Siyanobakter (Yeşil Su) Mücadelesi...


Akvaryum.comÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 29/01/2005
İl: Istanbul
Mesaj: 31
Akvaryum.comÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 22 Nisan 2007 03:49

Arkadaşlar merhabalar; 5 ay önce kadar yasadığım Siyanobakter patlaması (yeşil su) olayıyla ilgili gozlem ve tecrübelerimi burada tekrar sizlerle paylaşmak istedim. Bu sorun hobi ile uğraşan herkesin karşılaşabileceği ve mücadelesi zor aynı zamanda da son derece can sıkıcı bir görüntü oluşturan illet bir durum.

     Şimdi olayı detaylandırmadan önce bir mantık benzetmesi yapmak gerekirse olay "ekmekle köfte arasındaki ilişkinin tam tersidir" denilebilir. Aslında bu bakteri ile başetmek çok zor değil ama mantığını ve nasıl yayıldığını ve ürediğini bilmek gerekiyor.

     Öncelikle siyanobakter neden oluşuyor: Değişim yaptığınız sudan; kullandığınız yemlerden; tanka eklediğiniz her türlü canlı; ilaç ve malzemeden üreyebileceği gibi zamanla kendi kendine de oluşabilir. Siyanobakter esasında suyumuz içerisinde her zaman bulunmakla beraber uygun ortamı bulduğu anda hızla çoğalarak tankınızın her yanını istila eder.

     Uygun ortam nasıl oluşuyor: Siyanobakter patlaması için uygun ortam uygun besin zincirinin oluşmasıdır. Işıklandırma süresi ve direk güneş ışığı alması da Siyanobakter'ı tetikleyen diğer faktörlerdir. Yani Siyanobakter için uygun besin ortamı nedir?

     Uygun besin ortamı: Siyanobakter önceleri bilim adamları tarafından alg olarak nitelenen ancak daha sonra bir bakteri türü olduğu anlaşılan ve literatürde Mavi-Yeşil Alg olarak adı geçen illetin başlıca besinleri: Fosfor; Fosfat; Nitrit; Nitrat; Azot; Potasyum; Demir; Magnezyum; Çinko; Bakır... Bu maddelerden bir ya da bir kacının tank icerisinde birikmesi-miktarının artması durumunda siyanobakter hızla çoğalabiliyor. Siyanobakter bu maddeleri besin olarak kullanıyor bu nedenle içeriğinde bu maddelerin bulunduğu bir kimyasal katkılarla ya da dezenfektan ile tankı temizlemenin hiç bir yararı yok. Yani bu sorunla farklı bir şekilde mücedele etmek gerekiyor.

     Şimdiye kadar elimizdeki verileri toplayalım: Bitkilerimiz için kullandığımız gübreler; protein içerikli yemler; sık ve yüksek oranda yapılan su değişimleri; çürümeye meğilli bitkiler; yetersiz filtrasyon; aşırı filtrasyon; filtre debisinin yüksek oluşu; filtre ekipmanlarının sık sık ve derinlemesine temizlenmesi; biolojik filtrasyonun yetersizliği (bu en önemlisidir); ilaç ve her türlü kimyasal kullanımı gibi nedenler Siyanobakter'a davetiye çıkarmakta ve üreme hızını artırmaktadır.

     Şimdi Siyanobakter'la nasıl mücedele edeceğiz: Siyanobakter'ın en önemli besin kaynağı Nitrat ondan sonrada Demir'dir. Yeryüzünün tamamının %5,9 u Demir elementinden oluşmaktadır; değişim suyumuzda bol miktarda mevcuttur. Bu nedenle ilk hedefimiz nitrat oranını hızla düşürmek olacak. Ondan sonra Demir ve diğer maddeleri kontrol altına alacağız. Kesinlikle yosun giderici, dezenfektan vb. ilaç kullanmayın Siyanobakter'ları beslemiş olursunuz. Ben Siyanobakter'ın besin zincirini kırmak (nitratı yok etmek) ve tankımdaki biyolojik filtrasyonu en üst seviyeye çıkarmak için şunları yaptım.

1. Filtre debiniz yüksek ise düşürün. Bu dönemde filtreniz tankınızı satte 1,5-2 defa çevirirse yeterlidir. Yüksek debili sistemlerde nitrobakter'ların filtre içine yerleşmesi zorlaşıyor. Doğal olarak çoğalamıyorlar. Ben mücadelede debimi saatte 2 tur olacak şekilde ayarladım. Debiyi düşürmek için özellikle filtre su girişine ya da ilk katmanına (bu uygulama filtre sisteminize gore değişiklik gosterecektir) çok sıkı sünger yerleştirilerek debiyi düşürün ve bu süngerinizi normal çeşme suyu altında her gün iyice temizleyerek tekrar yerine yerleştirin. Bu kısım filtrenizdeki en onemli kısımdır. O nedenle toplam filtre alanının en az %25-30 unu oluşturmalıdır.

2. Filtre içerisinde biyolojik filtrasyonun (nitrobakter) hızla oluşabilmesi ve yerleşebilmesi için maximum yüzey alanı yaratın. Bu çok önemli bir durum. Çünkü ne kadar yetersiz alana sahipseniz mücadele süreniz o kadar uzun olacaktır. Ben bu nedenle filtre içindeki kalan boş yerleri ve seramikleri çıkararak yerine sünger doldurdum. Sünger filtrasyon için iyi bir malzeme. Oldukca geniş yuzey alanına sahip ve filtre debisinin düşürülmesine de katkıda bulunuyor. Filtre sisteminizde 1. maddede anlattığım hergün yıkamanız gereken sıkıştırılmış sünger dışında kalan tüm alanlar biyolojik arıtma için uygun hale getirilmelidir.

3. Filtre içinde elyaf kullanıyorsanız elyafınızı çıkarın ya da iyice sıkıştırın. (ben çıkarmanızı tavsiye ederim) Elyaf mekanik filtrasyonda etkili olamasına rağmen nitrobakter'ların oluşması ve yerleşmesi için elverişli bir malzeme değil. Bu nedenle az miktarda kullanın ve kalan alanlarınızı daha sıkı ve yüksek yüzey alanına sahip süngerle doldurun.

4. Tankınızdaki su değişimi oranlarını ve sıklığını bu dönemde daha dikkatli ayarlamak gerekiyor. Şöyleki: Hepimiz dinlendirilmiş çeşme suyu kullanıyoruz. Dinlenmemiş çeşme suyunda klor mevcut olduğu için dinlendiriyoruz. Bu dönemdeki değişimlerinizi yarı dinlenmiş yarı klorlu su ile yapınız. Değişim ile tankınıza ilave edeceğiniz az miktarda klor nitrobakter'larınızı fazla etkilemeyecek ama Siyanobakter'a ciddi zarar verecektir. Suyunuzu sık değiştirmeyin ama her defasında %50 değişim yapınız. Değişim suyunuzun tankaki su ile aynı ısıda olmasına önemle dikkat ediniz. Değişim suyunuzu hazırlarken; dinlenmiş suyunuzu, şofbenden sıcak olarak alacağınız direkt şebeke suyu ile aşılayın ve tanktaki ısıya göre ayarlayın.

5. Su değişiminizi ne zaman yapacaksınız: Eğer suyunuz değişimden hemen sonra hızla yeşillenmeye başlıyorsa iki günde bir %50; ancak yeşillenme hızı yavaş ise 4 gunde bir defa %40 değişim yapmanızı öneririm. Suyunuzdaki yeşillenme hızı yavaşladığında siz de değişim aralığını ya da oranını ona göre ayarlayabilirsiniz.

6. Tankımızdaki bitki sayısını maksimuma çıkaracağız (bu mücadelede en etkili unsurlardan biridir). Çünkü bakınız bitkiler ne ile besleniyor:

     a) Makro Besinler: Azot (N), Fosfor (P), ve Potasyum (K)

 

     b. Mikro Besinler (Eser elementler): Demir (Fe), Bor (B), Manganez (Mn), Molibden (Mo), Çinko (Zn), Bakır (Cu), Magnezyum (Mg)

     Yani bitki eklemekle Siyanobakter'ın yemeğine iyi bir ortak bulmuş oluyoruz. Bu nedenle mücedeleye başladığımız anda bitkilerimizi eklememiz şart. Bu konu mücadelede çok etkili olmakla beraber biyolojik arıtma ile nitratı düşürmezsek tek başına yeterli olmayacaktır. Bir de dikkat edilmesi gereken dalları kopan; çürümeye meğilli bitki kullanmaktan kaçınmak gerekiyor çünkü bu da suda ki nitratı artırıyor. Kalın gövdeli geniş yapraklı ve köklü bitkiler tercih edilmelidir.

     SONUÇ: Yukarıdaki anlattığım süreç içinde biyolojik filtrasyon sisteminiz hızla oluşurken; hafif klorlu değişim suyunuz Siyanobakter’i kontrol altında tutacaktır. Bol bitkilendirme ile siyanobakter’in alternatif yiyecek kaynaklarını azaltmış olacaksınız. Nitrobakter’larınız miktar olarak arttığında ise tankınızdaki nitrat seviyesi büyük oranda düşecek ve Siyanobakter aç kalacaktır. Bu durumda Siyanobakter'ın yöneleceği diğer besin maddelerini yoğun bitkilendirme ile bertaraf etmeniz sart; aksi takdirde sorun devam edecektir. Çünkü Siyanobakter’in ihtiyac duyacağı alternatif besin kaynakları her su değişiminde tankınıza bol miktarda ilave olacaktır. Yani konunun başında söylediğim olaya geliyoruz Ekmek/Köfte ters ilişkisine: "Ne kadar çok Nitrobakter + Bitki = O kadar az Siyanobakter".

     Ben bu şekilde hareket etmem gerektiğini yerli ve yabancı bir çok kaynak ve makaleyi okuyarak edindim. Siyanobakter olayının temel hareket noktaları ve karakteristiği yukarıda anlattığım gibidir. Ancak hepimizin tankı; filtre sistemi aynı özelliklerde olmadığı için sorunu yaşayan arkadaşım kendi sistemine uygun çözüm yöntemini yukarıdaki verilere dayanarak bulabilir.

     Olayı daha detaylı anlatmaya kalkarsam 10 sayfa yazmam gerekir. Ama temel olarak olay budur. İzlediğim yöntem çok iyi sonuç verdi. Suyum 1 haftada kaymak gibi oldu. Yeşil canavarlar nere gitti belli bile değil. Şu anda normal filtre debime döndüm (saatta 5 tur); bitkilerim çok yakıştılar bu nedenle çıkarmadım. Mücadelede hiç ilaç ve kimyasal madde kullanmadım. Az yemleme yaparak balıklarımı aç bırakmadım; yemlemeye normal devam ettim. Işık kesintisi yapmadım. Balık kaybım olmadı.

Saygılarımla...

 


Beğenenler: [T]152067,tayfur bistami[/T][T]40081,@qua_Butik[/T][T]210316,Bielefeld[/T][T]96764,iwagumi[/T]
Teşekkür Edenler: [T]152067,tayfur bistami[/T][T]80881,rafael[/T][T]96764,iwagumi[/T]

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

icedearthÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 06/12/2006
İl: Bursa
Mesaj: 1081
icedearthÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 22 Nisan 2007 13:45
Bilgileriniz için teşekkür. Fakat size bir sorum olacak. Bende tam yeşil olmasada hafif yeşile kaçan bir suyla karşı karşıyaydım zaten akvaryumu yeniden düzenleyeceğim için komple akvaryumu bozup yeniden kurdum. Akvaryumu temizlerken gördüğüm şey camlarımda çok ufak noktalar halinde çok sayıda yeşil yeşil noktalar vardı. Bunlar jilet ile temizleyerek kazıdım. Bunlar Siyonabakter olabilir mi? Yoksa bir çeşit yosun muydu?
Saygılar

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

bjkalleyÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 01/02/2003
İl: Yurtdisi
Mesaj: 9513
bjkalleyÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 22 Nisan 2007 14:10
Deniz Bey elinize sağlık.

Seçkin Bey onlar yeşil nokta yosunu. Oldukça inatçıdırlar.

Saygılar,

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

ZiyaretçiÇevrim Dışı

Ziyaretçi
Kayıt: 01/01/2003
Mesaj: 0
ZiyaretçiÇevrim Dışı
Ziyaretçi
Gönderim Zamanı: 23 Nisan 2007 11:13
     Seçkin Bey sizin bahsettiğiniz Refet Bey'in de dediği gibi yeşil nokta yosunudur. Çok inatçı bir yosun türü olmakla beraber farklı bir mücadele yontemi gerektirir. Ayrıca yeşil nokta yosunu bir defa tankınıza girdi ise genel temizlik yapıp sistemi bastan bile kursanız en kısa zamanda yeniden olusacaktır. Kokunu kazımak pek kolay değil yani.
 
     Siyanobakter olayında suyunuz fosforlu yesil gibi bir renk alır; tank içinde gorus mesafesi iyice düşer; ilerlemiş vakarda gorus mesafesi 5 cm'ye kadar düşer. Bununla birlikte bitkiler ve cam yüzeyinde+tabanında örtü seklinde koyu renkte hatta siyaha yakın bir renkte yosun tabakası gelişmeye baslar.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

mucitÇevrim Dışı

Kayıt: 04/10/2006
İl: Mugla
Mesaj: 116
mucitÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 23 Nisan 2007 12:36
Selam

Bende aynı sorun yaşadım 225 litre tankımda değişimleri sıklaştırmama rağmen yaklaşık 2-3 gün içerinde su tamamen yeşil olmaya başladı. Denemediğim ilaç kalmadı dersem yalan olmaz herhalde (en azından bildiğim ve duyduğum ilaçlar) ama sonuç alamadım.Tankdaki balıklarımı çıkartarak bir arkadaşımın tankına koydum ve tankın içerisine 150-200 gr. bakır sülfat (göztaşı) attım.Yaklaşık 2 gün filtrasyon çalışır durumda beklettim.Sonra filtreyi söküp temizledim inanın çok zor oldu.Kumu ve kayaları değiştirdim.Tankı iyice yıkayarak yeniden su koyup dinlendirdim.5. gün balıkları yeniden koydum yaklaşık 12 gündür su hergün daha iyiye doğru gidiyor,şimdiki halinden gayet memnunum.(bakır sülfat ın kokusu haricinde)kokuda zamanla kaybolacaktır diye düşünüyorum.

Saygılarımla,
Herkese sağlıklı tank ve balıklarSmile.
lafayette2007-08-20 13:05:29

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

ZiyaretçiÇevrim Dışı

Ziyaretçi
Kayıt: 01/01/2003
Mesaj: 0
ZiyaretçiÇevrim Dışı
Ziyaretçi
Gönderim Zamanı: 24 Nisan 2007 00:30
     Mustafa Bey paylasımızınız için teşekkür ederim... Bence Kimyasal madde kullanmak çaresiz kalmadıkca basvurulmaması gereken bir çözüm yoludur. Umarım sizin yonteminiz de basarılı olur. Sonucları ile ilgili bilgilendiriseniz sevinirim.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

fkarakaserÇevrim Dışı

Özel Üye
[B]13070,2[/B]
Kayıt: 30/09/2006
İl: Istanbul
Mesaj: 2406
fkarakaserÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 24 Nisan 2007 00:50
Deniz bey,
 
Özellikle siyanobaker'in tanımı ve olusumunu önlemenin yöntemlerini açıklamalı olarak anlatmıssınız paylaşım için teşekkürler..
 
Yalnız olası bir siyanobakter ile mücadele durumumda su değişimlerinin sizin önerinize göre %50 olduğunu ve bunun klorlu olabilmesi için %25'inin dinlenmemiş su olduğunu düşünürsek, özellikle tetra türü gibi hassas balıkların olduğu akvaryumlarda sorunlarla karşılaşabiliriz..
 
Dinlenmemiş su yöntemini uygulayacak arkadaşların besledikleri balık türünü göz önünde bulundurmalarında yarar var..
 
 

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

YBNÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 14/09/2006
İl: Ankara
Mesaj: 1247
YBNÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 24 Nisan 2007 01:17

Üretim akvaryumlarımızdan birinde yeşil su'ya benzer şekilde fakat siyah renkli bir su ile karşılaştık, görüş mesafesi sıfır'a yakındı. buradaki canlıları başka bir akvaryuma aktardık fakat aktarım yaptığımız akvaryum suyu da 2 gün içinde siyah'a döndü.

Su değişimleri suyun renginde bir ton bile açılmaya neden olmadı, %75'lere varan su değişimleri yaptık fakat suyun rengi zerre değişmedi. Bunun ne olabileceği konusunda internette araştırma yaptık fakat sanki daha önce kimse karşılaşmamış.
 
Yeşil su gibi bununda bir bakteri olma ihtimali üzerinde duruyoruz, bir iç filtrenin içine aktif karbon doldurup çalıştırmak bir nebze işe yaradı fakat çözüm olmadı, bitki de çözüm olmadı çünkü aktarımı yaptığımız 2. akvaryum oldukça yoğun bitkilendirilmiş bir akvaryumdu.
 
Aktif karbon filtrasyonunu artırıp bir süre bekleyeceğiz, çözüm olmazsa suyun bir örneğini tahlil ettireceğiz ki ne olduğunu anlıyalım, fakat çözüm bulamazsak başka yerlere bulaşma ihtimaline karşılık iki tanktan ve içindeki canlılardan vazgeçmek durumunda kalacağız.
 
Not: ilk üretim tankı cam'a cam yani kumsuz/bitkisizdi, filtrasyon mini sump ile sağlanıyordu. 2. üretim tankı bitki doluydu ve filtrasyonu dış filtre ile sağlanıyordu. Yeşil su'yun bir varyasyonu olma ihtimali yüksek, öncelikle deneyeceğimiz birkaç şeyden sonra bakır sülfat'ı da deneyebiliriz, tabi canlıları aktarırken eski sudan arındırmak ve yeni suya geçiş, oldukça su ve zaman harcatacak. Aslında o iki tanktan vazgeçmek en kolayı olacak ama nedenini veya çözümünü bulmak ileride başka bir tankta karşılaşırsak cebimizdeki çözüm olur.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

ZiyaretçiÇevrim Dışı

Ziyaretçi
Kayıt: 01/01/2003
Mesaj: 0
ZiyaretçiÇevrim Dışı
Ziyaretçi
Gönderim Zamanı: 25 Nisan 2007 03:37
     Yiğit Bey geçmiş olsun; çok enteresan bir durum; ben de daha once siyah su sorunu hiç duymamıştım.
 
     Benim de 2 defa suyum simsiyah olmustu ama bunu nedeni farklıydı; br defasında yıkamadan kullandığım aktif karbon (bayağıda adiymiş) suyu simsiyah etmişti bir defasında da adi bir siyah sunger renk salarak suyu simsiyah etmişti ama ikiside mekanik nedenler. Sizin durum farklı gorunuyor; ben de bif sey oneremiyorum acıkcası.
 
     Bu sorunu daha once yasamıs ya da cozumu hakkında bilgisi olan arkadaşlar varsa; dinlemek isterim.
 
 

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

ZiyaretçiÇevrim Dışı

Ziyaretçi
Kayıt: 01/01/2003
Mesaj: 0
ZiyaretçiÇevrim Dışı
Ziyaretçi
Gönderim Zamanı: 25 Nisan 2007 03:38
     Faruk Bey siz de haklısınız; hassas balıklar da dikkatli olamak gerekir; ama sularımız bu değişim oranında sıkıntı yaratacak düzeyde de klorlu değil; ben sorun olacağını sanmıyorum ama yine de dikkat etmek lazım tabi.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

batuhanbayramÇevrim Dışı

Kıdemli Akvarist
[C]2,1,14686[/C] [B]2776,2[/B] [C]2,3,14686[/C]
Kayıt: 11/09/2006
İl: Istanbul
Mesaj: 4498
batuhanbayramÇevrim Dışı
Kıdemli Akvarist
Gönderim Zamanı: 25 Nisan 2007 20:28
Yiğit Bey U.V filtre denediniz mi? Çözüm olabilir. 

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

YBNÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 14/09/2006
İl: Ankara
Mesaj: 1247
YBNÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 25 Nisan 2007 21:08
Aslında o akvaryumlarda UV denemedim, daha doğrusu aklıma gelmedi :D Birkaç gün içinde güçlü bir uv ile deneme yapacağım.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

YBNÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 14/09/2006
İl: Ankara
Mesaj: 1247
YBNÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 01 Mayıs 2007 02:02
UV denemeye gerek kalmadı, alg ilacı sorunu çözdü, anlaşılan bir bakteri veya alg türüymüş.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

ozer_1985Çevrim Dışı

Kayıt: 04/04/2007
İl: Istanbul
Mesaj: 97
ozer_1985Çevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 02 Mayıs 2007 10:30
Arkadaşlar zaten suyun renginin birdenbire değişimesi özellikle yeşile yakın bir renk alması çok yaşadım aşırı yemleme veya dip çekimi yaparken herşeyi karıştırmaktan ve bütün pisliklerin dağılmasından kaynaklanıyo peki bir şey sorucam dip çekimi yapmayı gerektirmeyecek veya uzun bir süre gerektirmeyecek bir filtre yok mu çünkü canlı doğuran (lepistes) besliyorum ve dip çekiminde su karışırsa aşırı nitrattan ölebiliyorlar.bi yardım lütfen. ozer_19852007-05-02 10:32:01

+1: [T]199866,Fatihs[/T]

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir