Kaybolan Göl Aral'ın Hikayesi
Gönderim Zamanı: 26 Nisan 2017 16:50
[IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/136158/260420171649141.jpg[/IMG]
Kaybolan göl Aral'ın hikayesi
25 Şubat 2015 BBC
Orta Asya'daki Aral Gölü'nün kuruması tarih boyunca insan eliyle gerçekleştirilen en büyük doğal afetlerden birisi. Pamuk rekoltesini artırabilmek için Sovyetler Birliği döneminde yapılan plansız sulama projeleri, dünyanın en büyük dördüncü gölü olan Aral'ın yüzde 90'ını kurutup çöle çevirmişti. BBC Özbekçe Servisi'nden Rüstem Kobilov Aral'ı kurtarma çalışmalarını ve başarıya ulaşıp ulaşamayacaklarını araştırdı: Aral Gölü'nün kuruyup çöle dönmesi sadece 40 yıl aldı. Bir zamanlar teknelerin yüzdüğü yerde şimdi çorak toprağın ortasında paslanmış gemi kalıntıları var.
Eskiden 60 bin kilometre karelik bir alanı kaplayan Aral, yer yer 40 metre derinliğe ulaşıyordu. Şimdiyse bu heybetli doğa harikasının sadece yüzde 10'u geriye kalmış durumda.
Aral'ın kuruması son yüzyıllarda görülmüş en büyük yeryüzü dönüşümü olarak kabul ediliyor.
Orta Asya'nın iki büyük nehri Amu Derya ve Siri Derya Aral'ı besleyen kaynaklardı. Ancak Sovyetler Birliği döneminde bu iki nehir pamuk tarlalarının sulanması için kullanılmaya başladığında Aral Gölü'nün de geleceği belirsiz hale geldi.
Sovyetler Birliği'nin planlamacıları Orta Asya'yı dünyanın en büyük pamuk üreticisi haline getirmeyi tasarlamışlardı. Bu politikanın sonucunda Özbekistan 1980'lerde dünyanın en büyük pamuk üreticisi haline geldi.
Aral'ın yüzölçümü daraldıkça daha çok böcek ve haşare çekmeye başladı. Buna karşılık balık nüfusu da giderek azaldı.
Başka bir deyişle Sovyetlerin pamuk üretimi hayalleri dev bir gölün ve balıkçılığın yok olmasına neden oldu.
Aral'ın kurumasıyla bölgedeki iklim de değişti. Yağmurlar azaldı, yeşil alanlar kuraklaştı.
Aral'a yakın tatlı su göletleri de Aral'la birlikte kurudu.
Aral'ın beslediği bitki örtüsü içerisinde yaşayan antilop sürüleri yeryüzünden silindi.
Aral Gölü küçüldükçe kuşbakışı görüntüsü bir kardan adam halini almaya başladı ve şişman bir gövde üzerine oturtulmuş küçük bir kafa görüntüsü ortaya çıktı.
Kardan adamın kafası 'Küçük Aral' adını aldı. Boyun noktasına ise bir baraj yapıldı.
Kokaral Barajı sayesinde Aral'ın derinliği 2005'teki en sığ seviyesinden 3 metre yukarı çekilebildi.
Ancak Küçük Aral, kuruyan gerçek Aral Gölü'nün sadece yüzde 5'i kadar. O yüzden bölgedeki büyük balık işleme fabrikaları bir daha hiç eskisi kadar çalışamayabilir.
Küçük Aral'da balıkçılık tekrar canlanıyor ama elbette eski günlerdeki gibi değil. Ancak bölge halkı yine de umutlu.
67 yaşındaki Kazak Maryan Baybolkızı, eskiden Aral Limanı olarak bilinen yerde yaşıyor. Aral'ın hâlâ bir büyük bir göl olduğu günleri özlemle anan Maryan, "Belki benim için artık geç ama torunlarım denizi yeniden görsün istiyorum" diyor.
Kazakistan hükümetinin resmi politikası Küçük Aral'ı denizin eski yüzölçümüne ulaşana kadar büyütmek.
Dünya Bankası'nın da desteğiyle Kokaral Barajı için 85 milyon dolarlık bir yatırım yapılmış.
Ancak Küçük Aral'ı kurtarması ümit edilen bu baraj Özbekistan sınırları içerisindeki Büyük Aral için bir tehdit niteliğinde.
Özbekler barajla birlikte Büyük Aral'a gelen tek su kaynağının da kesildiğini söylüyor.
Ancak Özbek hükümetinin konuya önem vermediği yorumları da yapılıyor.
Büyük Aral'ın altında petrol ve doğalgaz rezervleri bulundu ve bu yeraltı kaynaklarını kuru toprak üzerinden çıkarmak hem çok daha hesaplı, hem de daha kolay.
Rus ve Güney Koreli firmalar Özbekistan'da faaliyetlere başladı bile.
Kaybolan göl Aral'ın hikayesi
25 Şubat 2015 BBC
Orta Asya'daki Aral Gölü'nün kuruması tarih boyunca insan eliyle gerçekleştirilen en büyük doğal afetlerden birisi. Pamuk rekoltesini artırabilmek için Sovyetler Birliği döneminde yapılan plansız sulama projeleri, dünyanın en büyük dördüncü gölü olan Aral'ın yüzde 90'ını kurutup çöle çevirmişti. BBC Özbekçe Servisi'nden Rüstem Kobilov Aral'ı kurtarma çalışmalarını ve başarıya ulaşıp ulaşamayacaklarını araştırdı: Aral Gölü'nün kuruyup çöle dönmesi sadece 40 yıl aldı. Bir zamanlar teknelerin yüzdüğü yerde şimdi çorak toprağın ortasında paslanmış gemi kalıntıları var.
Eskiden 60 bin kilometre karelik bir alanı kaplayan Aral, yer yer 40 metre derinliğe ulaşıyordu. Şimdiyse bu heybetli doğa harikasının sadece yüzde 10'u geriye kalmış durumda.
Aral'ın kuruması son yüzyıllarda görülmüş en büyük yeryüzü dönüşümü olarak kabul ediliyor.
Orta Asya'nın iki büyük nehri Amu Derya ve Siri Derya Aral'ı besleyen kaynaklardı. Ancak Sovyetler Birliği döneminde bu iki nehir pamuk tarlalarının sulanması için kullanılmaya başladığında Aral Gölü'nün de geleceği belirsiz hale geldi.
Sovyetler Birliği'nin planlamacıları Orta Asya'yı dünyanın en büyük pamuk üreticisi haline getirmeyi tasarlamışlardı. Bu politikanın sonucunda Özbekistan 1980'lerde dünyanın en büyük pamuk üreticisi haline geldi.
Aral'ın yüzölçümü daraldıkça daha çok böcek ve haşare çekmeye başladı. Buna karşılık balık nüfusu da giderek azaldı.
Başka bir deyişle Sovyetlerin pamuk üretimi hayalleri dev bir gölün ve balıkçılığın yok olmasına neden oldu.
Aral'ın kurumasıyla bölgedeki iklim de değişti. Yağmurlar azaldı, yeşil alanlar kuraklaştı.
Aral'a yakın tatlı su göletleri de Aral'la birlikte kurudu.
Aral'ın beslediği bitki örtüsü içerisinde yaşayan antilop sürüleri yeryüzünden silindi.
Aral Gölü küçüldükçe kuşbakışı görüntüsü bir kardan adam halini almaya başladı ve şişman bir gövde üzerine oturtulmuş küçük bir kafa görüntüsü ortaya çıktı.
Kardan adamın kafası 'Küçük Aral' adını aldı. Boyun noktasına ise bir baraj yapıldı.
Kokaral Barajı sayesinde Aral'ın derinliği 2005'teki en sığ seviyesinden 3 metre yukarı çekilebildi.
Ancak Küçük Aral, kuruyan gerçek Aral Gölü'nün sadece yüzde 5'i kadar. O yüzden bölgedeki büyük balık işleme fabrikaları bir daha hiç eskisi kadar çalışamayabilir.
Küçük Aral'da balıkçılık tekrar canlanıyor ama elbette eski günlerdeki gibi değil. Ancak bölge halkı yine de umutlu.
67 yaşındaki Kazak Maryan Baybolkızı, eskiden Aral Limanı olarak bilinen yerde yaşıyor. Aral'ın hâlâ bir büyük bir göl olduğu günleri özlemle anan Maryan, "Belki benim için artık geç ama torunlarım denizi yeniden görsün istiyorum" diyor.
Kazakistan hükümetinin resmi politikası Küçük Aral'ı denizin eski yüzölçümüne ulaşana kadar büyütmek.
Dünya Bankası'nın da desteğiyle Kokaral Barajı için 85 milyon dolarlık bir yatırım yapılmış.
Ancak Küçük Aral'ı kurtarması ümit edilen bu baraj Özbekistan sınırları içerisindeki Büyük Aral için bir tehdit niteliğinde.
Özbekler barajla birlikte Büyük Aral'a gelen tek su kaynağının da kesildiğini söylüyor.
Ancak Özbek hükümetinin konuya önem vermediği yorumları da yapılıyor.
Büyük Aral'ın altında petrol ve doğalgaz rezervleri bulundu ve bu yeraltı kaynaklarını kuru toprak üzerinden çıkarmak hem çok daha hesaplı, hem de daha kolay.
Rus ve Güney Koreli firmalar Özbekistan'da faaliyetlere başladı bile.
Beğenenler: [T]157795,sina cen[/T][T]191426,lojistisyen[/T][T]131926,okyoky[/T][T]186349,PurpleBetta[/T][T]162688,Va_sil[/T][T]195420,SevimliHaya1et[/T][T]93294,basketbol6[/T][T]188146,Xzyfos[/T][T]100597,twinsoul[/T][T]194149,Ali S[/T][T]61743,emirhancakir[/T][T]114525,doruk29[/T][T]78942,muratdeg[/T][T]76853,dr.aqua[/T][T]189081,DogukanCAN35[/T]
Teşekkür Edenler: [T]157795,sina cen[/T][T]188409,hatesli[/T][T]162688,Va_sil[/T][T]71002,Emre Zaim[/T][T]100597,twinsoul[/T]
+1: [T]157795,sina cen[/T][T]195420,SevimliHaya1et[/T]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 26 Nisan 2017 16:54
İlk kez duyuyorum bayağı güzel bilgiler çok sağolun Yusuf Hocam.
Teşekkür Edenler: [T]136158,Yusuf Tanrıverdi[/T]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 26 Nisan 2017 19:13
"Son ırmak kuruduğunda, son ağaç yok olduğunda, son balık tutulduğunda; beyaz adam paranın yenmeyen bir şey olduğunu anlayacak."
Kızılderili Lideri Şef Seattle.
Kızılderili Lideri Şef Seattle.
Beğenenler: [T]194839,Furkancngr[/T][T]100597,twinsoul[/T][T]136158,Yusuf Tanrıverdi[/T][T]186475,Emyy[/T][T]114525,doruk29[/T]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 26 Nisan 2017 19:17
Küçük göl [:geek:]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 26 Nisan 2017 19:41
İnsan faktörünü ortadan kaldırsak dünya nasıl bir cennet olurdu merak ediyorum.
+1: [T]138186,kralexxx[/T]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 26 Nisan 2017 19:41
Maalesef cok uzucu ..........Gecen ay Malaw golunde petrol bulduklarini okumustum ...........Ekoloji hepimize tesiri oldugundan ,boyle konularda cok hassas olmamiz gerektigine inaniyoum....[:)]
Tebrikler Yusuf bey !!!!!!
Tebrikler Yusuf bey !!!!!!
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 26 Nisan 2017 21:17
[URL]https://www.youtube.com/watch?v=3-3GndW_RkM[/URL]
Beğenenler: [T]114525,doruk29[/T][T]71002,Emre Zaim[/T]
Teşekkür Edenler: [T]71002,Emre Zaim[/T]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 26 Nisan 2017 21:51
Doğal kaynakların bilinçsiz kullanımının en üzücü örneğidir Aral Gölü. Malesef ülkemizde de Beyşehir Gölü benzer bir süreçten geçiyor.
+1: [T]71002,Emre Zaim[/T]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 27 Nisan 2017 09:45
[IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/136158/270420170945001.jpg[/IMG]
[IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/136158/270420170945451.jpg[/IMG]
[IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/136158/270420170945451.jpg[/IMG]
Teşekkür Edenler: [T]71002,Emre Zaim[/T]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 27 Nisan 2017 10:10
Şimdiki gençler şöyle , şimdiki zaman böyle , eskiden dünya şöyle güzel böyle tatlıydı diyen dedeler , dayılar , teyzeler , ablalar mahvetmişler dünyayı bize de bu pisliğin içinde yaşamaya çalışmak düşmüş. Adil değil. Ha çok biliyorlarsa Thomas Midgley diye araştırıp okusunlar.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 27 Nisan 2017 10:37
[QUOTE=basketbol6]İnsan faktörünü ortadan kaldırsak dünya nasıl bir cennet olurdu merak ediyorum.[/QUOTE]
İnsan ırkı dünyanın başına gelen en kötü şeydir.
İnsan ırkı dünyanın başına gelen en kötü şeydir.
Beğenenler: [T]93294,basketbol6[/T]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 27 Nisan 2017 16:51
Ekolojiye ve coğrafik yapıya insan eliyle yapılan her müdahalenin istisnasız faydadan çok zararı olmuştur.
Bu yüzden akvaryumlarımda sistemi en baştan kurar; gerekmedikçe asla müdahale etmem.
Doğal olanın en iyisi olduğunu; günlük rantların ölüp gittiklerinde çocuklarının bedduası olacağını insanoğlu ne zaman anlayacak ya da anlamak işine gelecek?
Bu yüzden akvaryumlarımda sistemi en baştan kurar; gerekmedikçe asla müdahale etmem.
Doğal olanın en iyisi olduğunu; günlük rantların ölüp gittiklerinde çocuklarının bedduası olacağını insanoğlu ne zaman anlayacak ya da anlamak işine gelecek?
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 01 Mayıs 2017 17:26
[IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/136158/010520171726471.jpg[/IMG]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir