Koi Yetiştiriciliği


RadinantÇevrim Dışı

Kayıt: 30/05/2008
İl: Kocaeli
Mesaj: 3812
RadinantÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 23 Eylül 2008 20:05

Renkli Havuz Balıkları Yetiştiriciliği hakkında genel bilgiler

Resim: Renkli havuz balıkları vücut renkleri ve renk şekillerine göre değerlendirilirler. Yukarıda resimleri verilen balıkların her biri 300 ile 1000 dolar arasında değer biçilerek pazarlamaya sunulmuşlardır. Bu durum havuz balığı yetiştirme çalışmalarının ekonomik yönünü açıklar niteliktedir

Renkli sazan balığı yetiştiriciliğine bu kitap içerisinde yer verilmesine ve akvaryum balıkları yetiştiriciliğinden ayrı tutulmasında yarar görülmüştür. Çünkü Bildiğimiz adi sazan balıklarından seleksiyon ve diğer yöntemlerle üretilmiş olan renkli havuz balıklarının özellikle gelişmiş ülkelerde büyük bir öneme haiz olduğu ve ticari açıdan üretimi üzerinde çok önemli çalışmalar olduğu gözlenmektedir. Ekonominin gelişmesi ve halkın güzelliklere olan ilgisinin gelişen eğitim ve ekonomi ile artmasının beklenmesi bu konu üzerine ileride ülkemizde ilgi duyulabileceği inancındayım Ayrıca iklim koşullarının uygunluğu nedeni ile üretilecek üstün kaliteli balıkları her zaman için dış ülkelerde pazarlama olanağının var olabileceği de düşünülebilir.

Renkli havuz balığına olan ilgi Japonya ve Amerika da o kadar fazladır ki bu konuda çalışan bir çok dernek ve üretici ile meraklı kitlesi olduğu izlenmektedir. Bu ülkelerde her yıl pek çok renkli havuz balığı fuarları açılır ve buralarda üstün değerde kabul edilen balıkların çok yüksek fiyatlarla pazarlandığı izlenir. Yukarıdaki resimlerde verilen örneklerden anlaşılacağı üzere de çok çeşitli renk ve desenlere sahip olabilmektedirler. Yukarıda resimleri verilen balıkların fiyatı 330 ile 1000 dolar arasında değişmektedir. Doğal olarak kaliteye bağlı olarak fiyatların bir ile binlerce dolar arasında olabileceği söylenebilir. Yine bu resimlerde görülen balıklar renk ve şekil desenlerine göre ayrı varyete veya hat olarak tanımlanır. Her varyete için belirlenmiş vücut rengi özellikleri bulunmaktadır. Bu özellikler üzerinde titizlikle durulur. Bu konularda pek çok yerde müsabakalar düzenlenir. Bu müsabakalarda derece alan balıklar çok yüksek fiyatla pazarlanırlar ve bu balıkların yavruları da ödül almış bir soydan geldikleri gerekçesi ile daima normal balıklardan daha fazla fiyatla pazarlanırlar. Bu açıklamalardan anlaşılacağı üzere KOİ yetiştiriciliğinde dünyada geniş bir üretim alanı vardır. Konu hobi olsa da balık yetiştiriciliğinden ticari bir gelir elde etme açısından, önemli bir konu durumundadır. Bu hobi yanında birçok uzak doğu ülkesinde bazı renkli sazan varyeteleri yemeklik olarak ta değerlendirilir. Bunu garipsememek gerekir. Neticede bu balıklarda bir sazan ırkı durumundadır ve et kalitesi bakımından fazla bir farklılığı olmaması gerekir.

Resim: Birçok küçük Japon bahçesinde, içerisinde koi bulunan bir havuz önemli bir hobi durumundadır.

Renkli havuz balıkları Dünyada KOİ olarak bilinir. Çok ünlü ve renkli balıklardır. Bildiğimiz sazan balıkları Cyprinus carpio türüne dahil bir varyete olarak geliştirilmişlerdir. Çok uzun ömürlüdürler. Genel olarak 25-36 yıl arasında yaşarlar. Bazı bireylerin 100 yaşını aştığı görülmüştür. Çok nadir olarak 215 yaşına kadar yaşayan ve adı HANAKO olan bir balık hakkında bildirişler vardır.

SU İSTEKLERİ:

Koi ler için sazan balıklarının arzu ettiği şu koşullarının geçerli olduğu yazılabilir. İdeal su sıcaklığı olarak 22-24 °C olarak söylenebilir. Oksijen 5 ppm den aşağı olmamalıdır. Tuzlu sulardan hoşlanmazlar ise de % o.1-0,3 tuzlulukta yaşayabilirler. Amonyak 1 ppm den daha az olmalıdır. Nitrit 2 ppm ve nitrat da 50 ppm den daha az olmalıdır. 6,5-8 pH derecelerinde rahat bir yaşam ortamı bulurlar. Alkalilik 50-170 ppm arasında olabilir. Su sertliği olarak istedikleri değerin 75-150 ppm arası olduğu söylenebilir. Genel olarak durgun sulardan hoşlanırlar. Bu nedenle bahçelere kurulan küçük havuzlarda devridaim ettirilerek suyu temizlenen bir ortamda rahatça yaşarlar. Her yetiştiricilikte olduğu gibi temiz sular yaşam ortamı için en idealidir.

KOİLERİN YUMURTLATILMASI:

Koi balıklarının sağlıklı bir şekilde kalabilmeleri için her yıl mutlaka yumurtlatılmalarında yarar vardır. Eğer yumurtlama olmaz ise balıkların sağlıklarının bozulduğu izlenir. Renkleri solar deri üzerindeki güzel desenlerinde de bozulmalar olur. Bu yetiştiricilik açısından hiç istenilmeyen bir durumdur. Çünkü balığın değeri fazla miktarda düşecektir.

Havuz balıklarının üretimi ve yetiştirilmesinde sazan balığı yetiştiriciliğinde ki uygulamalardan yararlanılabilir. Renkli sazan balıklarının normal havuz koşullarında gerekli yumurtlatma yöntemleri uygulanmaz ise rastgele her yere yumurta bıraktıkları görülür. Bu tür kontrolsüz olarak bırakılan yumurtalardan yeterli bir yavru üretimi de söz konusu olmaz. Çünkü yumurtaların bir kısmı diğer balıklar tarafından yenilecek, bazılarından yavru çıksa bile ortamda bu yavrular için gerekli gıdalar olmadığından öleceklerdir. Hele havuzlarda yeterli bitki örtüsü yok ise zayiat çok daha fazla olacaktır. Böyle olunca yumurtlama zamanı gelen bireylerden bilinçli ve kontrollü bir şekilde yumurta alım yöntemlerinin uygulanması gerekecektir. Havuz koşullarında yetiştiricilik yapılıyorsa yetiştiricinin müdahale etmesine gerek kalmadan kendiliğinden ve gelişigüzel yumurtlama oluşacaktır. Ancak bu şartlarda yumurtalar ya ergin koiler tarafından yenilecek ya da havuzda oluşan akıntı ile su yüzeyinde yok olmak tehlikesi ile karşı karşıya kalacaktır.

Resim: Ticari amaçlı olarak kurulmuş sera içi koi üretim tesisi ve dış havuz

Planlama: Ticari üretim için bütün bir yıl yavru alınabilecek şekilde plan yapılmalıdır. Bunun için iyi bir damızlık seçimi, su şartlarının uygunluğu ile yemin ve kullanılacak ekipmanların en kalitelisinin olmasına dikkat edilmelidir. En önemlisi de koi yetiştiriciliği yapacak olan personelin bilgili ve tecrübeli olması gerekmektedir. Ele alınacak varyetenin renk ve desenlerinin bozulmadan sonra ki döllerde de sürdürülmesi bakımından mutlaka çok iyi bir kandan geldiğinden emin olunmalıdır. Dört-beş yaşlarında yapısı güçlü koi balıkları (50–60 cm) strese maruz bırakıldıklarında bile iyi yumurta verebilirler.

Resim : Uzakdoğu'da bir koi çiftliği

Yaş Faktörü: Başarılı bir üretim için damızlık koinin yaşı önemli bir konudur. Her ne kadar genç koinin yumurtaları döllenebilecek olsa da yumurtadan çıkan yavrular yeterince güçlü olamayacaktır. Buna karşılık olarak çok yaşlı, örneğin 15 yaşın üzerindeki dişiler sağıldığında yumurtaların etrafındaki zar yapısı yaş ile doğru orantılı olarak daha da kalınlaştığından spermlerin yumurtanın içersine girmekte zorlandığı saptanmıştır.

Üretim yerine konulacak dişi erkek oranı pek çok üretici arasında farklı uygulamalar varsa da genel olarak bir dişiye bir erkek olması daha çok tercih edilir. Çünkü 1:1 oranı ele alındığında ana babada ki genetik benzerliğin daha fazla yakalanmasına olanak verecektir. Dişi ile erkeğin eşit sayıda olmasının bir diğer yararı ise eşleşme zamanında sinirli bir davranışta olan erkeklerin dişiyi yaralama olasılığını önlemektir. Ortam koşullarının çok iyi ve kontrol altında tutulabildiği yetiştiricilik alanlarında ise 2 dişiye 1 erkek konulabilir. Garantili bir çiftleşme ortamı aranıyorsa boy bakımından eşlerin birbirlerine yakın büyüklükte olmasına dikkat edilmelidir.

Damızlıkların çiftleşmesi mevsime; dolayısı ile suyun sıcaklığına bağlıdır. Ülkemiz bu bakımdan şanslı olup doğal olarak oldukça iyi koşullara sahiptir. Ülkemizde bölgelere bağlı olmakla beraber Nisan ayından temmuz ayına kadar koilerden yumurta alma olanağı vardır. Kontrollu koşullarda ise bunu yıl boyu elde etmek olasıdır. Fakat dış havuzlarda yetiştiricilik ele alındığında normal yumurtlama dönemlerinin su sıcaklığının 20 dereceye ulaştığı ilkbahar ayları olarak belirtilebilir. Gece ile gündüz arasında ki sıcaklık farkları ne kadar az olursa başarı şansı o kadar fazla olacaktır. Koiler Şubat veya mart aylarının başında ve hatta yazın son zamanları olan ağustos ayında da başarı ile üretilebilir. Mayıs ya da haziran ayı yavru üretimi için en uygun aylardır. Çünkü bu dönemde canlı yem bulma olanağı artacağından larvaların yaşama şansı ve gelişmeleri daha iyi olacaktır. Çiftleştirme için en uygun zamanın ayın dolunay zamanında olduğu kaydedilmiştir. Üremeye hazır olan koiler diğerlerinden ayrılarak başka bir tank ya da havuza yerleştirilir. Olası bir erken çiftleşme nedeni ile erkek ve dişilerin mutlaka bir ay öncesinden ayrılması yararlı olur. Balıkların bu dönemde yumurta dökmelerine engel olacak bir stres ortamı ile karşılaşmamaları için havuzun belli bir köşesinden rahatlıkla yakalanabilecekleri bir yerde elle yemlemeye alıştırılması uygun olacaktır.

Resim: Koi yumurtlatma tankı ve yapay, otumsu bir malzemeye tutunmuş koi yumurtaları

Yumurtlama yerinin hazırlanması:

Koi üretmek için özel bir yapıya ihtiyaç yoktur. Ancak havuzun dip kısmına suyu karıştırmayacak derecede hava veren bir havalandırma düzeneği konulması uygun olur. Yumurtlama yerleri doğal malzemeler kullanarak yukarıdaki resimde görüldüğü gibi naylon materyalden bile oluşturulabilir. Birçok üretim yerinde ise toprak havuzlardan veya sera içi tanklardan yararlanıldığı gözlenir. Tank içerisine yumurtaların yapışabilmesi için sazan üretiminde olduğu gibi ipliksi materyalden oluşmuş kakabanlar yerleştirilir. Veya gövde ve kök kısmı uzun; lifli yapısı olan ağaç parçacıkları da kullanılabilir. Bu yapıya en uygun olarak söğüt ağacının kökleri önerilmektedir ve lifli bir şekilde demetler halinde birleştirilip havuzların içersine yerleştirilir ise başarılı sonuçlar elde edilir. Bu konuda dış ülkelerde plastik materyalden de yararlanıldığı izlenmektedir. Dış ülkelerde bazı üreticiler ardıç ağacından da faydalanırlar.

Ancak bu ağacın yapısı yağlı olduğundan suyun sık sık temizlenmesi gerektiği bildirilmektedir. Bu nedenle pek önerilmez. Kullanılacak materyal ne olursa olsun yumurtaların rahatlıkla bırakılabilmesi için suyun altında kalabilmesine ya da en azından su hacminin büyük bir kısmını kaplayacak büyüklükte olmasına dikkat edilmelidir. Suyun mineral yapısını değiştirebileceği düşünüldüğünde kullanılacak malzemelerin en kalitelisi seçilmeli, mümkün olduğunca suyun içersinde uzun süre kaldığında çürüyüp parçalanmayacak yapıda olanları tercih edilmelidir.

Dışarıda üretim planlandığında suda ki mineral değişimi ya da artışı aç olan uçucu böcekler için gıda bulmak açısından son derece cazip bir ortam yaratmaktadır. Zengin bir besin ortamı bulan su böcekleri bir süre sonra soylarını devam ettirmek için çiftleşip kendi yumurtalarını buralara bırakmak isteyeceklerdir. Böcek yavruları hayatlarının belli bir döneminde parazit yaşam sürerler. Bu durum yumurtadan yeni çıkmış henüz savunmasız halde ki koi larvaları için zararlı olabilmektedir. Bitkisel orijinli materyaller seçildiğinde muhtemel parazitleri uzaklaştırmak amacıyla kullanılacak tüm malzemeler Dipterex (Dylox) ile ilaçlanmalı, sonrasında temiz su ile iyice yıkanmalıdır.

 

Dişi koiler iri yapıları ve yumurta dolu karınları ile kolaylıkla erkeklerden ayırt edilirler. Karın kısımları sert ve gergin görünmekle beraber esnek yapılıdır. Dişinin taşıdığı ağırlık suyun kaldırma kuvveti tarafından desteklendiğinden el yada kepçe yardımı ile dişi hiçbir zaman su dışına çıkartılmamalıdır. Yumurtalarını dökmeye hazır olduklarında erkek de döllemeye hazırlanır. Dişi ve erkek çiftleştirilmeden bir süre önce ayrı havuzlarda tutulmalıdır. Yumurtlama zamanı geldiğinde dişi ve erkek aynı anda azami özen gösterilmek kaydı ile temiz su doldurulmuş havuza birlikte konulur. Bazı üreticiler ortama adapte olmasını sağlamak ve böylelikle stres nedeni ile yumurtlamanın kesilmesini önlemek amacıyla dişiyi daha önce havuza koyarlar. Erkek ise aynı günün ilerleyen saatlerinde havuza yerleştirilir. Suyun p H`ı balığın rengine etki eden bir faktör olsa da üremede nötr değer olan 7 civarında tutulması doğru olacaktır. Japon üreticiler asit değeri yüksek su koşullarında yüksek kalitede kırmızı renk, ancak zayıf siyah renk elde ettiklerini bildirmişlerdir. Amerikalı üreticiler ise alkali değerin yüksek olduğu sularda belirsiz kırmızı renk, fakat iyi bir siyah renklenme ile koi üretebildiklerini söylemektedirler. Geniş üretimler için en az 2-3 tonluk havuzlar önerilmektedir.. Havuzlar üç gün öncesinden 30-50 cm derinliğinde klor içermeyen temiz ve taze su ile doldurulur. Orta incelikte hava veren ve de sessiz çalışan, çıkışları seramikten olan hava taşı yerleştirilir. Havuzun üstü balık ağı veya kümes teli gibi materyallerle örtülmeli ve gölgelik için yanıcı özelliği olmayan kalın siyah naylon (polypropylene) kullanılmalıdır. Bu gölgelik aynı zamanda hem koilerin havuz dışına atlamasına engel olacak, hem de zararlı kuşlar gibi koi yavruları için tehlike yaratabilecek canlılara caydırıcı olacaktır. Aynı zaman da dışardan rüzgar ile gelecek süprüntü, moloz gibi cisimlerin suya düşmesini engelleyecektir.

Resim: Elden yem alan bir koi. Koiler uzun süre bakıldıklarında evcilleşir ve bir ev hayvanı gibi sahiplerine yakınlık gösterirler

Resim: Sazan balıklarında olduğu gibi yumurtaların sağım yoluyla alınıp tohumlanması da mümkündür. Bunun için sazan balığı yetiştiriciliğinde olduğu gibi çalışılır. Hormonal etkilerden de yararlanılabilir.

Yumurtlama Zamanı:

Yumurtlama genellikle sabahın erken saatlerinde gerçekleşir. Sabah saat 9`a kadar yumurtlama olmazsa günün ilerleyen saatlerinde hiç bir şey gerçekleşmeyecektir. Eğer böyle bir durum olursa; balıklara azar azar yem verilmeli ve onların rahat olmalarına özen gösterilmelidir. Üretim yerinde ki su seviyesi düşük tutulduğundan hava ısındığında koiler için olumsuz bir ortam oluşabilir. Havanın yada suyun alıştıklarından daha sıcak olduğu dönemlerde balıklar yumurtlamak istemezler. Bu nedenle havuza hafif tazyikli su püskürtmek ya da su sıcaklığının kritik noktaya gelmesini engelleyecek olan tente gibi malzemelerle havuzları örtmek yararlı olabilir. Üç gün sonra yine bir hareket yoksa anaçlar üretim havuzlarından süratle çıkartılmalı ve ana havuzlara alınmalıdır.

Çiftleşme:

Dişinin yumurtlama zamanı gelmişse bitki ya da sentetik liflerden hazırlanmış düzeneklerin etrafında yuva yapmak ister gibi hareketler yapmaya başlar ve hormonal bir koku bırakır. Erkeği ise yumurtlama pozisyonuna geçebilmek için çeşitli oyunlarla dişiye kur yapar. Eğer üretim yerinde iki erkek, bir dişi var ise erkekler dişiyi aralarına alır. Biri, dişinin havuz duvarına doğru yüzmesini sağlarken diğeri de burun ucuyla dişinin karnına hafif darbelerle vurur. Darbelerinde etkisiyle bırakılan yumurtalar aynı anda erkeğin bıraktığı spermlerle döllenir. Bütün bu hareketler sırasında su içersinde bir türbülans oluşur ve yumurtalar havuzun her yanına dağılır. Eğer ortamda yeteri kadar kakaban var ise yumurtaların çoğunluğu bu lifli materyallere yapışacaktır.

 

Yumurtalarını erkeklerin şiddet hareketleri ile dökmeye zorlanan dişi bitkinleşir; bazen de kuyruk ve yüzgeçlerinde yırtılmalar, yaralanmalar oluşmuş olabilir. Sonuç da dişi tüm yumurtalarını bırakmamış olabilir ki bu durum dişi için tehlikelidir. Çünkü erkek, dişinin karnında hala yumurta olduğunu hissedecek ve kalanları da dökmesi için hırpalamaya devam edecektir. Bütün bunlar 4–7,5 saat sürer. Dikkatli üreticiler dişinin artık yumurtlamak isteyip istemediğini dikkatle gözlemlemelidir. Bunun içinde balıkları tedirgin etmeden on dakikada bir kontrol etmeli gerekirse erkeği üretim yerinden ayırmalıdırlar.

Çiftleşme sonrası:

Erkek koi dişiye karşı agresif tavrını sürdürmeye devam ederse dikkatlice ortamdan alınıp başka bir havuza yerleştirilmelidir. Dölleme sırasında erkek balığın vücut yüzeyini parazit, sürtünme gibi dış etkenlerden korumak amacıyla salgıladığı sıvı miktarı daha da artar. Bu nedenle erkeği yakalamak oldukça zorlaşır. Hatta balık yakalanmamak için gerektiğinde her tür kepçe, ağ vs. ile de savaşacaktır. Kaçarken vücudunda oluşacak herhangi bir yara onu mantar veya herhangi bir hastalık etkenine karşı zayıf düşürecektir. Bu nedenle balık yakalandıktan sonra su kriterlerinin düzgün olduğu ve koruyucu dezenfektanların ilave edildiği temiz bir havuz içersine vakit kaybetmeden nakletmek gerekir. Dişi ise; kendini toparlayabilmesi ve kuvvetini geri kazanması amacıyla başka bir havuza tek başına ya da başka dişilerin bulunduğu temiz bir havuza konularak 24 saat erkeklerden uzak tutulmalıdır. Böylelikle yaydığı koku nedeniyle kendisini yeniden çiftleşmek için zorlayan erkeğin zarar verici davranışlarından korunmuş olacaktır. Yumurtalarını kısmen döken dişi yalnız kaldığında henüz bilinmeyen bir nedenle havuzun dışına atlamaya çalışır. Bunun için havuzun etrafına barikat kurmak veya örtmek gerekir.

Yumurtlama sonrası üretim havuzunun suyu bulanıklaşacaktır. Ancak yumurtalar açık yeşilimsi renkleri ile çıplak gözle dahi rahatlıkla seçilir. Gece olmadan önce havuz suyunun yarısı yeni su ile değiştirilmelidir. Böylelikle suyun bulanıklığı ve çiftleşmeye davet eden nahoş kokuda yavaş yavaş giderilebilecektir.

Gelişme:

Resim: Liflere tutunmuş yumurtalar ve larva

Yumurtlamadan sonraki üçüncü gün döllenmeyen yumurtalar kireç gibi mat renklidir. Döllenmiş yumurtalar ise temiz parlak görünümlü olup, bu iyi bir gelişmenin ilk ipucudur. Gelecekte gözleri olacak iki siyah nokta hemen dikkat çeker. 4–5 gün içersinde tıpkı virgül işaretine benzeyen pek çok larva yumurtadan çıkacak ve su içinde yüzmeye başlayacaktır. Gecelerin çok soğuk olduğu dönemlerde ise yumurtadan çıkış süresi 6.güne kadar uzayabilir. Bu dönem koi yavrularının uçan böceklerin aç larvalarına yem olabilecekleri en savunmasız zamanlarıdır.

Besin:

           
Larva döneminin ilk zamanlarında filtre sistemini devreye sokmadan ve havuzu kirletmeden yemleme yapmak günümüzün önemli problemlerinden birisidir. Larva çıktıktan sonra ilk 24 saat kendi besin kesesi ile yeterli gıdayı sağlayacağından ilave yem vermeye gerek yoktur. Ancak bunu takip eden 3 aylık periyot süresince günde en az beş defa yemleme yapılması gerekir. Hazırlanacak doğal yem karışımına yeşil algler de ilave edilmelidir. Besin kesesi tükendikten sonra ki 2. gün yeşil alglerce zenginleştirilmiş su; 3.gün rotifer veya yumurtadan henüz çıkmış artemia yavrusu. 4. ve 5. günler; kırmızı ve yeşil alglerle zenginleştirilmiş besi suyu ve ilave olarak haşlanmış yumurta sarısından yarım çay kaşığı suda ezilip verilmelidir. İkinci Hafta; canlı ya da dondurulmuş su piresi ince ince kıyılarak verilir. Ya da çok ince toz haline getirilmiş kuru yem ile temiz, güvenilir yerlerden temin edilen kıyılmış tubifex. 1. Ay: Larvaların boyu 2-2,5 cm. arasına ulaşır. 2. Ay: da 3-4 cm. boy uzunluğuna erişir. Bu dönemde larvalar ergin koiler için hazırlanan yemleri de almaya başlarlar. Bu yemler beslenme rejiminin %70`ini oluşturmalıdır. Kalan kısım ise dondurulmuş, ince kıyılmış tübifex ve su piresi olması önerilmektedir. 4. Ayda Yemleme günde 3 defaya indirilmelidir. Bu aydaki yavru boyu 8-10 cm dolayındadır. Ancak bazılarının 3-5 cm gibi küçük boyda kalmasını normal karşılamak gerekir.

Resim: Koi larvaları

Resim: Koi larvalarının artemia ile beslenmesi ve koi larvaları

Resim: Renkli havuz balıkları yoğun şekilde barındırılabilirler.

Bakım

İlk iki ay boyunca; iki günde bir su değiştirilmelidir. Bunu yaparken geniş kısmına ince gözlü bir tülbendin konulduğu bir huniden faydalanmak yararlı olacaktır. Böylelikle taze, temiz su havuza hafif bir tazyikle verilirken diğer yandan da çıkış kısmında atık su fazla bir akıntı yapmadan atılabişlecektir.

Biyolojik filtreler 3 ay boyunca mükemmel çalışırlar. Eğer filtrenin çalışmasından dolayı ortamda alg oluşamıyor ise yavruların bu ihtiyaçları için haftada bir defa yemlerine ince ince doğranmış birkaç yaprak yeşillik ilavesi yararlı olabilir.

Larvaların çok yoğun tutuldukları ortamlarda koşullar çok iyi olmayacağından bazıları yeterli gıdayı bulamayarak zayıflayacak ve sonunda doğal yolla selekte olacaklardır. Genç larvaların herhangi başka bir yere nakledilebilmesi için en azından altı hafta geçmesi gerekir. Bundan sonra ise üreticiler çok dikkatle yavruları izlemelidirler. Henüz renklenmenin oluşmadığı bu dönemde eğer yavrular arasında eksik yüzgeç, tek göz, bükülmüş omurga, deforme ağız gibi fiziksel deformasyonlar var ise derhal ayrılmalıdırlar. Balıklar iki yaşına geldiğinde renklenme tamamlanmış ve yerleşmiş olacağından damızlık ayırmak için en uygun dönem bu yaştan sonra yapılmalıdır.

JAPON BALIKLARI (Carassius auratus,Cyprinus auratus)

           

Su ürünleri yetiştiriciliğinde ana amaç bu üretim dalından ekonomik bir gelir elde etmektir. Süs balıkları her ne kadar bir merak konusu ise de bu konuda çalışan işletmeler oldukça önemli oranlarda gelir sağlarlar. Bu konu kapsamında renkli havuz balıkları arasında en yaygını ve ünlüsü olan renkli japon balıkları yetiştiriciliği konusunda özellikle; Japonya, Çin Tayland ve Kore uzak doğu ülkelerinde çok başarılı yetiştiricilik çalışmaları yürütülür. Bu çalışmalar aynen sazan yetiştiriciliğinde olduğu gibi dış havuzlarda uygulanan önemli bir balık üretim sektörüdür. Bu arada süs balığı olarak değeri az olan iri balıklarında insan gıdası olarak kullanıldığı bölgelerde vardır.

Ülkemizde japon balıkları olarak bilinen bu balıklar dış ülkelerde altın balık anlamına gelen gold fish ismi ile tanınırlar. Tarihi Çin kayıtlarına göre kırmızı renkli ilk japon balığı milattan sonra 2. yüzyılda keşfedilmiştir. Diğer kırmızı havuz balıkları ile bazen karıştırılır. Diğer kırmızı havuz balıkları üzerinde ise milattan önce 2000 yıllarına kadar dayanan kayıtlar bulunmuştur. 15. yüzyılda ise kavanoz tipi kaplarda evlere alındığı kabul edilmektedir. Buradan anlaşılır ki bir süs balığı olarak en eski ele alınan balık türlerinden biri olduğu kabul edilebilir. Son 2-3 yüz yılda yapılan ıslah çalışmaları sonucu pek çok varyete geliştirilmiştir. Bu konudaki çalışmaların devam ettiği söylenebilir.

 

İnsanlara kolayca alışabilen bir balıktır. Küçük akvaryumlarda ısıtıcı konulmadan oda sıcaklığında barındırılabilirler. Özellikle son yıllarda ülkemizde küçük kavanoz tipi akvaryumlarda bakılmaları yaygınlaşmıştır. Bu tür akvaryumlarda ısıtıcı ve hava verme imkânı yok ise balıkların küçük ve sayıca az olması gerekir.

Evinizde barındırmayı düşündüğünüz japon balığı üzerinde önereceğimiz ilk konu satın aldığınız balığın sıhhatli olmasıdır. Çok durgun ve sakin görünen balıklar hasta olabilir. Kuyrukları düzgün ve sağlam olmalıdır. Tül gibi olan kuyruklarında yırtıklar olmamalıdır. Üzerindeki pullar tam olmalı ve kopuk veya yırtık pullar bulunmamalıdır. Çünkü kopuk olan pul yerlerinden kolayca hastalık kapabilirler. Balığın ağzı beyazımsı olmalı ve balık canlı şekilde yüzübilmeli ve fakat yüzerken telaşlı ve etrafa çarpar şekilde davranmamalıdır.

Akvaryuma yeterli sayıda balık konulmasına dikkat edilmelidir. 5-10 lt. su hacime 1 balık hesap edilebilir. Akvaryumda bitki bulunması yararlı olur ise de sağlam köklü bitkiler olması gerekir. Çünkü balıklar bitkileri kökleyerek çıkarabilirler.
Akvaryumun dip kısmına konulan çakılların keskin değil yuvarlak olmasına dikkat edilmelidir. Çünkü Japon balıkları dipteki yemleri toplar iken kumları da ağızlarına alırlar ve kumlar sert köşeli olur ise ağızda yara yapabilir.
Japon balıklarının beslenmesinde kullanılacak yemler konusunda çeşitli öneriler getirilebilir. Japon balıkları diğer akvaryum balıklarına oranla nisbeten iri balıklar olduğu için çok ince toz haline getirilmiş yemler ile beslenmeleri doğru değildir. Yemler balıkların yutabilecekleri irilikte olmalıdır.. Haftada bir kez canlı yem verilmesi yararlı olur. Yavru üretimi düşünülmüyor ise günde bir kez yemlemek yeterlidir.

Akvaryumda bulunan balıklardan bazılarının karınlarının aşırı şekilde şişmiş olması bu balığın yumurtalı olduğunu gösterir. Bu balıklarda anüs içe doğru çökük olur. Üreme mevsiminde erkek balıkların galsamaları üzerinde kabarcıklar oluşur. Bu kabarcıklar cinsiyet tayininde yararlı olur. Cinsel olgunluğa erişmeleri akvaryum koşullarına göre değişir. Isısı sabit tutulan ve 22-25 0C olan akvaryumlarda yıl boyu dış havuzlarda ise ilkbaharda üretilirler. Bazı başarılı japon balığı üreticileri balıklara kondisyon kazandırmak için beyaz etli balık eti verilmesini önermektedirler.

 

Resim: Renkli havuz balıkları yetiştiriciliğinde olduğu gibi Japon balıkları da havuzlarda ticari amaçlı olarak yetiştirilirler ve üreticilerine önemli gelir sağlarlar

Resim: Japon balığı yetiştiriciliği ticari olarak üretimi fazla şekilde yapılabilen bir balıktır. Dış havuzlarda yoğun şekilde üretilmesi mümkündür. Pek çok ülkede Japon balığı üretimi gelir sağlayan bir su ürünleri yetiştiricilik dalı olarak önem kazanır.

Ekleyen: Furkan CAN
Radinant2008-09-26 17:20:03

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

DerbetÇevrim Dışı

Kayıt: 15/08/2008
İl: Antalya
Mesaj: 115
DerbetÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 23 Eylül 2008 20:06
Sağolun cichlidler için olanı varsa bekliyoruz. Derbet2008-09-23 20:17:35

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

hasan öztamurÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 19/09/2008
İl: Istanbul
Mesaj: 954
hasan öztamurÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 23 Eylül 2008 20:08
Saolun cok güzel bir paylaşım.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

RadinantÇevrim Dışı

Kayıt: 30/05/2008
İl: Kocaeli
Mesaj: 3812
RadinantÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 23 Eylül 2008 20:12
Teşekkürler.
 
Cichlidler için yok maalesef ama geniş çaplı araştırma yapmaktayım.
 
Saygılar
 

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

DerbetÇevrim Dışı

Kayıt: 15/08/2008
İl: Antalya
Mesaj: 115
DerbetÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 23 Eylül 2008 20:14
Türkiye'de Antalya'da bu işi yapan bir firma var ama şu an sitesi kapalı açılınca linki buraya eklerim.

Koi, Japon, Cichlid olarak yapıyorlar ve bitki üretiyorlar.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

RadinantÇevrim Dışı

Kayıt: 30/05/2008
İl: Kocaeli
Mesaj: 3812
RadinantÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 23 Eylül 2008 20:15
Pekala , sizinde katkılarını görmek isteriz tabiki.Muhakkakki faydalı olacaktır.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

alpkimÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 24/02/2007
İl: Bursa
Mesaj: 1511
alpkimÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 23 Eylül 2008 20:41
Bilgilendirme için teşekkür ederim.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

Barış ERÇevrim Dışı

[B]5387,3[/B]
Kayıt: 26/09/2007
İl: Izmir
Mesaj: 2835
Barış ERÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 26 Eylül 2008 17:59
[QUOTE=Derbet] Sağolun cichlidler için olanı varsa bekliyoruz. [/QUOTE]

Atilla Alpbaz yazmamış.

Şaka bir yana Atilla Alpbaz'a bu güzel makalelerinden ötürü ve bunları bizlere aktaran Furkan kardeşime de aktardığı için teşekkür ederim.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

malawici_54Çevrim Dışı

Kayıt: 05/09/2008
İl: Sakarya
Mesaj: 1225
malawici_54Çevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 26 Eylül 2008 18:25
Paylaşım için teşekkür ederim koi sevenler için çok faydalı bir yazı olmuş.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

misagonisÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 02/03/2008
İl: Kayseri
Mesaj: 293
misagonisÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 26 Eylül 2008 18:34
Teşekkürler çok faydalı bilgiler........ MİSAGONİS2008-09-26 18:34:31

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

sinan m.dÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 19/05/2008
İl: Kocaeli
Mesaj: 1571
sinan m.dÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 08 Aralık 2008 18:49
Çok teşekkürler Furkan, şöyle doyurucu bir maakle ararken bu yazdıkların ilaç gibi geldi, sağol. sinan m.d2008-12-08 18:50:05

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

Emre NarÇevrim Dışı

Kayıt: 13/10/2007
İl: Rize
Mesaj: 3138
Emre NarÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 08 Aralık 2008 20:35
Paylaşım için teşekkürler. Forumda daha önce üremesi, beslenmesi vb. konularda makaleleri yayınlanmıştı ancak toplu şekilde yayını yoktu. Güzel bir çalışma olmuş. Teşekkürler...

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

olcayaksuÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 04/12/2007
İl: Istanbul
Mesaj: 1494
olcayaksuÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 08 Aralık 2008 20:39
Furkan eline sağlık.Çok güzel bir paylaşım.
 
 

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

karsinojenÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 01/08/2006
İl: Diyarbakir
Mesaj: 1305
karsinojenÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 08 Aralık 2008 20:45
Emeğine sağlık hoş bir çalışma olmuş. 
Koi havuzu kurmak isteyenler için bulunmaz bir paylaşım.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir