fish verebilirsiniz. Ancak nls çok ufak ve kahverengi bir toz olduğundan yavruların olduğu alana doğru üstten bırakın ve hatta aynı artemiada ki gibi filtreyi kısa süreli aşağıya düşene kadar kapatabilirsiniz. Ben Umut bey'in dediği diğer yemleri anaçlar için kullanmadım çünkü zaten saldığınız artemialardan yeterince onlarda besleniyorlardı ve artemia yeterli geldi bana.

Acemilik dedim ya eksiği var fazlası yokmuş. Keşke canlı artemia vermeye devam etseymişim. Iyi bir ders oldu bana. Artık eldekileri yaşatmak için elimden geleni yapacağım. Bu arada iki gün arayla ilk apistom olan erkek kakadumu ve yavruların babası olan steel blue yu kaybettim. Anlam veremedigim bir şekilde hiçbir hastalık emaresi göstermeden öldüler. Bir senedir gül gibi yaşıyorlardı. Moralim baya bozuldu açıkçası.

Kayıplar telafi edilir, can sıkılacak birşey göremiyorum Mehmet bey. Siz böyle güzel apistogramma tankları yapmaya devam edin lütfen.

Merhaba, bir aydan fazladır konuyu güncelleyemedim. Bi kaç fotoğraf ile gelişmeleri ekleyeyim istedim. Yavrular neredeyse ikinci ayını dolduracak. Bu süre zarfında elimde kala kala apistolardan bi tek bu yavrular kaldı. Genelde tabandaki yapraklar arasında dolandıkları için tam sayıları nedir bilemiyorum. Ama en son 8 adet saydım. Büyümeleri hemen hemen aynı şekilde seyrediyor. 1 cm oldular geçen sürede. Sadece bir tanesi diğerlerinin iki katı kadar oldu. O da yaklaşık 2 cm civarı. Belki biraz daha ufaktır. Yavruları görebilmek adına elimdeki 20-30 kadar farklı batın yavruları olan lepisteslerden ekledim. Gerçekten de bu sayede yavru steel blueları daha sık görebiliyorum. O minicik boylarıyla anaçlarının sergiledikleri davranışların benzerlerini izlemek büyük keyif. Apisto besleyen herkesin mutlaka en az bir kez yavru büyütmenin hazzını tatmaları gerek. Pek çok türden balık besledim ama bu yavruları büyütürken aldığım zevki hiçbirinden almadım. Bu süreçte yavruların bulundukları akvaryuma elimi hiç sokmadım. Sadece su değişimi ve yemleme yapıyorum. Haftada bir gün canlı yem (genelde artemia), bir gün dekapsül artemia, bir gün spriluna, diğer günler de çeşitli kuru yemlerden veriyorum. Yemlemeyi, yemleri toz haline getirip şırınga ile yapıyorum. Böylece yuvarlanıp gidiyorlar. 

Tanklar nefis görünüyor. Özellikle küp.

Muhammed bey teşekkür ederim, beğenmenize sevindim. Evet yavrular epey geç büyüyor, hele ki steel blue olunca daha da geç. Ama o kıl kadarki hallerinden buralara kadar gelmelerine bile mucize gözüyle bakıyorum. İnşallah siz de yavru bakmanın zevkini tadarsınız.  mcmert2014-02-22 21:28:38

Evet, çok küçük oluyorlar. Melek yavruları da inanılmaz ufak oluyor, ama büyüme hızları da inanılmaz. Bir ayda yelkenler çıkıyor ve melek formunu alıyorlar. Fakat cüce Amerikanlarda bu geç büyüme genel bir durum demek.

Diğerlerini bakalım bulabilecek miyim. Gördüğüm her çiçekçiye giriyorum ama henüz Kocaeli'nde bulamadım. Bakalım ilerleyen günler ne gösterecek. Elimde su üstü bitkileri var ama memnun değilim, çabucak eriyip gidiyorlar. Işığı arttırdım ama sonuç değişmedi. Sanırım yeterince nitrat yok suda. 

Su üstü bitkilerinden kastım mercimek, pistia ve türevleri değil. Kökü suda gelişip kendi dışarıda olan bitkiler. Onlar hızla büyüyüp kökleriyle sudaki nitratı emer. Ayrıca dediğiniz gibi bir süre sonra pistia, mercimek gibi bitkiler rekabet edemeyip ölür.

Yani bahsettiğiniz benim aradığım türler, Japon şemsiyesi, echinodorus vs. buna sevindim işte. Özellikle patos sarmaşığını denemeyi çok istiyorum. Şöyle aşağıdan yukarıya dogru gelip suyun üzerine doğru süzülen Sarmaşık dallarını görmek çok güzel olacak.

Inşallah işler istediğiniz gibi gider de fotoğraflar vasıtası ile biz de nasipleniriz :)

Patos sarmaşığı yapı marketlerin (baumax, ikea...vs) botanik bölümlerinde sıklıkla bulunuyor, bilginiz olsun. Ucuz da bir bitki. 

Bugün nihayet uzun zamandan beri gündemimde olan 40*40 lık yeni küp akvaryumu kurdum. Camları kestirip kendimiz yaptık. 1 haftalık kuruma süresinden sonra sızdırmazlık testinin ardından kurulumu yaptım. Aslında planım aradığım bitkileri bulduktan sonra kurulumu yapmaktı ama artık kendini kurtaran steel blue yavrularını boylandırma aşamasına bir an evvel geçmek için kurulumu yapmadan duramadım.

Patos Sarmaşığı, Japon şemsiyesi, bambu arayışlarım devam ediyor. Geçen gün Eminönü-Üsküdar hattındaki akvaryumcu ve çiçekçileri gezdim. Ne yazık ki bi kaç Ramirezi ve Bolivian Ram dışında dişe dokunur birşey bulamadım. Bitkilerde aslında aradıklarımı buldum fakat formları hiç iyi değildi. 4 farklı tür echinodorus siparişi verdim. Yeni akvaryum asıl şeklini bitkileri tamamlandığımda alacak.

Selsor kullanıcı adlı Selçuk abi bir çift Bolivian vermişti. Ufak bir rahatsızlıkları vardı şuan tamamen geçti, ben de kurduğum ilk küp akvaryuma aldım onları, bol karides ile iyice form kazanırlar, ikisinin de tüpçüğü çıkmıştı, yakında yumurta görebilirim. Apisto bulamıyorum en azından bu çift ve s. blue yavruları ile avutayım kendimi.

Son söz olarak akvaryum yapımında bana her türlü yardımı ve kolaylığı gösteren Volkan Şahin abime - aynı zamanda kendisi forum üyesidir- teşekkürü borç bilirim. O olmasaydı akvaryumu kesinlikle yapamaz, işi yüzüme gözüme bulaştırırdım.

Japon şemsiyesini bir yerden hazır almak yerine bence kendin çimlendirmelisin.
Bu sayede yarı sucul ortamda filizlendikleri için uyumlu oluyorlar.
Çiçekçilerde saksı ile satılan formları aldığın takdirde muhtemelen kısa sürede çürüme yaşarsın.
Önce park bahçe gibi bir noktadan Japon şemsiyesi dallarını üstten 30 cm boyunda keseceksin.
Üstteki şemsiye biçimindeki yaprakları makasla 5 cm kalacak şekilde kırpacaksın.
Sonra şemsiye kısmını kuma denk gelecek şekilde sucul ortama batıracaksın. Yani ters batırma...
Su derinliği 10 cm'in üzerinde olmayan bir kapta yaparsan ve dibine torf vb. zemin yatağı hazırlarsan iyi olur.
Şemsiyenin hemen her yaprağının dibinden yukarı doğru yeni filizler çıkacaktır.
Filizler uzamaya başlayınca paludaryum ortamına aktarılabilir. İlk yapraklarını orada açsınlar.
Genel tank aydınlatmasının yanında yüksek ışık seven bu türün üstüne bir spot lamba ile ışık verebilirsin.
İlk alınan ana sapını sararıp çürüyesiye kadar çıkartma kalsın.
Köklerindeki kum ağır olsun uzayınca devrilmesin. Yanlardan yeni sürgün filizler vererek çoğalacaktır.



Patos sarmaşığınıda birkaç dal olarak kırıp çelikleme yöntemiyle suyun içinde bırakırsan köklendiğini göreceksin.
Dal kısmı su içinde çürümese bile yapraklar su içinde fotosentez yapamadığından sararıp çürüyebilir.
Ben şelale filtre su yoluna dikiyordum. Uzayan sarmaşıklardan dallar kırıp dikerek kök sayısını arttırabilirsin.

Echinodoruslar konusunda emers ortamda yetişip gelen ithal bitkileri alıştırman daha koladır.
Akvaryumcuda su içinde satışa sunulmuşlar submerse adapte olmuş olabilirler.
Özellikle su dışında yeni çıkan yapraklar daha dayanıklı olacaklardır, ancak nem seviyesi önemli.
Umut Katipoğlu2014-02-28 09:01:36